EkoIQ Editör
LeasePlan’ın 16 ülkede Ipsos ile gerçekleştirdiği Mobility Motor anketi, araç kullanıcılarının emisyonlarının azaltılması için kişisel verilerinin işlenmesine sıcak baktığını gösteriyor. Fakat Avrupa Çevre Ajansı’nın yeni raporuna göre, Avrupa’da SUV (arazi aracı) segmentinin büyümesi ve elektrikli araç satışlarının hala çok hızlanması, emisyonlardaki altı yıllık düşüşe son verdi. Hükümetler ve araç kullanıcıları karbon emisyonunu azaltmak için yeni önlemlere açıkken, araç üreticileri hala yüksek karbon salınımlı araç satışlarında ısrar ediyor.
Haber: S. Sena Akkoç
Filo kiralama şirketi LeasePlan’ın 16 ülkeden katılımcı ile yürüttüğü Mobility Motor araştırmasında sürücülerin, verilerinin kaydedilmesi ve bu verilerin otomotiv firmaları tarafından kullanılmasına karşı tutumlarını inceledi. Araştırmaya göre, araç emisyonlarının azaltılması halinde verilerini paylaşacaklarını belirtenlerin oranı %68’i buluyor.
Araç kullanıcıları verilerini paylaşma konusunda bazı endişeler taşısalar da trafik sıkışıklığının, emisyonların, maliyetlerin azaltılması ve araç performanslarının artırılması için paylaşımı koşulsuz kabul edenlerin sayısı giderek artıyor. Portekiz ve Polonya ise veri paylaşımına en açık ülkeler.
Türkiye’deki katılımcıların %36’sının koşulsuz olarak emisyonları azaltmak amacıyla verilerinin kullanılmasını uygun gördükleri ortaya çıktı. LeasePlan Türkiye Genel Müdürü Türkay Oktay, sürücülerin, sebebinin bilindiği durumlarda anonim ya da koşulsuz olarak veri paylaşımı konusunda olumlu tutumlar alabildiklerini söyledi. Türkay Oktay’a göre, kullanıcı rızası ile araç verilerinin toplanması, daha sürdürülebilir bir dünya ve düşük karbon salınımı için oldukça önemli. Fakat hükümetlerin ve üreticilerin de hala yerine getirmesi gereken önemli görevler var.
Otomobil üreticileri ve hükümetlerden gelen karbonsuzlaşma taahhütleri artarken SUV segmentindeki büyüme yüzünden elektrikli araç pazarının çevresel kazanımları sıfırlanıyor. Avrupa Çevre Ajansı’nın (AÇA) raporuna göre, altı yıllık düşüşün ardından ortalama emisyonlar 2017’de yeni araçlarla beraber yükselmeye başladı.
AÇA raporunda, 2020’den itibaren uygulanacak zorlu karbon hedeflerinin gerçekleşmesi için sıfır veya az emisyonlu araçların daha hızlı bir şekilde yayılması gerektiğini belirtiyor.
Verimli politikaların ve altyapı yatırımlarının düşük emisyonlu elektrikli araçlara teşvik için olumlu etkide bulunduğunu ortaya koyan rapora göre, 2019’da hibrit ve şarjlı elektrikli araç kayıtları Norveç’te %56, İzlanda’da %19, Hollanda’da %16 ve İsveç’te %12 oranında gerçekleşti.
BusinessGreen’in haberine göre Almanya hükümeti, konvansiyonel araçları hurdaya çıkarma planından çıkararak elektrikli araç hibelerini arttırdığı için çevrecilerin gönlünü kazanmıştı. İngiltere’nin İklim Değişikliği Komitesi de 2050’de net sıfır hedefi doğrultusunda benzinli ve dizel otomobil satışlarının yasaklanmasının 2032’ye çekilmesini öneren bir rapor sundu. Danışma organı aynı zamanda sürücüleri temiz yakıtlara geçmeye teşvik etmek için vergilerin arttırılmasını da önerdi. Ancak AÇA raporuna göre 2019’da satılan araçların çoğu hala benzinli araçlar.
Leaseplan’ın yaptığı anketin sonuçları, maliyetlerin, emisyonların ve trafik sıkışıklığının azaltılması konusunda sürücülerin istekli olduğu ortada ancak SUV tipi araçların otomobil üreticileri tarafından ön plana çıkarılması tepki topluyor. Transport & Environment (Ulaşım ve Çevre) kampanya grubunun temiz araçlar bölümü yöneticisi Julia Poliscanova da, AB’nin araç emisyonlarındaki hedeflerine rağmen otomobil üreticilerinin hala yoğun karbon salan SUV araçları satmasına tepki gösterdi.
Bizi sosyal medyada takip etmek için tıklayın: LinkedIn | Instagram | Twitter | Facebook
EKOIQ
