#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
yesil tuketiciler tahtaya

Yeşil Tüketiciler Tahtaya

Greeendex anketi dört yıldır tüketicilerin yeşil eğilimlerini ölçüyor. National Geographic dergisi ve Kanada merkezli GlobeScan araştırma şirketi tarafından yürütülen araştırma, gerçekten ilginç sonuçlar ortaya koyuyor. En yeşil tüketiciler Brezilya’da; Amerikalılar berbat durumda; Çinliler kömür yakmalarına rağmen hiç fena değiller; uygar Kanadalılar ise nal topluyor desek inanır mısınız? Araştırmanın bir diğer önemli sonucu da, yeşil tüketicilerin girdikleri bu yeni yolda tek başına yürümek istememeleri. Zaten kim yalnızlığı sever ki!

Yazı: Balkan TALU

Küçük bir soruyla başlayalım: Küre­sel bazdaki tüketim alışkanlıklarını gözünüzde şöyle bir canlandırın. Sizce en yeşil tüketiciler hangi ülkelerde­dir? ABD’de mi, Çin’de mi? Brezilya’da mı, Kanada’da mı? Hindistan’da mı, Almanya’da mı? Bazılarınızın gözü öze­likle güneşe yönelik yeni yatırımlarından ötürü Almanya’ya kaymış olabilir. Veya Vancouver dünyanın en yaşanılası şehir­lerinden biri seçildiği için aklınıza Kana­da da gelmiş olabilir. Çin’i hemen en alt sıralara attınız değil mi? O zaman size National Geographic ve Kanada merkezli Globescan şirketlerinin yaptığı Greendex araştırmasına göre, en yeşil tüketiciler Hindistan, Çin ve Brezilya’da dersek, ne buyurursunuz? Peki, Kanada’nın 17 ülke­lik bir listede 16. sırada olduğunu söyle­sek?
Sizler ufaktan tek kaşınızı kaldırmadan önce hemen belirtelim. Greendex, küresel bazda tüketicilerin yeşil eğilimlerini ölçen en önemli araştırmalardan biri olarak anı­lıyor. Dört yıl önce 14 ülkede başlayan ve en son 2010’da 17 ülkede yapılan Green­dex araştırması kapsamında, her bölgede 1000’er kişinin katıldığı anketler yapıldı. Hemen söyleyelim, bu araştırmaya henüz Türkiye dahil edilmiş değil. Bunun sebebi veri eksikliği midir, yoksa Türk tüketicisi­nin yeşille bağının zayıf olduğunun düşü­nülmesi midir bilemiyoruz. Ama dört yıllık sürecin sonuçlarına baktığımızda, sürdü­rülebilir tüketim alışkanlıkları konusun­da hâlâ gidilecek çok yol olduğu açık bir şekilde görülüyor. Şimdi isterseniz, anket sonuçlarına daha yakından bir göz atalım. Dört sene içinde tüketicilerin yeşil puan­ları karşılaştırıldığında, 17 ülkenin sadece beşinde pozitif bir seyirden söz edebiliyo­ruz. Hatta 9 ülkenin tüketici eğilimlerinde negatif bir eğilim bile söz konusu. Ancak 2012 yılı anketinin en dikkat çeken yanı, yüksek puanların, enteresan bir şekilde, sırasıyla Hindistan, Brezilya ve Çin gibi gelişmekte olan ülkelerden gelmiş olması. Tahmin edebileceğiniz gibi en düşük pu­anlar da gelişmiş ülkelerden, en başta da ABD ve Kanada’dan…
Bu noktada özellikle gelişmiş ülkelerin ekolojik ayakizlerinin epey büyük oldu­ğunu
dikkate almak gerekiyor. Özellikle Hindistan, Brezilya ve Arjantin gibi ge­lişmekte olan ülkeler, ekonomik krizleri atlatıp yeni yeni büyümeye başladıkları için, daha küçük ayakizlerine sahipler. Greendex araştırmasının yapılmaya baş­landığı 2008 yılından beri, ABD, Kanada, Japonya ve Fransa gibi gelişmiş ülkelerin tüketicileri ise, sürdürülebilirliği hâlâ en az özümsemiş bireyler olarak duruyorlar. Bu yüzden hem genel listede, hem de alt başlıklardaki derecelendirmelerde geliş­miş ülkelerin puanları epey düşük.

