#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
2009 model yesil konseptler

2009 Model Yeşil Konseptler

Yeşil teknoloji ve tasarımların dünyadaki en iyi takipçilerinden biri olan Treehugger web portalı, 2009 yılının bu alandaki konsept tasarımları arasından en beğendiklerini belirledi. Henüz hepsi fiilen piyasaya sunulmasa da, kısa bir zaman sonra raflarda karşımıza çıkacağını umduğumuz bu ürünler, insanın hayal gücünün nasıl hızla yeşerdiğinin gayet iyi göstergeleri…
Derleyen: Nisan ALTAY

Pencere güzeli: Sticker Phone
Çoğu insan cep telefonunu daha iyi sinyal alması için pencereye yakın tutar. Yanko Design firmasından tasarımcı Liu Hsiang-Ling buradan yola çıkarak gerçekten eğlenceli ve akıllı bir konsept tasarımı hazırladı. Cep telefonunu güneş enerjisiyle şarj etmenin en kolay yolu; cama yapıştırın ve bekleyin. Solar piller yine karşımızda ama bir iki sorunla birlikte: Öncelikle solar piller cihazı tam olarak şarj etmekten ziyade çalışabilir duruma getiriyor. Ayrıca kimse telefonu, 5-10 dakika konuşmaya yetecek kadar şarj olsun diye onu bir-iki saat güneşin altında bırakmak istemez. Yine de bu fikrin yaratıcı olduğunu kabul etmek lazım. Bu konsept telefon silikondan yapıldı. Kolayca yay şeklinde bükülebiliyor, böylece bol güneş alan bir pencereye solar panellerin bulunduğu tarafından yapıştı rılarak şarj edebiliyor. Tabii odadan çıkarken yanınıza almayı unutmamanız gerekiyor. Hali hazırda kullandığımız şarj yöntemleri kadar verimli görünmese de bunun da zamanı gelecektir.
Kafadan enerji: Q-Sound
Herhangi eski moda bir cihaza güneş pili ekleme eğilimi hızla büyüyor. fiimdi artık mesele hem solar enerji kullanan, hem de iyi görünen aletler yapmakta. Ve bunun güzel örneklerinden biri de Romanyalı Shepeleff Stephen’a ait. Brasov, Transilvanya Üniversitesinde mühendislik öğrencisi olan bu genç tasarımcı, güneş enerjisiyle çalışan bir bluetooth kulaklığı dizayn etmiş. Q-Sound adını verdiği tasarım, güneş ışığını yakalayabilecek kadar geniş ve sesi dışarı vermeyecek kadar büyük olması na rağmen görünüş olarak da hiç de fena değil.
Sarma bilgisayar: Rolltop
Katlanabilir yapısıyla kitap şeklindeki dizüstü bilgisayarları n birkaç adım ötesine geçen bu yeni konsept Orkin Design tarafından tasarlandı. OLED görüntü teknolojisi, çoklu dokunmatik ekran ve rulo yapılabilme özellikleriyle ön plana çıkıyor. Bilgisayarın 13 inç ekranı gerekirse grafik tabletine dönüşebiliyor ve bu haldeki 17 inç ekranı ana monitör olarak da kullanılabiliyor. Bunun dışında güç kaynağından enteraktif kalemine kadar bir bilgisayarı n sahip olması gereken her şeye sahip bir cihaz. Size lazım olan neredeyse bütün elektronik cihazların bir arada toplandığını düşünün. Rulo yapıp omzunuzda taşıyabileceğ iniz bu bilgisayarı gelecekte sıkça görebiliriz.
Saat başı enerji:EA saati
Evimizde harcadığımız enerjiyi bir monitörden takip etmeye ne kadar meraklıyız bilemeyiz ama İsveçli tasarımcılar Loove Broms, Karin Ehrnberger, Sara llstedt Hjelm ve Erika Lundel, monitör şık bir saat gibi olursa insanların ilgileneceklerini düşünmüşler. Bu saat, harcanan enerjiyi ölçmeye yarıyor ve etrafındaki aletlerden aldığı bilgiyi yüzeyine yansıtıyor. Böylece harcadığınız enerjiyi dijital rakamlarla değil daha çarpı cı bir şekilde takip edebilirsiniz. Gün içinde enerji sarfiyatı arttıkça ekrandaki ışığın dönüş çapı büyüyor. Saatlere göre harcadığınız enerjiyi görebiliyorsunuz. Gösterge panelindeki ışıklar aynı zamanda saati de gösteriyor. Bu tasarım özellikle çocuğunuza enerji tüketimini öğretebilmeniz için oldukça eğitsel bir cihaz. Ayrıca ev dekorasyonu için benzerlerine kıyasla oldukça hoş bir tasarım.
Kâğıdı koy kutuyu al: Recycle Origami
