Özel Sektör

Vaillant Türkiye ve EnerTeach Projesi

Vaillant Türkiye Genel Müdürü Levent Taşkın: “Enerjide Nitelikli Eleman Açığı Var”
“EnerTeach” Projesiyle, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji uygulamaları alanındaki nitelikli eleman ihtiyacını azaltmak için uğraşan Vaillant Türkiye’nin Genel Müdürü Levent Taşkın, EKOIQ’ya şirketin küresel ölçekteki çalışmaları hakkında bilgiler verdi.

Bize biraz “EnerTeach” Projesi ile ilgili bilgi verebilir misiniz?
“Enerji” ve “öğretim” kelimelerinin birleştirilmesiyle elde edilmiş olan uluslararası EnerTeach Projesi, yenilenebilir enerji kullanımı, yeni yapılacak binaların bu enerjileri kullanarak inşa edilmesi ve konutlarda enerji tasarrufu sağlanmasını ve bunu sağlayacak kişilerin, yani mimarların, mühendislerin ve teknik öğretmenlerin eğitilmesi amacını taşıyor.
Vaillant Türkiye, EnerTeach’in destekçilerinden biri. Yenilenebilir enerji konusunda dünya çapındaki mühendislik bilgi ve tecrübe birikimini, projeden yararlanacak ülkelerde ve elbette Türkiye’deki meslek lisesi eğitmenlerine aktarıyor.
EnerTeach’in hedeflerinin başında, inşaat ve bağlantılı sektörlerde teknik insan gücünü eğitmek geliyor. Bir başka amaç da, binalarda yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaştırılması yönünde, geleceğin mühendis ve teknisyenlerini şimdiden eğitmek amacıyla eğitim projeleri hazırlamak.
Elde edilen bilgi ve tecrübeden her ülkeden herkesin yararlanabilmesi için web bazlı eğitim alanları oluşturmak ve kazanılan tüm bilgileri meslek Iiseleriyle paylaşarak geleceğin teknik ve profesyonel işgücünü şimdiden bu konuda eğitmek ve bilinçlendirmek de EnerTeach’in hedefleri arasında.
Tabii ki son olarak, yüksek verimli ve yenilenebilir enerji kullanımı konusunda ülkelerin kamuoyunda bilinç ve farkmdalık yaratmak.

Vailant Projeye nasıl katkı sağlıyor?
Vaillant, bildiğiniz gibi yenilenebilir enerji kullanan ısıtıcı ve klima sektörlerinde dünyanın en büyüğü. Yenilenebilir enerji ve kendi enerjisini kendi üreten ısıtıcılar konusunda AR-GE’ye büyük pay ayıran Vaillant projenin mühendislik ve Ar-Ge ayağını yürütüyor.
Vaillant Türkiye, Projeye; enerji verimli ısıtma, havalandırma ve iklimlen-dirme sistemlerinden toprak kaynaklı ısı pompası, güneş pilleri gibi yenilenebilir enerji teknolojilerini Türkiye’de bir ilk olarak Ankara’da bir Yapı Meslek Lisesinde kurarak katkıda bulundu.
Projenin ana ürünü olan eğitim modüllerinden yenilenebilir enerjiler ile ilgili olanları, VaiIIant’m 133 yıldır sürekli yenilediği ısı mühendisliği know-how’i Vaillant Türkiye Teknik ve Eğitim Müdürü Sencer Erten ve yardımcısı Turgut Sağır koordinasyonu ile Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ar-Ge çalışanlarının katılımıyla hazırlandı. Eğitim modülleri, 9 Kasım 2009’da Ankara Mimar Sinan Endüstri Meslek Lisesinde pilot olarak uygulamaya konuldu. Eğitim alanlar, VaiIIant’m ısı pompası ve fotovoltaik panellerinin kurulumunu bizzat yaptılar.

Bu eğitime en çok kimler ilgi gösteriyor?
Proje; meslek liselerinde öğretmenler ve eğitmenler, mimarlar ve mühendisler, inşaat sektörü çalışanları ve tüm kamuoyunu içine alan geniş bir hedef kitleye sesleniyor.

Bu proje kapsamında ne kadar kişiye eğitim verdiniz?
Vaillant Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarının tasarruflu kullanılması ve çevreye daha uyumlu inşaat teknikleri konusunda inşaat sektörüne eğitim vermeye başladı. 20 Kasım’da sona eren pilot eğitimlerde, eğitim modülleri 23 yüksekokul ve teknik lise öğretmeni tarafından denendi.

