#Ekoiq Haberleri

Artvin’in Altını Üstüne Getirmeyin!
Artvin’in Cerattepe Bölgesi’nde yapılması planlanan madencilik faaliyetine yönelik protestolar Şubat ayına damgasını vurdu. Şehir merkezine 4 kilometre mesafede açılmak istenen ve 4 bin 400 hektarlık alanı kapsaması planlanan maden sahası, Hatila Vadisi Milli Parkı’nın da 660 metre yakınında bulunuyor. 31 hektarlık kısmı ise tamamen ormanlık alan. Rize İdare Mahkemesi’nin, bilirkişi raporuna dayanarak aldığı kararda ise protestoları haklı çıkaran şu ifadeler yer alıyor: “…ÇED raporunda eksiklik, yetersizlik ve belirsizliklerin bulunduğu, gerçekleştirilmesi planlanan maden faaliyetinin bölgedeki içme ve kullanma amaçlı yerüstü ve yeraltı su kaynaklarını bu amaçla kullanmaya elverişsiz hale getireceği, sucul yaşamın devamını büyük ölçüde tehlikeye atacağı, bölgedeki orman varlığının yok edilmesinin kuvvetle muhtemel olduğu, bilirkişi raporunda ortaya konulan ve keşif sırasında da gözlemlenen heyelanlardan yola çıkarak söz konusu faaliyetin bölgeyi heyelanlara açık hale getireceği, koruma alanlarının bu özelliklerini yitireceği sonucuna varıldığından, anılan projeye için düzenlenen dava konusu 18.07.2013 tarih ve 12045 sayılı ÇED olumlu kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.”

İklimi Değil, Binaları Değiştirelim
İzocam, Pasif Ev prensiplerini temel alarak geliştirilen “Multi Konfor Binalar”a dikkat çekmeye devam ediyor. Etkin olmayan, eski, konforsuz teknolojilerin yerine yüksek etkinlikte, yeni, konforlu teknoloji içeren, enerji ihtiyacını ve kullanımını en aza indirgeyen Multi Konfor Binalar, toplumların bilinçlenmesi ve artan duyarlılıkla birlikte hızla yaygınlaşıyor. %90 oranında enerji tasarrufu sağlayan, akustik konfor ve yangın güvenliği içeren binalar, özellikle de ısı yalıtımı sayesinde hem ev hem de ülke ekonomisine sağladığı katkı ve çevre dostu nitelikleri ile öne çıkıyor. İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut Multi Konfor yapıların sürdürülebilir olduğunu ve ekolojik, ekonomik ve sosyal etmenleri de göz önünde bulundurduğunu söylüyor. Enerji giderleri büyük oranda azaltılmış yaşam alanları inşa edilmesinde yalıtımın etkisi dikkat çekici seviyelere ulaşabiliyor.
Türkiye gündemindeki kentsel dönüşüm, özellikle çarpık yapılaşma içindeki niteliksiz konut stokunun hızla ve güvenli yenilenmesi, daha etkin enerji verimliliği sağlanması, sağlıklı çevre ortamına kavuşulması açısından önemli bir fırsat olarak görülüyor.
Paris Anlaşması’nda iklim değişikliğiyle mücadelede belirlenen hedeflerin başında “sıcaklık artışını endüstri öncesi düzeylerin 1,5°C üstüyle sınırlamak” geliyor. Belirlenen hedefin gerçekleşmesi için fosil yakıtların kullanımının azaltılması ciddi önem taşıyor. Günümüzde toplam enerji tüketiminin %35’i binalardan kaynaklanıyor. Multi Konfor Binalar sağladığı %90’lık tasarrufu kalın yalıtım uygulamasıyla elde ederken, iklim değişikliğiyle mücadeleye de büyük katkı sağlıyor.

“Canlıların Yaşam Alanını Korumak Gerek”
Sualtı Araştırmaları Derneği (SAD) tarafından yapılan araştırmada aralarında ada martısı, kum köpekbalığı, şişe burun yunus, orfoz ve yumuşakçaların bulunduğu deniz canlılarının neslinin çevresel faktörler nedeniyle tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtildi. İzmir’de SAD Koordinasyonu’nda düzenlenen “ÇED ve Bilirkişi Raporlarında Tespit Edilen Sorunlar, Nedenleri ve Çözüm Önerileri” panelinde konuşan SAD Yönetim Kurulu Başkanı Nesimi Ozan Veryeri, “Canlıları tek tek korumak hiçbir anlam ifade etmiyor. Kıyılardaki yatırım kararlarına yön veren ÇED raporlarında el değmemiş kıyılar korunmazsa çok sayıda canlı yok olacak” dedi. Varyeri, önemli olanın yaşam alanlarının korunması olduğunu ve ÇED süreçlerinin bir taahhüt niteliğinde değil, yatırımcıyı kamuyla karşı karşıya getirmeyecek şekilde kamu yüksek çıkarlarını gerçekçi bir şekilde koruyan bilime bağlı raporlar olması gerektiğini vurguladı.

