Paris, Doha’ya Yeni İmzalar: Kyoto Protokolü’nün 2013-2020 arasını kapsayan ikinci dönemini kayda döken Doha Değişikliği, 2020 öncesi hedeflerde sapma olmasını engellemek amacıyla hazırlanmıştı. Paris Zirvesi sürecinde imzalayanlar arasına üç ülke daha katıldı: Sri Lanka, Arjantin ve Yeni Zelanda. Böylece değişikliği imzalayan ülke sayısı 57’ye çıktı. Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için 144 ülkeye ulaşılması gerekiyor.
Uluslararası Güneş Enerjisi İttifakı: Zirvenin ilk gününde Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande liderliğinde güneş enerjisi teknolojisini dünya genelinde yaygınlaştırmak adına önemli bir girişim açıklandı. Bu ittifakla 100’den fazla ülke kaynak paylaşımı ve teknoloji geliştirme konularında işbirliği yapacak. Girişime liderlik eden ve merkezine ev sahipliği yapacak olan Hindistan, ittifakın kurumsal yapısının oluşturulması için önümüzdeki
13 gün boyunca anlaşma görüşmelerinin dışında ormansızlıkla mücadeleden, yenilenebilir enerji için sağlanan yatırım havuzlarına, sivil toplum gösterilerinden yeni açıklanan işbirliklerine kadar çok çeşitli etkinlik ve çalışmalara da ev sahipliği yaptı. İşte anlaşma süreci dışında yaşananlardan gözümüze çarpanlar: Beş yılda 30 milyon dolar harcayacak. Amaç güneş enerjisi için 100 milyar doların üzerinde bir kaynağı mobilize etmek. Projeye dahil olan şirketler arasında Areva, Engie, Enel, HSBC ve Tata Steel bulunuyor.
Afrika Yenilenebilir Enerji Girişimi: Afrika’ya yenilenebilir enerji yatırımı, zirve boyunca süren yan etkenliklerin sıcak konularındandı. Bu konuda atılan adımlardan Afrika Yenilenebilir Enerji Girişimi (AREI), kıtanın yenilenebilir enerji üretim kapasitesini 2020 sonuna kadar 10GW, 2030 sonuna kadar da 300GW artırma planıyla ilan edildi. Girişimin ilan etkinliğinde konuşan Afrika Kalkınma Bankası Başkanı Akinwumi Adesina, iklim finansman bütçelerini üç katına çıkartarak 2020’de yılda 5 milyar dolara ulaşacaklarını belirtti. AREI’ye desteğini açıklayan bir diğer girişimse Afrika Temiz Enerji Koridoru oldu. Bu girişim elektrik pazarının gelişmesini sağlayarak yenilenebilir enerji kullanımını ve yatırımlarını artırmayı amaçlıyor. Afrika ülkelerinin yanı sıra Fransa, ABD, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler de bu girişime desteklerini açıkladı. Öte yandan Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da, Afrika’ya yenilenebilir yatırımlarını %50 artırarak önümüzdeki beş yılda 2 milyar euroya ulaşacaklarını belirtti.
Küresel Güneş Konseyi: Küresel Güneş Konseyi (Global Solar Council – GSC), Dünyanın önde gelen solar örgütlerini tek bir çatı altında toplama amacıyla kuruldu. Örgütte Türkiye’yi GÜNDER adına Genel Sekreter Faruk Telemcioğlu temsil ediyor. GSC’nin Genel Sekreterliği ve Hukuki Merkezi ABD’de, Genel Müdürlüğü ise Çin’de yer alacak.
