“Atıkların Ekonomik Değeri 2,1 Milyar TL’yi Buluyor”

Özcan Pektaş:
“442 Bin Ton Ambalaj Atığının
Geridönüşümünü Sağladık”
2014 yılı itibariyle 442 bin ton ambalaj atığının toplanmasına ve geridönüşümüne katkı sağladıklarını dile getiren Tüketici ve Çevre Eğitim Vakfı (TÜKÇEV) Genel Müdürü Özcan Pektaş’a göre sektördeki en büyük problemlerden biri denetim eksikliği…

Döngüsel ekonominin kurulmasın­da tüm üretim şemalarının en baş­tan yenilenmesi gerekiyor. Ancak bu uzun değişimin kısa vadede en önemli adımlarından biri geridönü­şüm ve kazanım. Bu bağlamda, ku­rumunuzun ana çalışma alanı olan ambalaj atıklarının toplanmasında ve geridönüşümünde Türkiye ola­rak hangi noktadayız?
Ülkemizde ambalaj atıkları konu­sundaki süreç; 1991 yılında yürürlü­ğe giren Katı Atıkların Kontrolü Yö­netmeliği ile başladı ve 2004-2007 ve 2011 yıllarında yapılan değişik­likler sonucu “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” hükümleri çerçevesinde yürütülüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Atık Yöne­timi Dairesi’nin 2015 Ocak ayında yayımladığı 2011 yılı ambalaj ve ambalaj atıkları istatistik sonuçları­na göre, üretilen 4 milyon 428 bin tonluk ambalajın yaklaşık 2 mil­yon 225 bin tonu geri kazanılmış. 2013’te ülkemizde toplama-ayırma tesisi 399 iken, bu rakam 2014 yı­lında 430’a çıktı. 432 olan geridönü­şüm tesisi sayısı ise 470’e yükseldi.
Elbette ambalaj atıklarının daha faz­la miktarda toplanması ve ekonomi­ye kazandırılması gerekiyor. Bu, hem iktisadi anlamda hem de çevrenin kirlenmesinin önlenmesine önemli katkı sağlayacaktır. Biz de TÜKÇEV olarak çevre ile ilgili olarak daha aktif rol alabilmek için 2009 yılında vakfımıza bağlı İktisadi İşletme’yi kurduk; ambalaj atıklarının toplan­masında ve geridönüşümünde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan Yetki­lendirilmiş Kuruluş belgesi alarak faaliyetlerimize başladık.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Avrupa Birliği mevzuat hükümleri doğrultusunda yapılan düzenleme­ler esas alındığında, kirleten öder prensibinden hareketle; piyasaya ambalajlı ürün süren firmaların (kirletenlerin) ambalaj atıklarının toplanmasında yükümlülüklerinin yerine getirilmesinde vakfımız yet­kili kuruluş olarak hizmet veriyor. Vakfımız İktisadi İşletmesi tarafın­dan 2010 yılında 26 bin 685 ton, 2013 yılında 456 bin ton, 2014 yılı itibariyle de 442 bin ton ambalaj atıklarının toplanmasına ve geridö­nüşümüne katkı sağlandı.

Peki, bu alanda daha ilerleyebil­mek için hangi sorunları aşmamız gerekiyor? Geridönüşümde sorun­lar nerelerde, hangi aşamalarda yaşanıyor?
Geridönüşüm sektöründe Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği’nin EK-4, EK-5 ve EK-6 bildirimleri kap­samında, ambalaj ve ambalajlı ürün üreticileri, piyasaya sürenler ve te­darik eden firmaların her yıl yapmış oldukları bildirimlerin doğruluğu­nun kontrolü ve denetim eksikliği bulunuyor. Sokak toplayıcıları ko­nusu da sektörün çözüme muhtaç en önemli sorunudur. Bu durum, yıllardan beri herkesin göz ardı et­miş olduğu ama daha fazla görmez­den gelemeyeceği bir noktaya geldi. Vakıf olarak sokak toplayıcıları ile ilgili bir proje hazırlığındayız. Bu­rada amacımız, sokak toplayıcılarını kayıt altına almak. Böylece hem top­ladıkları ambalaj atıkları kayıt altına alınacak, hem de sosyal güvenlik açısından kayıtlı hale geleceklerdir. Tamamlandıktan sonra bu projeyi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve İç İşleri Bakanlığı ile paylaşacağız.
Çevre Lisansı almak isteyen tesis­lerde belirlenecek olan lisans kriter­lerinin yetersizliği de modern tesis­lere sahip olmada bir engel olarak duruyor. Bu noktada lisans kriter­leri yeniden gözden geçirilmelidir. Örneğin tesisler kapasitelerine göre A, B, C ve D gibi sınıflara ayrılabilir. Sadece 1000 metrekare yüzölçümü­ne sahip, ayırma bandına, pres ve iki tane ambalaj atığı toplama aracı bulunan tesislerden modern tesisle­re geçiş yapılabilir.
Öncelikle gerekli adımların neler olduğunun belirlenmesi için tüm tarafların katılımıyla bir çalıştay dü­zenlenmelidir. 2014-2017 Strateji Belgesi ve Eylem Planı doğrultu­sunda, ülke gerçekleri de göz önün­de bulundurularak uygulamaya yö­nelik bir yol haritası belirlenmelidir. Gerekli düzenlemelerin kısa sürede uygulamaya geçirilmesi halinde katı atıkların toplanmasında ve geridö­nüşümde daha ileri aşamalara gele­ceğimiz kuşkusuzdur.

