Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2007 yılında sıtma hastalığının kontrol altına alınması için küresel bir çerçeve belirledi ve 25 Nisan “Dünya Sıtma Günü” olarak kabul edildi. Ülkemizdeki vakaların tamamı yurt dışı kaynaklı olsa da Türkiye’nin subtropikal bir bölgede bulunması, küresel ısınma ve yükselen sıcaklıklar sıtmaya yol açan Anofel türü sivrisineğin yaşam alanını artırma riski taşıyor.
Sıtma, enfekte dişi Anofel sivrisineklerinin ısırıkları yoluyla insanlara yayılan Plasmodium parazitlerinin neden olduğu, akut ateşli bir hastalık. Enfeksiyonun diğer bulaş yolları ise kan, organ ve doku naklinin yanı sıra bulaşık durumda olan enjektör veya iğnelerin ortak kullanımı. Ayrıca anneden doğum öncesi veya doğum esnasında bebeğe geçiş de mümkün. 25 Nisan tarihi, Dünya Sıtma Günü olarak farkındalık yaratmayı amaçlıyor.
Sıtmadan En Çok Çocuklar Etkileniyor
Sıtma hastalığı yaygın olarak Afrika, Orta ve Güney Amerika, Karayiplerin bir bölümü, Asya, Doğu Avrupa ve Güney Pasifik bölgesinde yer alan geniş alanlarda görülüyor. Önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olan sıtma, düşük ve orta gelirli ülkelerde özellikle de Sahraaltı Afrika’da ciddi bir halk sağlığı sorunu. 2021 yılında yaklaşık 247 milyon yeni sıtma vakası görüldü. Bununla birlikte sıtma enfeksiyonu nedeniyle 619 bin can kaybı yaşandı. Tüm sıtma vakalarının ve buna bağlı ölümlerin yaklaşık %95’i Afrika bölgesinde izlendi. Bölgedeki ölümlerin %80’inin çocuklarda görülmesi ise çocukların sıtmadan etkilenen en hassas grup olduğunu ortaya koyuyor.
Sıtmanın belirtileri, hastalık taşıyan sivrisinek ısırığından 7-15 gün sonra veya daha uzun sürede ortaya çıkıyor. İlk belirtiler ateş, baş ağrısı, üşüme ve kusma. Özellikle P. falciparum türü sıtma 24 saat içinde tedavi edilmezse hastalığın şiddetlenmesine, hatta can kaybına neden olabiliyor.
Küresel Isınma ile Anofel Türü Sivrisineğin Yaşam Alanı Artabilir
Anadolu’daki eski medeniyetlerin çöküşünde sıtmanın önemli etkisi olduğu biliniyor. Öyle ki ülkemizde Kurtuluş Savaşı’nda ve savaşı izleyen yıllarda en yaygın hastalıklardan olan sıtma nedeniyle Anadolu’da, tarladaki ekinler hasat edilememiş ve tarlada kalmış. Cumhuriyet dönemi ilk sıtma savaş yasası, ardından gelen diğer yasalar ve hastalığa verilen önemle birlikte sıtma kontrol altına alınmış.
Türkiye’de 2021 yılına ait sıtma insidansı 100.000 de 0.25 olarak saptandı. Toplam kaydedilen 210 vakanın tamamı ise yurt dışı kaynaklı. Ülkemizdeki vakaların tamamı yurt dışı kaynaklı olsa da Türkiye’nin subtropikal bir bölgede bulunması, küresel ısınma ve yüksek sıcaklıklar sıtmaya yol açan Anofel türü sivrisineğin yaşam alanını artırma riskini taşıyor.
DSÖ’nün Belirlediği Küresel Çerçeve
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2007 yılında sıtma hastalığının kontrol altına alınması için küresel bir çerçeve belirledi. 25 Nisan’ın “Dünya Sıtma Günü” olarak kabul edilmesiyle birlikte her yıl sıtma hastalığının önlenmesi ve kontrolüne yönelik çalışmaların devamlılığına olan ihtiyaç ve sürdürülebilir siyasi kararlılığın önemi vurgulanıyor. Toplumun hastalık ile ilgili bilgilendirilmesini sağlamak amacıyla küresel etkinlikler gerçekleştiriliyor.
Mayıs 2015 tarihinde Sıtma için Küresel Teknik Strateji’yi yürürlüğe koyan DSÖ, risk altındaki tüm toplumların temel sıtma önlemlerine erişimini sağlamaya yönelik ve karar vericiler için sıtma izleminin önemini vurgulayan bir çerçeve daha oluşturdu. Strateji ile 2030 yılında küresel sıtma vaka sayısının ve ölümlerin %90 azaltılması hedefleniyor.
DSÖ 2023 Sıtma Kılavuzu’nda sıtmadan korunmada üç önlem belirlendi: Vektör kontrolü, koruyucu ilaç tedavisi ve aşı. Vektör kontrolü için yapılması gerekenlerden biri sivrisineklerin yaşam alanı olan su birikintilerinde önlemler alınması.
Sıtma ile ilgili farkındalığı artırmak ve önlemleri geliştirmek amacıyla Dünya Sağlık Örgütü 2023 temasını “Sıfır Sıtma Sağlama Zamanı: Yatırım Yapın, Yenilik Yapın, Uygulayın” olarak belirlemişti. 2024 yılının teması ise “Toplumsal Cinsiyet, Sağlıkta Adalet ve İnsan Hakları” olarak belirlendi. 2024 yılında Dünya Sıtma Günü’nün farkındalık çalışmaları, “Daha Adil Bir Dünya için Sıtmaya Karşı Savaşı Hızlandırmak” sloganı ile gerçekleştiriliyor.