Trafik Sorununa Bisikletli Çözüm Ağı!

İstanbul’daki trafik sorununun günden güne çözümsüz hale gelmesi, doğayı tüketmesi ve yollarda geçen saatlerin bizleri mutsuz insanlar haline getirmesi, İstanbul Fatih Atatürk Çağdaş Yaşam Çok Programlı Anadolu Lisesi matematik öğretmeni Veli Alper Döndaş ve öğrencilerini “Sorunun değil, çözümün bir parçası” olma yolunda harekete geçirmiş. Hazırladıkları “Tarihi Yarımada’ya Bisiklet Yolu Ağı Projesi”, Renault tarafından düzenlenen yol güvenliği ve ulaşım konulu “Sizin Fikriniz Sizin Projeniz” yarışmasının Türkiye ayağında ikinci olurken, dünyanın en iyi üç projesi arasında yer almayı başarmış. Döndaş ve öğrencileri projenin sağlayacağı çevresel, ekonomik ve sosyal faydayı anlatıyor.
Nevra YARAÇ

İstanbul Fatih Atatürk Çağdaş Yaşam Çok Programlı Anadolu Lisesi matematik öğ­retmeni Veli Alper Döndaş ve öğrencile­rinin hazırladığı “Tarihi Yarımada’ya Bisiklet Yolu Ağı Projesi”, Renault tarafından düzen­lenen yol güvenliği ve ulaşım konulu Sizin Fikriniz Sizin Projeniz yarışmasının Türkiye ayağında ikinci oldu ve dünyanın en iyi üç projesi arasında yer aldı.
İstanbul’daki trafik sorununun günden güne çözümsüz hale gelmesi, araçlar içinde geçirilen sürenin artmasının bizleri mutsuz insanlara dönüştürdüğü; otomobil merkezli ulaşımın sürdürülebilirlik mantığına ters bir şekilde hem doğayı tükettiği hem de hare­ketsiz bir yaşamı dayattığı gerçeğinden yola çıkan proje ekibi önce bu konuda bir anket çalışması yapmış. 26-28 Mart tarihlerinde 450 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen çev­rimiçi anket çalışmasında ekip, katılımcıla­rın %58’inin mevcut ulaşım yöntemlerinden memnun olmadıklarını görmüş. “Evinizden işinize/okulunuza gü­venli bir bisiklet yolu ağı olsaydı yöntem olarak bisikleti tercih eder miydiniz?” sorusuna %84 oranın­da “evet” yanıtını alınca da trafik, kalabalık, geç kalma, yorgunluk, pahalılık, çevreyi kirletme, hareket­sizlik sorunlarının hepsine birden çare olabilecek bir alternatif düşün­müşler: Bisikletliler için yapılacak güvenli, kullanışlı bir yol ağı ve bi­sikletli ulaşıma yönelik teşvik edici bir kampanya!
Toplam uzunluğu yaklaşık 50 ki­lometre olan ve 25 bin öğrenci ile 1500 öğretmenin faydalanması plan­lanan bisiklet yolu projesi, çevresel, sosyal, ekonomik ve sağlığa olumlu etkileriyle hem bireylere hem de doğaya katkı sağlamayı hedefliyor. 29 resmi ortaöğretim kurumunu birbirine bağlamayı amaçlayan projede, ortaöğretim kurumlarının temel alınmasının sebebi ise Kara­yolları Trafik Kanunu’na göre yolun kullanımı için 11 yaşın doldurulmuş olunması zorunluluğu. Ayrıca üni­versite alanları, hastaneler, büyük kamu binaları, tarihi yapıları birbi­rine bağlayan bir yol olmasına da dikkat edilmiş. Güzergâh belirle­nirken bisikletlilerin yoğun olarak kullandıkları yollar tercih edilmiş. Bu da bisikletlilerin aktivitelerini kaydettikleri ve mobil cihazlar üze­rinde çalışan Strava uygulamasının ısı haritasından faydalanılarak be­lirlenmiş.
Proje sürecinde İstanbul Büyük­şehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı UKOME (Ulaşım Kordinasyon Merkezi) ve Fatih Belediyesi Genç­lik ve Spor A.Ş. ile görüşmelerin yanı sıra change.org’da imza kam­panyası da başlatılmış. Çevre ve sağlık alanında çalışan STK’lara proje hakkında bilgi verilmiş, lise­lere afişler asılmış, stantlar kurul­muş, YouTube’da kanal açılarak videolar yayınlanmış, bir de blog açılmış. Dört bir koldan yürütülen kampanya ve projeyle ilgili detayla­rı Döndaş’dan dinledik…