Sorunu Yaşayanlar Daha Duyarlı
Greendex araştırmasında yüksek puanlar alabilmek için duyarlılığınızın da biraz yüksek olması gerekiyor tabii ki. Çevresel sorunlar hakkında en fazla endişe duyan ülkeler, günlük yaşamlarında da doğayı tahrip eden eylemlerden kaçınmaya ça­lışıyor. Örneğin, Meksika Brezilya, Çin ve Hindistan gibi ülkelerin vatandaşları, iklim değişikliği, hava-su kirliliği ve biyo­çeşitliliğin azalması gibi sorunların insan sağlığı üzerindeki etkileri gibi konularda endişe taşıyor. ABD, Fransa, İngiltere gibi ülkelerin öncelikli gündem maddeleri ise enerji fiyatları, ekonominin durumu ve ya­kıt temini olarak sıralanıyor.
Greendex araştırması konut giderleri, ula­şım, gıda ve genel ürünler (goods) alt baş­lıkları altında toplanmış. İlk alt başlık olan konut harcamalarında, en büyük kalem­lerden biri ise evsel ısıtma uygulamaları. Bu konuda sürdürülebilirlik açısından en yüksek puanı Hindistan, Brezilya, Çin ve Meksika tüketicileri alıyor. Küresel olarak en baskın enerji kaynağı ise doğalgaz. Öte yandan Çin’de ankete katılan tüketicilerin yüzde 40’ı hâlâ kömür kullandığını söylü­yor. Gelişmiş ülkeler arasında sayılmadığı için şimdilik listelerde üst sıralardaki yeri­ni koruyabilen Çin, gelişmiş ülkeler sını­fına geçtiğinde de kömür ısrarını sürdü­rürse, birdenbire kendini ABD ve Kanada gibi ülkelerle yanyana bulabilir. Konut gi­derleri arasındaki en önemli kalemlerden biri de havalandırma, ısıtma ve soğutma üniteleri. Meali, evinizde klima kullanıyor­sanız yeşil puanınız epey bir düşebiliyor. Özellikle Japonya, Güney Kore, Çin ve ABD gibi ülkelerde klima kullanımı ol­dukça yaygın. Ortalama sıcaklığın yüksek olduğu İspanya’yı saymazsak, Avrupa’da ise klimalara çok fazla itibar edilmiyor.
Konut giderleri arasında yeşil puanı en yüksek ülkelerden biri de Brezilya. Greendex’in konut giderleri listesinde ikinci sırada olan Brezilya, biyoyakıta yönelik yatırımları sayesinde, üst sıralara yükselebiliyor. Son dönemde yaptıkları yeşil elektrik yatırımlarıyla Greendex’te en hızlı yükseliş sağlayan ülkeler ise Gü­ney Kore ve Almanya.
Binalarda enerji verimliliğine yönelik ya­pılan tadilatlar ve enerji tasarrufu sağla­yan ürünlerin kullanımının giderek daha fazla tercih edilmesi de, tüketicilerin yeşil puanlarını artıran diğer faktörler haline gelmeye başladı. 17 ülkenin 15’inde anke­ti cevaplayan bireylerin önemli bir bölü­mü, binalarında enerji tasarrufuna yöne­lik tadilat yapmış görünüyor. Avustralya, Almanya ve Hindistan’da en dikkat çekici trendlerden biri de enerji tasarrufu yapa­bilen LCD televizyon tüketiminin artması. Bu bilgi, söz konusu ülkelerin puanları­nın artmasında en büyük etkenlerden biri olarak sayılıyor.
Greendex anketine katılan vatandaşlar için en çetrefilli konulardan biri de ulaşım. Ulaşım konusundaki tercihler değerlendi­rilirken dikkate alınan iki temel veri, özel araba ve toplu ulaşım. Zira özellikle ge­lişmiş ülkelerde bir türlü gemlenemeyen bir özel araba ve kamyon çılgınlığı devam ediyor. Sürdürülebilir ulaşımın en temel göstergelerinden biri sayılan toplu ulaşım kullanım oranları ise çok sayıdaki ülkede epey düşük. Brezilya, Çin, Güney Kore, Meksika ve Rusya gibi ülkelerde toplu ulaşım kullanımı artıyor ama Fransa, Ka­nada, Avustralya ve ABD gibi ülkelerde giderek düşüyor. Öte yandan Hindistan, Meksika, Rusya gibi ülkelerde insanlar, nihayet işyerlerine yakın evlere taşınmaya başlamışlar. Ulaşımda en yeşil ülke seçi­len ülke ise Çin. Özellikle bisiklet kulla­nımının yaygınlığıyla ve iş yerlerine yakın mesafede yaşamayı seçen vatandaşlarıyla Çin, üst sıralara tırmanmayı hak ediyor.