Eğitim programı daha ne kadar sürecek?
Daha sonraki aşamalarda bu eğitimler; yine Vaillant Türkiye Teknik Eğitim kadrosunun destekleriyle, toplam 6 bin kadar inşaat sektör elemanı, mimar, planlamacı ve meslek lisesi teknik öğretmenine verilecek.

“EnerTeach” kapsamında eğitim alanların iş imkânları ne durumda? Yoksa istihdam için yasal düzenleme ve devlet desteğini mi beklemek gerekecek?
Dünyada ve Türkiye’deki bu konulardaki mevcut yasal düzenlemelere göre zaten sektörde bu konuda önemli ölçüde eleman ihtiyacı oluşmuş durumda. Önümüzdeki yıllarda yapılması planlanan yasal düzenlemeler ve teşvikler ile bu istihdam açığının daha da artacağı tahmin edilmektedir. AB ülkelerinin 2020 yılma kadarki hedeflerinin tutturulması açısından, öncelikli olarak nitelikli eleman açığının kapatılması gerekiyor.

Peki, yasa çıktıktan sonra, güneş enerjisi alanında büyük bir patlama olacağını tahmin edersek, eğitimli eleman sayısı yeterli olabilecek mi sizce?
Şu anda zaten mevcut olan eğitimli eleman açığı, eğer önlem alınamazsa hızla büyüyecek ve bu durumda da sektör zor durumda kalacaktır. Bu yüzden, EnerTeach Projesindeki eğitim kapsamının genişletilmesi, hatta MEB bünyesindeki Teknik Meslek Lisesi, Endüstri Meslek Lisesi ve Meslek Yüksekokulları müfredat programlarına dahil edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Yasal düzenleme, Türkiye yatırımlarınız konusunda da önemli olmalı. Nasıl bir düzenleme bekliyorsunuz?
Türkiye’de enerji verimliliğini artırıcı yasa ve yönetmeliklerin AB ülkelerinde var olan yasa ve yönetmeliklerle eşdeğer hazırlanması, bu ülkelerdeki uygulama ve tecrübelerden yararlanılması gerekiyor. Enerji verimliliğinin tüketici açısından benimsenmesi ve tüketicilere enerji verimliliğini artıran yenilenebilir enerji ürünlerinin kullanımına özendirici Teşvik Uygulamaları zorunludur. AB ülkelerinde olduğu gibi yenilenebilir enerji ürünlerinin uzun vadeli, faizsiz (en az 3 yıl) kredilerle desteklenmesi, vergi indirimi verilmesi gibi teşvik uygulamalarının yönetmelikle birlikte yürürlüğe alınması için devletin ilgili bakanlıkları birlikte çalışmalıdır. İlgili yönetmelik binadaki ısıtma ve sıcak su sisteminin sistem olarak bir bütün olarak çözümüne ve sistemin toplam verimliliğine göre, bina enerji kimlik belgesinin düzenlenmesini sağlayacak şekilde revize edilmelidir.
Tüketicinin ısıtma sisteminin cinsine zorunluluk getirilmesi yanlıştır ve bu uygulama hiçbir AB ülkesinde yoktur. Bu nedenle tüketicinin tercihini kısıtlayarak düşük verimli cihazları kullandırmak yerine, yüksek verimli cihazların kullanıldığı sistem çözümü ve sistemin verimliliği esas alınmalıdır. Sistemin içerisinde tüketicinin kullanacağı cihazlar kullanıcının tercihine bırakılmalıdır. Sistemin verimliliği denetlenmelidir.
Vaillant, çok sayıda ülkede hizmet veren uluslararası bir kuruluş. Biraz da VaiIIant’m küresel ölçekteki çalışma-larından bahsedebilir misiniz? Mesela Honda ile işbirliğinden? Alman Vaillant ile Japon teknoloji devi Honda, Avrupa pazarındaki talebi karşılamak için birlikte, gazla çalışan enerji-ısı bağlantı tesisatları geliştireceklerini açıkladılar. Bu tesisatlar, bağımsız evlerde etken bir şekilde çevre dostu ve ucuz elektrik ve ısı üretimi için kullanılacak. Enerji-ısı bağlantısı (KWK), ısı ile enerjinin aynı zamanda üretilmesini sağlar ve şimdiye kadar Avrupa’da sadece sanayide, yakın ısıtmada ve büyük taşınmazlarda kullanılmıştır.
Honda, Japonya’da ve ABD’de yıllardır, bağımsız evlerde kullanılmak üzere mikro-KWK tesisatları sunuyor. Şirket şimdiye kadar iki ülkede 80 binden fazla tesisat satmış ve monte etmiş. Honda bunun için, yıllardır bu cihazların seri üretiminde sahip olduğu üretim know-how’ını kullanmaktadır. Vaillant da bu alanda büyük bağımsız evlerde, apartmanlarda ve ticarethanelerde enerji-ısı bağlantısı (KWK) kullanılması için ürettiği gazla çalışan mini blok ısı santralleri ile Avrupa pazarının liderlerinden biridir.Her iki geliştirme ortağı da, kendi spesifik ve uzun yıllara dayanan know-how’mı işbirliğine katacaklardır. Vaillant, ısıtma sisteminin komple hidroliğini, düzenleme tekniğini ve elektrik şebekesine bağlanma tekniğini geliştirecek. Komple tesisatın kumandası için, ısıtma tekniği uzmanı bir “enerji yöneticisi” düşünmektedir ki bu, enerjinin tasarruflu ve ihtiyaca göre kullanılmasını sağlamaktadır. Honda, çevre ve motor teknolojileri alanında lider şirket olarak, mini blok ısıtma santralini öylesine geliştirecektir ki, Alman ve Avrupa taleplerine uyum sağlayacaktır.

