#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

2020’de Dayanışma Kazandı

Farklı alanlarda çalışmalarını sürdüren sivil toplum kuruluşları, 2020’de yan yana gelerek pek çok sorunla ilgili birlikte çalıştı ve bu birliktelikler kamuoyunun da desteğiyle başarının yolunu açtı.

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, 2020 yılı için hazırladıpı almanakta Türkiye, 2020’de ekoloji alanında gıdadan yaban hayatına kadar pek çok noktada hak ihlalleri ve yıkım tehditleri ile karşılaştığına ve sorunlara dair hareket geçen sivil toplum kuruluşlarının birlikteliğinin çözüme dair daha etkili bir kamuoyu yaratılmasını sağladığına değiniliyor.

Sofralar 25 tarım zehirinden kurtuldu
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin öncülüğünde 100’ü aşkın kurum ve inisiyatifin oluşturduğu Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, insana ve çevreye zarar veren tarım zehirlerinin yasaklanması için 23 Kasım 2019’da Zehirsiz Kampanya’yı başlattı. Kampanya kısa sürede kamuoyunda yankı buldu ve kampanyanın talepleri ile ilgili TBMM’de 3 soru önergesi, 1 araştırma önergesi verildi. Kampanyaya 146 bin kişi imza vererek destek oldu.
Kampanya olumlu sonuç verdi. Tarım ve Orman Bakanlığı 25 pestisit etken maddenin yasaklanmasına, 7 etken maddenin de kısıtlanmasına karar verdi.
Zehirsiz Kampanya’nın olumlu sonuçlarından biri de “tarım ilacı” olarak bilinen pestisitlerin aslında zehir olduğuna dair farkındalık yaratılmasıydı. Kampanya mesajı sosyal medyada toplam 13 milyon kişiye ulaştı; yazılı, dijital ve görsel basında 830 kez haber yapıldı.
Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, gıda güvenliğini ilgilendiren farklı konularda da çalışma ve platform olarak yoluna devam etme kararı aldı.

Türkiye Organik Ağı kuruldu
Türkiye’de organik üretimi geliştirmek için çalışan kurum ve kuruluşlar Türkiye Organik Ağı’nda bir araya geldi. Organik ürünler ve girdilerinin üretiminden tüketimine tüm aşamalarda faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların arasında dayanışma ve işbirliğini sağlamak amacıyla kurulan Türkiye Organik Ağı (TORA), yerel ve ulusal düzeyde yapılacak faaliyetler ile organik tarıma yönelik farkındalığı artırmak için çalışacak.

Gıdada sansür içeren kanun maddeleri geri çekildi
Gıdayla ilgili yayınlara yönelik sansür içeren maddeler barındıran “Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” başlıklı torba yasanın TBMM gündemine gelmesinin ardından, bu yıl bir araya gelen Gıda Hareketini Birlikte Büyütmek oluşumu bir kampanya başlattı. Kampanya ile gıdaya yönelik sansür içeren maddelerin geri çekilmesi talep edildi.
Kampanyaya kısa sürede pek çok STK destek verdi ve imzacı kurum sayısı 80’e ulaştı. Yan yana gelen kurumlar konuyla ilgili kamuoyu yaratmak için bir strateji hazırladı ve sosyal medyayı kullanarak mesajlarını kısa sürede pek çok insana ulaştırdı.
Kampanya hem medyanın hem de kamuoyunun ilgisini çekti ve gündem yarattı. Sansürü ifade eden sosyal medya postları yüz binlerce kişiye ulaştı ve kısa sürede 27 bin 781 kişi kampanyayı imzaladı.
Sosyal medyanın etkin kullanılması sonucu kampanyanın beşinci gününde güzel haber geldi ve gıdada sansür içeren maddeler torba yasadan çıkarıldı.

