#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
afganistan

İklim Zirvesinde Finansman Krizi Büyüyor: Taliban da Heyet Gönderdi!

COP29 Başmüzakerecisi Yalchin Rafiyev’in “üç yıllık teknik süreçte ilk kez tartışma için uygulanabilir bir temel” olarak tanımladığı iklim finansmanına dair metne birçok ülke karşı çıkıyor. Konu ile ilgili konuşan Rafiyev, “Elbette bazı farklı görüşler var ve hâlâ yakınlaşması gereken bazı noktalar var” dedi. Öte yandan COP29’a ilk kez bir heyet gönderen Taliban da Afganistan’ın iklim finansmanından yararlanmasını talep etti. İklim finansmanına yönelik müzakereler tartışmalarla devam ederken yeni bir çalışma, yoksul ülkelerin 2030 yılına kadar her yıl 1 trilyon dolarlık bir iklim finansmanına ihtiyacı olduğunu ortaya koydu.

İklim finansmanı hedefine ilişkin çok önemli metin, COP29’un Başmüzakerecisi ve Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yalchin Rafiyev tarafından “üç yıllık teknik süreçte ilk kez tartışma için uygulanabilir bir temel” olarak tanımlandı. Pek çok ülke bunun aksini düşünüyor.

Zorlu üst düzey müzakerelerin gerçekleştiği COP29’un ikinci haftasında kabul edilebilir bir metin üretme görevi, gelişmekte olan ülkelerin küresel ısınmanın kötüleşen etkileriyle başa çıkmak için umutsuzca ihtiyaç duyduğu fonun sağlanması açısından kritik öneme sahip. Temel anlaşmazlıklar toplam finansmanın nereye ulaşması gerektiği ve ne kadarının kamudan, kredilerden ve özel finansmandan geleceği üzerinde yoğunlaşıyor.

“Bu Metin Bir Başlangıç Noktası Olmalı”

Rafiyev, “Elbette bazı farklı görüşler var ve hâlâ yakınlaşması gereken bazı noktalar var” derken şöyle devam etti: “Bazı revizyonlar ve bazı kolaylaştırmalarla bu metin bir başlangıç ​​noktası olmalı. Şu anda masada bulunan metin, kapsayıcı bir süreçte üç yıllık sıkı çalışmanın ürünü. Bu metne bir alternatif bulunmuyor ve herkes bunun farkında.”

Bu arada önde gelen bağımsız ekonomistlerden oluşan bir grubun yaptığı yeni bir çalışma, yoksul ülkelerin 2030 yılına kadar her yıl 1 trilyon dolarlık bir iklim finansmanına ihtiyacı olduğunu ortaya koydu. Bu finansman, ülkelerin seragazı emisyonlarını azaltmalarına ve aşırı hava koşullarıyla başa çıkmalarına yardımcı olmak amacıyla gerekli.

Zengin ülkelerin, bu finansmanı 2035 yılına kadar sağlamak konusunda anlaşmaya varmaları beklenirken bağımsız bir grup önde gelen ekonomistten oluşan İklim Finansmanı Bağımsız Üst Düzey Uzman Grubu (Independent High-Level Expert Group on Climate Finance) anlaşmanın savunmasız durumdaki ülkelere zarar verici yükler getireceği uyarısında bulundu.

İklim Finansmanı Bekledikçe Daha Pahalıya Mâl Oluyor

Müzakereler, 2035 yılına kadar yoksul ülkeler için her yıl en az 1 trilyon dolar iklim finansmanı sağlanması hedefi çerçevesinde başlamıştı. Bu miktar, 2021’den bu yana COP başkanlıkları tarafından toplanan ve ekonomistler Nicholas Stern, Vera Songwe ve Amar Bhattacharya’nın başkanlık ettiği yüksek düzeyli uzmanlar grubunun daha önce ortaya koydukları bir çalışmanın ürünü. 2022’de yapılan çalışma, her yıl yaklaşık 2,4 trilyon dolar finansmana ihtiyaç duyulduğunu ortaya koymuştu.

Orijinal çalışmada, finansmanın en az yarısının, yoksul ülkelerin kendi bütçelerinden sağlanması, geriye kalan 1 trilyon doların ise zengin ülkelerden gelen denizaşırı yardımları da içeren dış kaynaklardan sağlanması gerektiği belirtiliyor. Bu haftaki takip raporu ise 2035 yılına kadar Çin hariç gelişmekte olan ülkelerin her yıl 1,3 trilyon dolara ihtiyaç duyacağı uyarısında bulundu. 2035 yılına kadar, 1,3 değil de 1 trilyon dolarlık hedefe ulaşılmasının ise gelecekte sorunlar yaratacağı da ifade edildi.

Rafiyev: “Gelişim Bankalarından Daha Fazla Finansman Sağlamak için Çok Çalışıyoruz”

Ev sahibi Azerbaycan’ın baş müzakerecisi ve hükümetler arasındaki anlaşmazlıkları çözmekle sorumlu olan Yalchin Rafiyev, görüşmelerin bu erken aşamada beklendiği gibi ilerlediğini savundu.

Görüşmeler, Dünya Bankası ve diğer çok taraflı kalkınma bankalarının, 2030 yılına kadar yıllık 120 milyar dolara çıkarılacak iklim finansmanı taahhütlerini iki katına çıkaracaklarını duyurmalarıyla biraz daha canlanırken, Rafiyev, “Gelişim bankalarından daha fazla finansman sağlamak için çok çalışıyoruz. Bu güçlü bir taahhüt” dedi.

Öte yandan bir kamu finansmanı kurumundan üst düzey bir yönetici, Guardian’a yaptığı açıklamada bu miktarın yeterli olmadığını belirterek, “Daha fazlasını yapabilirlerdi” diye konuştu.

Taliban Finansmandan Pay İstiyor: “iklim Değişikliği Küresel Bir Sorun”

Bununla birlikte BM iklim müzakerelerine ilk defa heyet gönderen Taliban, Afganistan’ın iklim finansmanından yararlanmasını talep ediyor. Geçimi toprağa bağlı ülkede yüzbinlerce kişi, gıdaya erişim güvensizliğiyle karşı karşıya. BM geçen yıl, nüfusun üçte ikisinden fazlasını oluşturan yaklaşık 29,2 milyon kişinin hayatta kalmak için insani yardıma ihtiyaç duyduğunu açıkladı. Finansmandan pay almak isteyen Taliban yönetimi de Bakü’ye üç erkekten oluşan bir heyet gönderdi.

Bakü’de BBC Azerbaycanca Servisi’ne konuşan Afgan heyetinden Rohullah Amin, uluslararası toplumla “birlikte çalışmak” istediklerini söyledi. Amin, iklim değişikliğinin küresel bir sorun olduğunu savundu ve “Tüm tarafların bir araya gelmesini bekliyoruz” dedi. Taliban yetkilisi, iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak ve dönüşüm için “gelişmiş ülkelerden ve küresel finans mekanizmalarından finansman beklediklerini” de sözlerine ekledi.

Taliban hükümeti, büyük ölçüde kadın haklarına getirdiği kısıtlamalar nedeniyle BM’ye üye ülkeler tarafından resmen tanınmıyor. Rejim yetkililerinin, BM Genel Kurulu’ndaki Afganistan’a ayrılan koltuğu almasına da izin verilmiyor. Ancak Taliban, Bakü’deki zirveye Aliyev yönetimi tarafından gözlemci olarak davet edildi. BM’ye göre de Afganistan, iklim değişikliği etkilerine karşı dünyanın en kırılgan ülkelerinden biri.