İbrahim Engin:
“Atıkların Ekonomik Değeri 2,1 Milyar TL’yi Buluyor”
Geri Kazanım Sanayicileri Derneği (GEKSANDER) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Engin, Türkiye’de geri dönüştürülen atıklara, yurtdışından ülkemize getirilerek sökümü yapılan gemilerin ve demir çelik sanayisine hammadde oluşturan gemi söküm hizmetlerinin de eklendiğinde, ekonomik değerin 2,1 milyar TL’ye ulaştığını belirtiyor.
Dünyadaki doğal kaynakların, dün­ya nüfusunun artması ve tüketim alışkanlıklarının değişmesi sonu­cunda giderek azaldığına vurgu yapan Geri Kazanım Sanayicileri Derneği (GEKSANDER) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Engin, “Bu sebeple malzeme tüketimini azaltmak, değerlendirilebilir nitelik­li atıkları geri dönüştürmek suretiy­le doğal kaynakların verimli olarak kullanılması gerekiyor” diyor. Ge­ridönüşümün doğaya büyük katkı sağladığının altını çizen Engin, şu örnekleri veriyor: “Bir ton kağıdın geridönüşüme katılması sonucu 17 ağacın kesilmesi önleniyor. Plastik ambalaj atıklarının geri kazanılması sonucu ise petrolden tasarruf sağ­lanabiliyor. Dönüşen her ton cam için 100 litre yakıt tasarrufu elde ediliyor. Öte yandan bir alüminyum kutunun geridönüşümünden, ham­maddeden ürün elde etmeye yöne­lik %95 oranında enerji tasarrufu gerçekleşebiliyor.”

75 Bin Kişi İstihdam Ediliyor
2013 yılında geri kazanıma ilişkin faaliyetlerini sürdüren 240’a yakın firma ile ekonomiye 1,3 milyar TL katkı sağlandığını kaydeden İbra­him Engin, her bir atık kalemiyle ilgili şu bilgileri paylaşıyor: “Ömrü­nü tamamlamış 117 bin ton lastik­ten 37,5 milyon TL, 64 bin ton atık akümülatörden 87,5 milyon TL, 18 bin 750 ton atık motor yağından 23 milyon TL, 10 bin civarındaki ömrünü tamamlamış hurda araçtan 59 milyon TL, 2 milyon tona yakın kağıt, plastik, cam ve metal ambalaj atığından ise ekonomiye 1,1 milyar TL’lik katkı sağlandı. Bunun yanın­da 232 adet söküm amaçlı gelen gemiden 750 bin ton hurdanın ge­ridönüşümünden elde edilen gelir 720 milyon TL oldu. Öte yandan çevresel etkileri yüksek olan 526 ton atık pil de toplanarak bertarafı sağlandı. Türkiye 2002 yılında bu alanda yaklaşık 5 bin çalışan ve 60 milyon TL katma değer sağlayan bir noktada iken, 2013 yılında 75 bin çalışan ve 1,3 milyar TL katma de­ğer sağlayan bir noktaya geldi. Bu rakamlara yurtdışından ülkemize getirilerek sökümü yapılan ve demir çelik sanayisine hammadde oluştu­ran gemi söküm hizmetlerini de ek­lersek, ekonomik kazanç 2,1 milyar TL’yi bulur.”

Önerilen makaleler