Sizin sürdürülebilir ulaşım konu­suna merakınız nasıl gelişti? Bu projeyi ortaya çıkarmanıza neden olan temel faktörler nelerdi?
Benim aktif bir bisiklet kullanıcı­sı olmam, konusu yol güvenliği ve sürdürülebilir ulaşım olan bir yarış­ma için güvenli bir bisiklet yolu ağı inşa edilmesini önermemizin temel sebeplerinden biri oldu. İki yıldır bireysel ulaşımım için bisiklet kul­lanıyorum ve bununla ilgili gözlem­lediğim birkaç nokta var. Öncelikle trafikte fark edilmek ve saygı gör­mek konusunda bisikletlilerin yaşa­dığı bazı sorunlar söz konusu. Bi­siklet kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte sorunlar azalma eğilimi gös­terse de bisiklete binenlerin hayati tehlike başta olmak üzere birtakım riskleri göze aldığını söylemeliyim. İkinci olarak öğrencilerimin de bi­siklete binmek istediklerini ancak İstanbul’daki yolların koşulları ne­deniyle ulaşım için bisikletlerini kul­lanamadıklarını gözlemledim. Son olarak da genel olarak dünyadaki temel eğilimin de bisikletli ulaşımın desteklenmesi şeklinde oluşu, bizim de bunun için bir şeyler yapmamızı teşvik etti diyebiliriz.

Sağlık, Çevre ve İklim Dostu Proje
Projenin hazırlanmasında rol alan öğrencilerden Azra Yaren Kırcalı, bisiklet yolu ağının uygun bir maliyetle yapılması bir yana en çok da sosyal ve sağlık açısından faydalara sahip olduğunu söylüyor: “Hepimiz biliyoruz ki insanların bir bölümü spor yapmak için salonlara gidiyor, kimisi bunu bile yapmıyor. Bu yol insanları sosyal yaşama katmasının yanı sıra yolculukları da eğlenceli hale getirerek spora teşvik ediyor. “
Diğer bir öğrenci Gurbet Rutanlı ise, projelerinin olumlu etkilerini şöyle özetliyor: “Eğer yeni bir proje oluşturuyorsanız bunun faydalarının olması ve bazı sorunlara da çözüm olabilmesi gerekiyor. Bizim projemiz de insanları egzersize teşvik eden bir yapıya sahip olduğu için sağlık bakımından faydalara sahip. Ayrıca trafiği rahatlatacak olması bakımından trafik sorununa, seragazı salımını azaltabilecek olması bakımından küresel iklim değişikliği sorununa olabilecek yapıda. Ayrıca dolaylı olarak obezitenin azaltılabilmesine de katkı sağlayabilir.