İş Dünyasından Liderlik: Paris’te özel sektör ve kamu işbirliğine dair hayli umut vaat eden bir proje yürürlüğe girdi. İlk aşamada Görevimiz İnovasyon (Mission Innovation) yer alıyor. Tanıtımını Bill Gates’in yaptığı projeyle temiz enerjiye yönelik inovasyonların geliştirilmesi hedefleniyor. Bu girişimle ABD, Çin, Hindistan, Almanya, Fransa, İngiltere, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alan 20 ülke, temiz enerjiye yönelik Ar-Ge bütçelerini iki katına çıkaracaklarını vaat etti. Proje kapsamında ortaya çıkacak temiz enerji şirketlerinin desteklenmesi konusunda da Enerji Atılım Koalisyonu (Breakthrough Energy Coalition-BEC) devreye girecek. BEC, Bill Gates (Microsoft), Mark Zuckerberg (Facebook), Jeff Bezos (Amazon), George Soros, Hasso Plattner (SAP) ve Masayoshi Son (Softbank) dahil 10 ülkeden 28 milyarderi bir araya getirdi. Bu işbirliğinde devletler 2020’ye kadar 20 milyar dolar sunarken özel sektör ilk aşamada 2 milyar dolarlık kaynak yaratacak. Öte yandan Lima-Paris Eylem Gündemi’nin (LPAA) zirve boyunca düzenlediği 13 ayrı tematik tartışma etkinliklerinden biri, doğrudan özel finansmana ayrılmıştı. LPAA Özel Finansman Farkındalıktan Eyleme başlıklı oturumda BM zirvesinden çıkacak hedeflerle uyumlu olarak finansman hedefleri belirlenmesi konusu ele alındı. Ayrıca toplam 7,1 trilyon dolarlık kâr bütçesini temsil eden 501 şirket ve yatırımcının dahil olduğu We Mean Business koalisyonu da zirvede bir hayli aktifti.
LPAA’dan Tarım İçin Altı Yeni Girişim: COP20 ve COP21 ev sahibi ülkelerinin kurduğu Lima-Paris Eylem Gündemi (LPAA), 1 Aralık’ta tarım konusunda altı girişim birden açıkladı. 4/1000 Girişimi, toprakları koruyarak karbon tutma kapasitelerini artırmayı hedeflerken Life Beef Carbon Girişimi ise hayvancılıkta inovasyonu destekleyerek önümüzdeki 10 yıl içinde Fransa, İrlanda, İtalya ve İspanya’da bu alanda oluşan karbon ayakizini %15 oranında azaltmayı planlıyor. Küçük Çiftlik Tarımı için Adaptasyon Programı, kendi alanındaki en büyük adaptasyon programı olarak kuruldu. 2020’ye kadar 8 milyon küçük çiftçinin direncinin artırılması öngörülüyor. Ayrıca 15 Batı Afrika ülkesinde agro-ekolojinin yaygınlaşması için Akıllı Tarıma Teşvik; kıyı ülkelerinde -özellikle de ada ülkelerindeki-toplulukların iklim direncinin artırılması için Mavi Büyüme; 500 şirket ve sivil toplum temsilcisinin gıda kaybı ve atık azaltımı amacıyla bir araya geldiği Gıda Koruma girişimleri ilan edildi.
Orman Kaybıyla Mücadele: Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) kapsamında faaliyet gösteren Orman Kaybı ve Ormansızlaştırmanın Yol Açtığı Salımların Azaltılması (REDD+) programına Almanya, Norveç ve İngiltere önümüzdeki beş yılda 5 milyar dolar fon sağlayacaklarını açıkladılar. Ayrıca UNFCCC, orman konusunda atılan “doğrulanmış” seragazı azaltım adımlarının listelenmesi için REDD+ Bilgi Portalı adı verilen bir internet sitesi hazırladı. Öte yandan tropik ormanların yıkımı ve bunlarla bağlantılı seragazı verilerini birleştirerek analiz yapma amacıyla da GFW Climate adlı bir izleme aracı da kamuoyuna tanıtıldı.
Küresel İklim Risk Endeksi: Almanya merkezli araştırma kuruluşu Germanwatch, Küresel İklim Risk Endeksi 2016 raporunu Paris’te sundu. Rapor, ülkeleri 2014 yılında ve 1995-2014 yılları arasında yaşanan iklim afetlerinde gördükleri zararlara göre sıralıyor. 2014 yılı listesine göre en büyük zararları Sırbistan, Afganistan ve Bosna Hersek gördü. Türkiye listede 49. sırada yer aldı.
