Bu yıl 134. kez kutlanacak olan 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü öncesinde Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) hazırladığı rapor, iklim değişikliğinin işçilerin iş sağlığı ve güvenliği üzerindeki çok önemli etkilerini gözler önüne seriyor.
Sanayi Devrimi’nin ardından sayıları giderek artan işçilerin, kötü ve uzun çalışma koşullarına karşı verdikleri mücadelenin sonucunda, 134 yıl önce kabul edilen “1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü”, bu yıl da dünya genelinde hemen her ülkede kutlanacak. Genel olarak işçi hakları, iş sağlığı ve güvenliği, yoksulluk gibi temalarla gerçekleşen 1 Mayıs kutlamalarının hemen öncesinde, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından bir raporun duyurusu yapıldı. “İklim Değişirken İş Sağlığı ve Güvenliğinin Sağlanması” başlıklı raporda, iklim değişikliğinin dünyanın tüm bölgelerinde, işçi sağlığı ve güvenliği üzerinde çok önemli etkilerinin olduğuna dikkat çekildi.
Dünya Ölçeğinde İşçilerin Yarısından Fazlası Risk Altında
Rapora göre, dünya ölçeğinde işçilerin %70’inden fazlası iklim değişikliğinin etkilerine bağlı sağlık tehlikelerine maruz kalma riski taşıyor. 2020 yılına ait eldeki son verilere göre rapor, dünyadaki 3,4 milyar işçiden 2,4 milyardan fazlasının çalışırken bir noktada aşırı sıcağa maruz kalabileceğini tahmin ediyor. Yine rapora göre tehlikeye maruz kalan işçi sayısının oranı 2000’den bu yana %65,5’ten %70,9’a yükselmiş. Yanı sıra aşırı sıcaklar nedeniyle yılda 18,970 işçinin hayatını kaybettiği de tahmin ediliyor.
Aynı rapor iklim değişikliği ve aşırı sıcakların sağlık üzerindeki etkilerine de değiniyor. Dünya genelinde çalışılan iş yerlerindeki ısı stresine bağlı olarak 26,2 milyon kişinin böbrek rahatsızlığı yaşadığı sanılıyor. İşçilerde görülen kanser, kalp-damar hastalıkları, solunum yolu hastalıkları, böbrek fonksiyon bozuklukları ve akıl sağlığı sorunları da dahil olmak üzere çok sayıda sağlık sorunu iklim değişikliğiyle bağlantılı. Yine iklim değişikliğine bağlı olarak cilt kanseri nedeniyle yılda 18,960’tan fazla işle bağlantılı ölüm gerçekleşirken açık havada çalışan işçiler arasında ise hava kirliliği nedeniyle 860 bine yaklaşan işle bağlantılı ölüm gerçekleştiği de tahmin ediliyor. Raporda ayrıca, iklim değişikliğinin işçiler üzerindeki etkilerini azaltmaya yönelik yeni mevzuat, yönetmelik ve kılavuzlarla ilgili yapılan çalışma örneklerine de yer veriliyor.
Gıda Enflasyonu En Önemli Başlıklardan Biri
İklim değişikliği tüm dünyada işçilerin iş sağlığını ve güvenliğini tehdit etmekle birlikte Türkiye’de özellikle son birkaç yıldır yaşanan enflasyon artışı, özellikle de gıda enflasyonundaki artış, işçilerin ve dar gelirlilerin gündelik hayatını olumsuz etkiliyor. Dolayısıyla 2024 yılının 1 Mayıs kutlamalarında işçilerin en önemli gündemlerinden biri de “gıda hakkı ve güvenliği” olacak.
OECD’nin tüketici fiyat endeksini baz alarak hazırladığı 2024 yılı Ocak ve Şubat ayı gıda enflasyonu raporuna göre Türkiye, %71,1’le, 38 OECD üyesi ülke arasında ilk sırada yer aldı. Türkiye’nin Ocak 2024 gıda enflasyonu %69,7 olarak gerçekleşmişti. Bu oran Mayıs 2023’te %52,5 olmuştu. 2023 boyunca Türkiye hariç tüm ülkelerin gıda enflasyonunda düşüş eğilimi gözlenirken Şubat 2024 ile Ocak 2024 arasında Türkiye, Şili, Kore ve Kosta Rika dışında gıda enflasyonunda artış yaşayan ülke olmadı. Genel olarak bakıldığında ise OECD üyesi ülkelerin gıda enflasyonu ortalaması %5,3, Avrupa ülkeleri ortalaması %3,3, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin ortalamaları ise %3 olarak izlendi.