Bu gelişmenin karbon salımlarmın azaltımına katkısı olacak mı?
Enerji-ısı bağlantısının özel alanda kullanılması, Avrupa’da iklim koruma hedeflerine ulaşılmasında önemli yapı taşlarından biridir. Vaillant ve Hon-da’nm birlikte geliştirecekleri çözüm ile her evin karbondioksit salımı önemli ölçüde azaltılacak. Federal Hükümet, 1 Ocak 2009 tarihinde yürürlüğe giren KWK Yasasıyla merkezi olmayan enerji-ısı bağlantısını teşvik etmektedir. Burada amaç, Almanya’da 2020 yılma kadar enerji-ısı bağlantısından elde edilen elektrik miktarını, bugünkü yüzde 12 oranından yüzde 25’e yükseltmektir. Tüketici enerji-ısı bağlantısı kullanarak, üç kere daha fazla avantaj sağlamaktadır: Etken enerji kullanarak ısıtma ve elektrik giderlerinde tasarruf etmektedir. Elektrik fiyatlarındaki artışa bağımlılık azalmaktadır, çünkü gerekli elektriğin büyük bölümü evde üretilmektedir. Gereken miktardan fazla üretilen elektrik, besleme ağında depolanmaktadır. Federal Hükümet, bir KWK sisteminin kurulmasını, yatırım giderlerine katkıda bulunarak desteklemektedir. Ayrıca üretilen toplam elektrik miktarı, 10 yıl süreyle bir KWK bonusu ile teşvik edilecek ve bu sürede elektrik vergisinden tamamen muaf tutulacaktır. Kullanılan yakıt da, aynı şekilde enerji vergisinden muaf olacaktır.


Mucize ZEOLİT: Yüzde 135 Verimlilik
Vaillant geleceğin teknolojilerine yönelik çalışmalar sonucunda, emici bir madde olan Zeolit’in kullanıldığ gazla çalışan bir ısı pompası geliştirdi Zeolit ısı pompasının hedefi, çok düşük sıcaklık seviyelerinde bile çevrede bulunan enerjiyi kullanarak yıllık kullanım verimini yüzde 135’e yükseltmek ve aynı zamanda büyük orandaki enerji tasarrufu sayesinde de yanma sonucu ortaya çıkan orbondioksit gazını azaltarak ki (bu oran yoğuşmalı cihazlara göre yüzde 20 daha azdır) çevreyi korumaktır. Bu nedenle Zeolit, ısı pompasın yoğuşma tekniğinin bir adım daha geliştirilmiş teknolojisi olarak adlandırılabilir ve Vaillant bu alanda yine bir ilke imza atmış ve bu teknoloj le ısıtma tekniğinin önemli bir Kilometre taşını oluşturarak her zaman rakipsiz olduğunu ispatlamıştır.


About Post Author