Fas’ın Nur’u, Dünyanın En Büyüğü
Fas’ta, dünyanın en büyük yenilenebilir enerji projesi olan Nur Enerji Projesi’nin ilk ayağı Nur 1 güneş enerjisi santralı hizmete girdi. Başkent Rabat’ın 550 kilometre güneydoğusunda yer alan Varzazat kentindeki istasyon, Rabat büyüklüğünde bir alana inşa edildi. Enerji ihtiyacının %94,5’ini ithal eden Fas, yenilenebilir enerji projeleri ile 2020 yılına kadar enerji ihtiyacının %42’sini, 2030 yılına kadar ise %52’sini yenilenebilir enerjiyle karşılamayı amaçlıyor. Bu projeler için 9 milyar dolar harcamayı planlayan ülkeye, aralarında Dünya Bankası ve Avrupa Yatırım Bankası’nın da bulunduğu kurumlar tarafından kredi imkanı sunulmuştu. Solar elektrik teknolojisi ile kurulan güç istasyonlarından, proje tamamlandıktan sonra toplam 580MW güç elde edilmesi beklenirken, Nur 1 istasyonu da geçen ay uzaydan böyle görüntülendi.

Ekonomik, Sosyal ve Çevresel Sürdürülebilir Şehirler
Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye tarafından ÇEKAP Projesi kapsamında düzenlenen Sürdürülebilir Şehirler Konferansı, 10 Mart’ta İstanbul’da gerçekleştirilecek. Belediyeler, uluslararası ve ulusal kurumlarda çalışmalar yürüten uzmanlar, özel sektör ve medya temsilcileri ile karar vericileri bir araya getirecek konferans ile şehirlerin daha sürdürülebilir olmasına katkı sağlamak ve bunu yaparken Türkiye’nin önünü açacak vizyonu birlikte geliştirmek amaçlanıyor.
Ayrıntılı bilgi ve program için: surdurulebilirsehirler.rec.org.tr

Minik Dostlarımız Üşümesin!
Kedici Dergisi’nin Kadıköy Belediyesi’nin desteğiyle 7 Şubat’ta Yoğurtçu Parkı’nda bu yıl üçüncü kez düzenlediği “Sokak Kedisi Şenliği”nde gönüllüler tarafından semtin çeşitli yerlerine yerleştirilmek üzere 200 kadar kedi evi yapıldı. Ayrıca şenliğe katılan çocuklar için hazırlanan Kedi Resmi Çizim Atölyesi’nde montajı biten evlere sprey boyalarla kedi resimleri ve evlerin kediler için olduğunu belirten sloganlar yazıldı. Kadıköy Belediyesi geçtiğimiz yıllarda yaptığı kedi evlerini Kadıköy’de bulunan parklara koymuştu.

Sürdürülebilir Üniversiteler Çoğalsın!
İlk kez 2010 yılında Endonezya Üniversitesi tarafından oluşturulan GreenMetric Platformu 2015 sıralamasında, Özyeğin Üniversitesi Türkiye’den değerlendirmeye giren vakıf üniversiteleri içinde birinci oldu. Platform, her yıl katılımcı üniversiteleri yapı ve altyapı, enerji ve iklim değişikliği, atıklar, su kullanımı, ulaşım ve eğitim olmak üzere altı temel kategori ve bunları oluşturan farklı alt kategorilerde değerlendiriyor. 2015 yılında farklı ülkelerden 400’den fazla üniversitenin yer aldığı değerlendirmede Türkiye’deki üniversitelerden genel sıralamada 217. sırada yer alan Bülent Ecevit Üniversitesi Türk üniversiteleri içinde birinci; 260. sırada yer alan Özyeğin Üniversitesi ikinci; 276. sırada yer alan Sabancı Üniversitesi üçüncü oldu.

Önerilen makaleler