Bisiklet yolunun farklı amaçlarla kullanılabileceğinden bahsediliyor proje sunumunda. Bunlar neler olabilir?
Tarihi Yarımada’ya yapılmasını önerdiğimiz bisiklet yolu öncelik­le ulaşım maksatlı kullanılabile­cek. Şehir içi seyahatlerin önemli bir bölümü şehrin turizm, ticaret ve tarihi merkezi olan bu bölgeye doğru yapılıyor. Tarihi Yarımada’yı saran ve toplu ulaşıma da entegre edilmiş bir bisiklet yolu ağı, bisik­letin bir ulaşım yöntemi olarak gö­rülmesini teşvik edecektir. Sadece ulaşım bakımından da değil, Tarihi Yarımada’nın turizm bakımdan öne­mini göz önüne alırsak önerdiğimiz yol ağı turistik açından da kullanı­labilir bir güzergah olacak. Yol ağı yarımadadaki tüm anıtsal tarihi ya­pıları da birbirine bağlıyor ve bu da bize göre yolun ekonomik değerini artırıyor. Yolun, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Tıp Fakülteleri, Vergi Dairesi, resmi ortaöğretim ku­rumları da kapsaması yoldan fayda­lanabilecek potansiyel insan sayısını artırıyor. Tüm bunlara yolu egzersiz amaçlı kullanacak bireyleri de ekle­yebiliriz.
Son olarak çok önemli bir nokta­nın da altını çizmek isteriz; bisiklet yolu ağından şehir içinde belli bir hızla seyahat eden bedensel engel­li yurttaşlarımız da faydalanabilir. Biliyorsunuz onlar için bu denli kalabalık ve trafiği yoğun bir şehir­de yaşamak apayrı bir sorun. Dola­yısıyla projemizin bedensel engelli yurttaşlarımızın yaşam kalitesini de artırabileceğini düşünüyoruz.

UKOME, Fatih Belediyesi, Spor AŞ, Gençlik Spor İl Müdürlüğü, STK’lar ve diğer paydaşlarınızla görüşmeleriniz hangi noktada? Olumlu ve olumsuz gelişmeler ne­lerdir?
Resmi kurumlarla ve STK’larla olan görüşmelerimizin genel olarak olumlu olduğunu söyleyebiliriz. An­cak bu noktada en önemli ve en et­kili görüşmelerimizi UKOME ile de gerçekleştirdiğimizi belirtmeliyiz. UKOME ile projenin ilk şekillendiği dönemde ve Fransa’dan ödül aldığı­mız dönemde iki ayrı görüşme ger­çekleştirdik. Gerçekten projemizle samimiyetle ilgilendiklerini ve İs­tanbul için bisiklet yolları yapılması konusunda vizyon sahibi oldukları­nı gözlemledik. İkinci görüşmemiz de zaten genel olarak “Biz bu proje için ne yapabiliriz?” sorusu eksenin­de gerçekleşti. Planlarımızı göz önü­ne aldıklarını ve önerdiğimiz yolla­rın önemli bir bölümünün bisiklet yolları inşasına uygun olduğunu; İstanbul’da gelecekte yapılacak bi­siklet yolları için bizim önerdiğimiz planları göz önüne alacaklarını be­lirttiler. Fatih Belediyesi’nden okul­lara bisiklet park alanları yapılması­nı talep ettik. Bisiklet park alanları yapılırsa öğrenci ve öğretmenlerin bisikletli ulaşıma az da olsa teşvik edilebileceğini düşünüyoruz. Fatih Belediyesi de 10 bisiklet kapasiteli bir bisiklet park yerini okulumuza yaptı. Diğer resmi kurumlarla olan görüşmelerimiz daha çok projemiz konusunda kurumları bilgilendir­mek biçiminde gelişti.

Nasıl Bir Yol…

  •  Bisiklet yolunun toplam uzunluğu yaklaşık 50 km.
  •  Yoldan faydalanması muhtemel 25 bin öğrenci ve 1500 öğretmen var.
  •  Bisiklet yolunun farklı amaçlarla kullanılabilecek olması, yolu kullanacak potansiyel birey sayısını artıracak.
  •  Planlanan bisiklet yolu tramvay, metro, Marmaray, vapur, deniz otobüsü, hızlı feribot gibi toplu taşıma sistemlerine entegre edilebilir esneklikte.
  •  Bisiklet yoluna her bir ortaöğretim kurumundan beş dakikalık bisiklet kullanımıyla ulaşılabilecek.
  •  Kent içinde sabit bir hızla hareket etmesi gereken bedensel engelli bireyler de bisiklet yolundan yararlanabilecek

STK’lar ile birlikte yaptığımız ça­lışmalara değinirsek bu konuda en büyük yardımı Bisikletli Ula­şım Platformu’ndan aldık. Sosyal medya hesaplarından ürettiğimiz içerikleri paylaştılar ve bazı konu­larda danışabileceğimiz bir oluşum olduklarını gösterdiler. Öte yandan imza kampanyamızı imzalayan, üye­lerini bu kampanyadan ve projeden haberdar eden STK’lar da oldu. Bu bağlamda bize destek olan her kuruma da tekrar teşekkür etmek isteriz.

