Dünya 21. yüzyıla yeni krizlerle girdi ve son 25 yılda bu krizler derinleşmeye devam ediyor. Birleşmiş Milletler ise tüm temel krizlerle mücadelede işbirliğinin önemini vurgulamak amacıyla 20 Aralık tarihini “Uluslararası İnsani Dayanışma Günü” olarak kabul etti…
İnsanlığın hâlâ çözüm bulamadığı ve sonlandıramadığı, yoksulluk, açlık, çatışmalar ve savaşların yanı sıra son yıllarda etkileri giderek şiddetlenen iklim krizi ile en büyük mücadele aracı, küresel ölçekte işbirliğinin sağlanması ve dayanışma içinde hareket etmek.
Güncel küresel tablodan yola çıkan Birleşmiş Milletler (BM) 2000 yılında dünya liderlerinin yoksulluk, açlık, hastalıklar, eğitim, cinsiyet eşitliği, çevre koruma ve diğer küresel sorunlara karşı mücadele için bir dizi taahhütte bulundukları bir deklarasyon olan Milenyum Bildirgesi’ni kabul etti. Bildirgede dayanışma, 21. yüzyılda halklar arasındaki ilişkilerin temel ve evrensel değerlerinden biri olarak belirlendi. Ayrıca dayanışmanın hem yoksullukla mücadele hem de ilgili tüm paydaşların katılımının sağlanması konusundaki kritik rolünün altı çizildi.
BM Genel Kurulu aynı çerçevede, 20 Aralık tarihini de “Uluslararası İnsani Dayanışma Günü” olarak kabul etti (2005). Dayanışmanın önemine dair insanlarda farkındalık yaratmayı amaçlayan günle, hükümetlere de uluslararası anlaşmalarla ilgili taahhütleri hatırlatılmak amaçlanıyor. Yanı sıra Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın (SKA’ların), özellikle de yoksulluğun ortadan kaldırılması için dayanışmayı teşvik etme yolları üzerine bir tartışma platformunun oluşturulması da hedefleniyor.
Öncelikli Hedef Yoksulluğu Ortadan Kaldırmak
SKA’lar insan hakları ile desteklenerek insanların özellikle başta yoksulluktan, açlıktan ve hastalıktan kurtulmalarını amaçlayan küresel bir ortaklığa dayanıyor. Dolayısıyla insanlar ve gezegenimiz üzerine odaklanan bu amaçların küresel işbirliği ve dayanışma üzerine inşa edilmesi zorunlu. Bununla birlikte küreselleşmenin ve büyüyen eşitsizliğin beraberinde getirdiği zorluklar bağlamında da uluslararası dayanışmanın güçlendirilmesi kaçınılmaz görünüyor.
Bu bağlamda “Uluslararası İnsani Dayanışma Günü” üç temel SKA’ya vurgu yapıyor. Bunlardan ilkini, yoksulluğun tüm biçimlerini, küresel sorumluluk ve ortak eylem yoluyla ortadan kaldırmak oluşturuyor. Herkesi kapsayabilen sosyal ve ekonomik bir kalkınma yöntemiyle ülkeler içinde ve arasında eşitsizliği azaltmak ve uluslararası dayanışma ve işbirliği yoluyla SKA’lara ulaşmak için küresel ortaklıkları güçlendirmek de diğer öne çıkan iki amacı oluşturuyor.