2030’a Kadar Tüm Araçların %20’si Elektrikli Olsun: Paris Anlaşması’nda kendine yer bulamayan ulaştırma konusu, zirve boyunca yan etkinliklerde tartışıldı. LPAA Ulaştırma Oturumu’nda bu çerçevede pek çok girişim duyuruldu, güncel veriler paylaşıldı. Elektro-Hareketlilik ve İklim Değişikliği için Paris Deklarasyonu ve Eylem Çağrısı ile 2030’a kadar tüm karayolu araçlarının %20’sini elektrikli hale getirilmesi amacı benimsendi. LPAA liderliğinde kurulan Hava Ulaşımı Eylem Grubu girişimi de sektör kaynaklı salımları 2050’ye kadar 2005 referans değerine göre yarı yarıya azaltma hedefi için faaliyet gösterecek. Artık Bir “Binalar Günümüz” Var: 3 Aralık Dünya Binalar Günü ilan edildi. Bu özel gün için hazırlanan bildiriye göre binalar dünyada üretilen global enerjinin %40’ını, suyun %25’ini, dünya kaynaklarının %40’ını kullanıyor ve toplam seragazı salımlarının da %30’una neden oluyor. Bugün binalarda tüketilen enerji, güvenilir ve kolaylıkla temin edilebilen teknolojiler kullanılarak %30 ila %80 oranında azaltılabiliyor. Bildiriye Türkiye Müteahhitler Birliği Başkan Vekili ve Uluslararası Müteahhitler Birliği Konfederasyonu CICA Başkanı Emre Aykar da imza attı.
İklim ve Belediyeler: Paris Zirvesi, iklim mücadelesine katılma ve çabalarının tanınması anlamında yerel yönetimlerin de ciddi bir mücadelesine sahne oldu. Tarihleri zirveyle kesişen Yerel Liderler İklim Zirvesi’ne Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler (UCLG) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş da katıldı. Zirvede yerel yönetimlerin öncü rolü vurgulandı. Dünya genelinde pek çok yerel yönetimi bir araya getiren C40 örgütü de zirve günlerinde açıkladığı raporla bu rolün önemini hatırlattı. Rapora göre iklim değişikliğiyle mücadelede şehirler agresif adımlar atarsa 2030’a kadar emisyonları yılda 3,7 milyar ton azaltabilirler.
Halkların İklim Zirvesi: Paris yakınlarındaki Montreuil, 5-6 Aralık’ta sivil toplum örgütleri ve aktivistlerin liderliğinde düzenlenen Halkların İklim Zirvesi’ne ev sahipliği yaptı. Naomi Klein, Bill McKibben, Kumi Naidoo ve Juliette Rousseau gibi önemli aktivistler de destek için oradaydı. Etkinlik kapsamında petrol devi EXXON bir halk mahkemesinde temsili olarak yargılandı. Bu alternatif zirvenin arkasında farklı ülkelerden 130’dan fazla örgütün yer aldığı The Coalition Climate 21 vardı. Koalisyon, son gün olan 12 Aralık’ta iklim mücadelesinde verilmeyecek tavizlere ve tarihe atfen D12-Red Lines yürüyüşünü binlerce kişinin katılımıyla Paris’te gerçekleştirdi.
Son Günde Papa Dahi Devredeydi: İklim Anlaşması tamamlanmadan önce, Nikaragua beklenmedik bir şikayetle ortaya çıktı ve anlaşmayı imzalamayacağını açıkladı. Gerekçesi ise metinde tarif edilen hedeflerle gerçek vaatler arasındaki uyumsuzluktu. BBC’nin haberine göre devreye giren Papa Fransuva, Nikaragua başkanını arayarak imzalamaları için şahsen ricada bulundu.
TSKB Dahil 26 Büyük Finansal Kurumdan İklim İçin Beş İlke: Paris Zirvesi’nin yan etkinleri kapsamında toplam bilanço büyüklüğü 11 trilyon dolar olan dünya çapında 26 büyük kalkınma bankası, iklim çalışmalarını yaygınlaştırma hedefiyle beş gönüllü ilke oluşturdu. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), Türkiye’den tek üye konumunda olduğu Uluslararası Kalkınma Finansmanı Kulübü (IDFC) tarafından hazırlanan ilkelere destek veren tek Türk kurum oldu. Bu ilkeler ise, iklim stratejilerine bağlılık, iklim risklerini yönetme, iklimle uyumlu hedefleri destekleme, iklim performansını iyileştirme ve iklim performansını açıklama şeklinde belirlendi.