Bu proje dışında sürdürülebilir kent, ulaşım gibi alanlarda başka çalışmalar yapmayı planlıyor mu­sunuz?
Sürdürülebilir ulaşımın en önem­li enstrümanlarından biri bisiklet ve bizim de bu bağlamda bisikleti merkeze alan ve bisikletli ulaşı­mı yaygınlaştırabilecek birtakım planlarımız var. Okulumuzda bir bisiklet kulübü kurup bisiklet konu­sunda eğitim vermeyi ve kısa turlar düzenlemeyi düşünüyoruz. Ayrıca bisikletlilerin trafikteki güvenliğini artıracak bazı proje çalışmalarımız da olacak.

Projenizi katılımcı bir süreç ile oluşturmuşsunuz. Özellikle öğ­rencilerin sürdürülebilirlik, çev­re koruma, iklim değişikliği gibi konulara duyarlılığını nasıl de­ğerlendiriyorsunuz? Bu projenin hazırlanmasında nasıl bir değişim gözlemlediniz?
Projenin neredeyse tüm aşamaların­da ortak kararlar aldık. Öğrencile­rim her konuda fikirlerini rahatlıkla ifade ettiler ve kritik kararları oyla­ma yaparak aldık. Bunun özellikle yaratıcılığı desteklemek bakımın­dan çok önemli olduğunu ve kendi­lerine söz hakkı verilince öğrencile­rin yaratıcı ve eğlenceli olduklarını düşünüyorum.
Genel olarak ülkemizdeki gençle­rin iklim değişikliği başta olmak üzere yaşadığımız ekolojik so­runlara yönelik duyarlılık sahibi olduklarını gözlemleyebiliyorum. Fakat bu duyarlılıkların yönlen­dirilmeye ihtiyacı olduğu kanaa­tindeyim. Bu sorunlarla kendi ya­şamları arasında bağlantı kuracak eğitsel çalışmaların yapılması ve gündeme gelmesi gerekiyor. Örne­ğin biz bu projemizle öğrencilerin temiz ulaşımla ilgili düşünmeleri­ni sağladık. Bir bölümü okula bi­sikletle gidip gelmeyi düşünüyor, bir kısmı da bisiklet alıp bu ker­vana katılmak istiyor. Otomobil merkezli ulaşımın sorunlarının artık daha fazla farkındalar. Olum­suz gelişmeler ise toplumumuzun bisikletli ulaşıma yönelik ön yar­gılarından kaynaklanıyor. Bunun yorucu, tehlikeli bir yöntem oldu­ğunu düşünenler oldukça fazla ve biz de zaman zaman atomu parça­lamaktan daha zor bir işe soyun­duğumuzu düşünüyoruz.

Bisiklet Yolunun Getirecekleri…

  •  Hareketli yaşam tarzı.
  • Karbon salımının azalması, trafik sıkışıklığının neden olduğu yakıt israfının önüne geçilmesi.
  •  Otomobil gibi kapalı olmayan bisiklet ile yolculuk sayesinde kenti daha iyi deneyimleme fırsatı.
  •  Ekonomik anlamda yerel yönetimlerin yol yapım ve bakım maliyetlerinin azaltılması.
  •  Park yeri maliyetinin otomobil park yeri maliyetine göre 20 kat düşük olması. Bisiklet satışlarının artmasının sektörel bazda bir büyüme yaratması. Yeni iş olanakları ve ihracat potansiyelinin artması.
  •  Yolun turistik alanları da kapsaması nedeniyle bisiklet turizminin gelişmesi.

Önerilen makaleler