Doğa için tehdit olan Madde 6, torba yasa teklifinden çıkarıldı
5 Ekim’de Meclise getirilen Elektrik Enerjisi Kanunu ve Bazı Diğer Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, maden ve enerji şirketlerinin doğayı tahrip etme pahasına faaliyetlerine devam edebilmelerine olanak tanıyordu. Bu nedenle 107 kurum ve topluluk torba yasanın geri çekilmesi için bir araya geldi ve bir imza kampanyası başlattı.
Özellikle şirketlere ruhsat sahası dışında geçici tesis kurmalarına izin verecek olan Madde 6, orman ve tarım alanlarının madenciliğe açılabilmesi açısından büyük bir risk taşıyordu. Sosyal medyada #TorbaYasayıGeriÇek #Madde6yıGeriÇek etiketleriyle paylaşımlar yapıldı. İmzalar TBMM Başkanlığına teslim edildi. 42 bin 899 kişinin destek olduğu kampanyayla ilgili Meclis’ten iyi haber geldi: Madde 6 yasadan çekildi. Ancak, ilgili teklifin geriye kalan maddeleri yasalaştı.

Yüzlerce yaban hayvanı kurtarıldı
2019 yılında başlayan ve nesli tehlike altındaki kuş türlerinin av listesinden çıkarılmasını hedefleyen Yaşasın Kuşlar kampanyası, 2020 yılında avcılığın tamamen yasaklanmasını hedefleyen yeni bir kampanyaya dönüştü.
Avcılık Yasaklansın hareketine 234 kurum ve 72 bin kişi destek verdi. Kampanya çerçevesinde oluşturulan kamuoyu pek çok noktada işe yaradı. Tunceli, Isparta ve Antalya’daki keçi, Eskişehir’deki kızıl geyik, Şanlıurfa’da ceylan avı ihaleleri iptal edildi; yaban hayvanları avlanmaktan kurtarıldı.

5 Kömürlü termik santral kapatıldı
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin de iletişim desteği verdiği Temiz Hava Hakkı Platformu’nun yürüttüğü #TemizHavaHaktır kampanyasında 100.000 imza toplandı ve 1.000.000’a yakın sosyal medya paylaşımı yapıldı.
Kampanyanın kamuoyunda etki uyandırmasının ardından güzel haber geldi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez birlikte bir açıklama yaparak Sivas, Zonguldak, Kütahya ve Kahramanmaraş’ta bulunan 5 kömürlü termik santralin tamamen kapatıldığını duyurdu.
Çevre yatırımı yapmayan kömürlü termik santrallerine çalışma izni verilmemesi için yürütülen kampanya devam ediyor. Çünkü söz konusu santraller “geçici izin belgesi” ile çalışmalarını sürdürüyor.

Sivil toplumdan Paris Anlaşması’nın onaylanması için çağrı
Türkiye son 10 yılın en kurak yılını yaşadı. Yaşanan kuraklık, aşırı yağış ve fırtına gibi iklim anomalileri tarımsal üretimi de etkiledi. Yağışsız geçen kış ve kurak yaz yüzünden yeraltı su seviyesi de düşünce kuyularla birlikte mahsuller de kurumaya başladı. Üretim takvimi, girdi ve ürün miktarı büyük oranda olumsuz etkilendi.
12 Aralık 2015’te kabul edilen Paris iklim Anlaşması’nın 5. yıldönümünde Türkiye’de iklim alanında çalışan sivil toplum örgütleri ortak bir açıklama yaparak Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylamasını ve ulusal katkı hedeflerini iyileştirmesini talep etti. Türkiye 2021 yılına, Paris Anlaşmasını imzalamasına rağmen hala onaylamayan 7 ülkeden biri olarak giriyor.

Covid-19’dan öğrendik
Covid -19 ile birlikte insanlar elini ayağını çekince, doğanın kendini ne kadar kısa sürede yenileyebileceğine tanık olduk. Pek çok insan evinde ilk defa ekmek yapmaya, mutfak atıklarını kompost gübreye dönüştürmeye, saksıda domates yetiştirmeye başladı. Gıda topluluklarına olan ilgi arttı, yeni gıda toplulukları kuruldu.

Ekolojik yaşam birlikte mümkün
Sürdürülebilir bir geleceğin ve ekolojik yaşamın sivil toplum ve vatandaşların işbirliğiyle ve dayanışmayla gerçekleşebileceğini düşünen Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, 2021 yılında da gıda güvenliği konusunda STK’lar arasındaki işbirliğini geliştirmek için çalışmalarını sürdürecek. İklim krizi, biyoçeşitliliğin korunması konularında da var olan işbirliklerine ve kampanyalara olanakları ölçüsünde destek vermeye devam edecek.

EkoIQ Editör