Bu konsept cihaz geri dönüşüm kutusunda yeniden kullanılabilecek kutular üretiyor. Kağıt çöplerinizi toplayıp geri dönüşüm için göndermek yerine kendi işinizi kendiniz hallediyorsunuz: Cihazın içine kullanı lmış kâğıtları dolduruyorsunuz o da size kullanılmış kâğıttan yaptığı kutuyu çıkarıp veriyor. Tasarımcı Qianqian Tao’nun anlattığına göre kâğıtları üstteki bölümden dolduruyorsunuz içeride tutkalla karışan atık kâğıtlar kutu olarak geri çıkıyor. Büyük ihtimalle hiçbir zaman gerçek bir ürüne dönüşemeyecek çünkü enerji ve içinde kullanılan materyal konusunda sorun olabilir. İçinde kullanılan yapıştırıcı malzemenin de pek çevre dostu olduğu söylenemez. Ama kabul etmek lazım; kendi dönüşüm kutunuzu kendinizin yapması oldukça parlak bir fikir.
El kol hareketleriyle pil şarj edin: Roll Charger
Çinlilerin “baoding” adını verdikleri egzersiz toplarından esinlenen Jiang Qian isimli Çinli bir tasarımcı kinetik şarj konsepti yaratarak ellerinizi ve bileklerinizi çalıştı rırken pillerinizi şarj edebileceğ iniz bir cihaz tasarlamış. Topları elinizin etrafında döndürürken ürettiğiniz kinetik enerji, cihazın içindeki pilde toplanıyor. Aslında bir pili şarj etmek için oldukça yavaş bir yöntem olsa gerek ama önemli olan yenilenebilir enerji fikrini, aklınızdan bir an olsun çıkarmamak.
Sallanarak aydınlanın: Murakami Sandalyesi
İnsana oturduğu yerde huzur veren sallanan sandalyeler hele de bu kadar minimalist ve yeşil bir tasarı mla bize sunulursa daha da keyişi olabilir. Rochus Jacob’un bu tasarımı sadece bir lamba-sandalye birleşimi değil. Aydınlatma OLED ve sallanan sandalyede oturan kişinin sallanma hareketinden güç alı yor. Sözü tasarımcıya bırakalım: “Doğal aktivitelerimizi kullanarak enerji üretmek istiyordum. Sonuç olarak bu sallanan sandalyeyle kullanıcı, elektriğini hoş bir yöntemle hem üretiyor hem de tüketiyor. Karmaşa basitlikle örtülmüş. Geliştirilmiş nano-dinamo teknoloji sandalyenin kı zaklarına yerleştirildi. Aydınlatmada, daha verimli olan, yeni geliştirilen OLED kullanılıyor. Ortaya sallanma hareketinden kendi elektriğini üretebilen okuma lambalı bir sallanan sandalye çıktı. Gün ışığı olduğu zamanlar enerji pil bölümünde depolanı yor… Tüketimi büyük ölçeklerde azaltabilmek için tüketme eylemini daha fazlasına sahip olma hissinden ayırt etmemiz lazım.”
Yakın temas şarj(t): Eos cep telefonu
Bükülebilir bir cep telefonu, üçe katlanı yor. Nano ölçekli piezoelektrik jeneratörleri ile insanın hareketlerini kullanıp dönüştürerek onları pillerini şarj etmede kullanıyor. Bu bir rüya değil bir konsept cihaz. Konsepti yaratan Kyocera’dan Susan McKinney şöyle diyor: “fiekil hafızası tuşların gerektiğinde yüzeyden yükselerek farklı biçimlere adaptasyonunu sağ lıyor. Normal telefon konuşmaları için bir cüzdan boyutundaki kompakt şeklinde kullanılabiliyor. Ve açıldığında geniş bir ekran sunuyor. Aygıt onunla olan fiziksel etkileşimimizden beslenerek kinetik enerjiyi içindeki nano ölçekli piezoelektrik jeneratörleriyle elektrik enerjisine çeviriyor. Eos ile ne kadar çok etkileşimde bulunursak o kadar çok pil kullanmadan enerji elde eder.” Bu, cep telefonunu elinden düşürmeyenler için bir kat daha fazla yenilenebilir enerji demek. fiirketin tasarım ekibi bu fikrin ne kadarının gerçeğe dönüşebileceği üzerine çalışmaya başlamış bile.
Filtreli su matarası: 321 Water
Sokaklarda, dışarıda hareket halindeyken pet şişe kullanmam diyorsanız, yanınızda ağır filtre cihazları taşımadan su arıtabilmek için sadece birkaç tasarım var. Bunlardan biri, Gretha Oost, Paul Charlwood & Andrew Howley tarafından yapıldı. Suyu kolayca arıtabilmeyi sağlayan bu tasarım gözde bir ürün olmaya aday. Kullanımı oldukça kolay; yapımında BPA (Bisphenol A) kullanılmayan şişeyi musluk suyuyla dolduruyor ve filtre presini yerleştirip yavaşça aşağıya doğru itiyorsunuz. Bu gerçek bir ürüne dönüştürülmüş bir tasarım. Buyrun, kendi suyunuzu kendiniz arıtın; şehirde dolanırken plastik şişelerin hâkimiyetinden kurtulmak için hem pratik hem de eğlenceli bir fırsat.

EkoIQ Editör