Şişe Suyu Almanlara Yaramıyor
Gelelim gıdaya. Bu konuda puanlar do­kuz ülkede yükselmiş, sekiz ülkede ise düşmüş. Hindistan’ın puanlarında nispi bir düşme görülse de, gene de en az et tü­keten ülkelerden biri olduğu için birincili­ğini koruyor. Zira Arjantin, Brezilya, Mek­sika gibi ülkelerin vatandaşları haftada en az bir kere et tükettiğini açıklıyorlar. Bu yüzden gıda konusunda en düşük puan alan ülkeler arasında da ABD, Japonya ve Meksika yer alıyor. Japonya’nın alt basa­maklara yerleşmesinin temel sebeplerin­den biri de yoğun deniz ürünleri tüketimi.
Gıda maddesindeki en sevindirici geliş­me ise yerel gıda tüketiminin giderek yaygınlaşması. Rusya, Çin, Almanya ve Avustralya giderek daha fazla yerel gıda tüketen ülkeler arasında sayılıyor. Evlerinde yaz kış klima kullanan İspanyol­lar, deniz ürünleri tüketiminde Japonları bile geçmiş durumdalar. Bu yer değiştir­mede en büyük etkenlerden biri de, 2011 yılındaki tsunamiden sonra Japonya’da deniz ürünleri tüketiminin azalmış olması. Gıda tüketimindeki en dikkat çekici mad­delerden biri ise şişelenmiş su kullanımı. Şişelenmiş su kullanımı konusunda şam­piyon ülkelerin başında Almanya geldiği için, bu veri onların Greendex puanlarını epey aşağı (sıralamada yedinci basamağa kadar düşmüş durumdalar) çekiyor.
Greendex puanlarının en fazla genel tü­ketim maddeleri kaleminde yükseldiğini söylesek abartmış olmayız herhalde. Bu kalemde 17 ülkeden 12’sinin puanı yük­selmiş durumda. Sözgelimi 16 ülkenin katılımcılarının büyük bir çoğunluğu bo­zulan bir ürünü tamir ettirmeye çalışıyor. 2010 yılından itibaren ABD, Çin ve Hin­distan gibi ülkeler giderek daha fazla ikin­ci el ürünlere yönelmiş durumda. 2012’de Arjantin, Güney Kore ve Rusya da bu eği­lime epey bir ayak uydurmuşa benziyor. Ankete katılan ülkelerin çoğu yeniden kullanılabilir ürünleri tercih ediyor. Üç kıtadan yedi farklı ülkede dayanıklı ve yeniden kullanılabilir poşetler kullanılma­ya başlanmış durumda. Bu konuda öncü ülkelerin başında ise Fransa geliyor. Öte yandan televizyon, Greendex puanlarını en aşağı çeken değişkenlerden biri. Özel­likle ABD’li tüketiciler arasında bir evde dört televizyon bulunduğunu söyleyen katılımcılar var. Gelin de Neil Postman’ın “Televizyon Öldüren Eğlence” kitabını hatırlamayın şimdi…

Ben Yapıyorum; O Niye Yapmıyor?
Yeşil tüketici dediğiniz ne yapar? Enerji tasarrufu yapmaya, yeşil ürün almaya, atıklarını minimize etmeye çalışır. Green­dex anketinin katılımcıları da yeşil tüke­ticileri bu şekilde tanımlıyor. Araştırmaya katılan bireylere yeşil tüketiciyi tanım­layan sıfatlar sorulduğunda ise sırasıyla “sorumlu, duyarlı, akıllı ve sağlıklı” ni­telendirmelerini yapıyorlar. Bu yüzden ülkelerde kendini yeşil olarak tanımlayan yurttaş sayısıyla o ülkenin yeşil olma yüz­desi arasında epey bir uçurum olabiliyor. Mesela Meksika’da ankete katılan yurttaş­ların yüzde 73’ü kendini yeşil olarak ta­nımlarken, Greendex puanlamasına göre bu ülkedeki yeşil tüketici oranı yüzde 32. Japonya ve Güney Kore’nin bu konuda biraz daha tutarlı olduğunu gözlemleye­biliyoruz. Japonya’da yeşil olduğunu söy­leyenlerin oranı yüzde 39 iken, endeks­te ortaya çıkan rakam yüzde 36. Güney Kore’de ise kendini yeşil olarak tanımla­yanların oranı yüzde 32’yken endekste yer alan oran yüzde 30.
Çalışmada yeşil tüketicilerin karakteristi­ği anlaşılmaya çalışılırken, en kilit sonuç­lardan biri de, katılımcıların kendilerini kalabalıklar içinde çok fazla yalnız hisset­memek istemeleri. Kısacası insanlar ken­di gösterdikleri çabayı başkalarından da görmeyi bekliyorlar. Bu arada müşteri her daim haklı olduğu için, tüketici dediğiniz kişi de somut seçenekler görmek istiyor. Bu konuda bize seçenek sunmak da dev­let ve şirketlere düşüyor. Özellikle 2010 yılı verileri dikkate alındığında, kimsenin artık yeşil badanaya tahammülü olmadı­ğını da hatırlatmak gerekiyor. Tüketici dediğiniz ne kadar duyarlı olursa olsun, modaya da uymak istiyor. Bu yüzden ya­tırımcıların bir an önce ürün ve hizmet seçeneklerini çeşitlendirmeleri gerekiyor. Bizden hatırlatması…

EkoIQ Editör