İklim

Çevresel Riskler Bu Sene Beşte Beş Yaptı

Yazı: Elif Gökçe ŞAHİN

Gsahin@alumni.harvard.edu

Dünya Ekonomik Forumu (World Economic Forum) her yıl hazırladığı Küresel Riskler Raporu’nun (Global Risks Report) 15. Sayısı olan 2020 raporunu Şubat ayında yayımladı. Bu yılki rapor, küresel ekonominin duraksama riskinin arttığı, iklim değişikliğinin daha da hızlı ve sert vurduğu, siber ortamın yeni nesil teknolojileri tehdit ettiği ve tüm dünyada politik ve ekonomik koşullar ve eşitsizlik ile ilgili protestoların yaşandığı bir ortamda oluşturuldu. Yaşanan zorluklar acil toplu aksiyonlar alınmasını gerektirse de, küresel toplumlardaki ayrışmalar artmaya devam ediyor.

Bu seneki raporda en dikkat çeken bulgu, olasılık anlamında ilk beş en büyük riskin beşinin de çevresel konularla ilgili olması. Geçen seneki raporda da ilk üçte olan aşırı hava olayları, iklim aksiyonunda başarısızlık ve doğal felaketlere ek olarak, bu sene çevre alanında biyoçeşitlilik kaybı ve insan kaynaklı çevre felaketleri de olasılığı en fazla olan riskler arasında yerini aldı. Etki açısından bakıldığında ise, en yüksek etkili ilk 5 riskten üçü çevresel risk. Bunlar: İklim aksiyonunda başarısızlık, biyoçeşitlilik kaybı ve aşırı hava

Önümüzdeki 10 Yıl İçerisindeki En Önemli 10 Risk Uzun Dönemli Risk Görünümü: Etki

olayları. Raporda dikkati çeken konu, çevresel risklerin her sene üst sıralara ve daha büyük yoğunlukta yerleşmesi. Ayrıca önceki senelerde en büyük riskler arasında yer almayan biyoçeşitlilik kaybı bu seneki rapora hızlı bir giriş yaptı. Etki bakımından en yüksek diğer iki risk ise: Kitle imha silahları ve su krizi. Su krizi başlığı WEF raporlarında her ne kadar sosyal risk olarak adlandırılsa da, bilindiği gibi altında yatan asıl sebep iklim ve çevre kaynaklı.

Çevre Yoksa Ekonomi Yok!

İklim değişikliği, beklenenden daha sert ve daha hızlı bir şekilde geliyor. Son beş yılda sıcaklık rekor düzeyde ilerliyor, doğal afetler daha yoğun ve sık ortaya çıkıyor. Dünya geçen yıl benzeri görülmemiş olağanüstü hava koşullarına tanıklık etti. Endişe verici bir şekilde, küresel sıcaklıklar yüzyılın sonuna doğru en az 3°C artışa doğru gidiyor; ki bu artış, iklim uzmanlarının en ciddi ekonomik, sosyal ve çevresel sonuçlar doğuracağını düşündüğü limitin iki katı. İklim değişikliğinin yakın dönem etkileri; can kaybı, sosyal ve jeopolitik gerilimler ve olumsuz ekonomik etkileri de içeren gezegensel bir acil duruma yol açıyor. Küresel Riskler Algı Araştırması tarihinde ilk kez, çevresel kaygılar Dünya Ekonomik Forumu’nun çok paydaşlı topluluk üyeleri arasında olasılık bakımından uzun vadeli riskleri domine ediyor. Etki bakımından sıralandığında da ilk beş risk içerisinde üçünün çevre ile ilgili olduğunu görüyoruz.

Küresel lider ve karar vericilerin bulunduğu tüm toplantılarda artık en önemli başlığın “sürdürülebilirlik” ve “iklim değişikliği” olması bu nedenle çok şaşırtıcı değil. WEF’e benzer şekilde G20 ve BM gibi çokuluslu toplantılar da geçtiğimiz yıl çevre ana temalarında toplandı.

 

Rapordaki tüm incelenen risk faktörlerine bakıldığında, dikkati çeken konu enflasyon ve işsizlik gibi ekonomik risklerin hem etkilerinin hem de olasılıklarının görece olarak çok düşük kaldığı. Bu da karar vericilere çok önemli bir mesaj veriyor: Çevre olmazsa ekonomi de olmaz!

Bu seneki raporda etki büyüklüğü bakımından 10. sıraya giren, olasılık açısından ise ilk 10’da olmayan “bulaşıcı hastalıklar” riski ise raporun yayımlanmasından hemen sonra Korona virüsü, yeni ismiyle “Covid-19” ile kendini tüm dünyada gösterdi.

Kaynak: https://reports.weforum.org/ global-risks-report-2020/

About Post Author