#ekoIQ Atık Ambalaj Atığı Kaynaklı Seragazı Salımı 2030’a Kadar 66 milyon tona Çıkabilir!
Atık

Ambalaj Atığı Kaynaklı Seragazı Salımı 2030’a Kadar 66 milyon tona Çıkabilir!

ambalaj atığı

Plastic waste concept. Littered with garbage on dark background. Shopping bag, bottle, cup and straw.

Avrupa Birliği’nde 2020’de 79,3 milyon ton ambalaj atığı çıkarken son 10 yılda tek kullanımlık ambalaj atığı %20’den fazla arttı. Bu değerin 2030’a dek %19 daha artması halinde seragazı salımının 66 milyon ton olacağı öngörülüyor. 

Atık önleme farkındalığını artırma hedefli bir girişim olan “Avrupa Atık Azaltım Haftası” bu yıl 18-26 Kasım tarihlerinde, “Ambalajlar: Paketli Ürün Alma” teması ile gerçekleştiriliyor. 15. Avrupa Atık Azaltım Haftası ile ilgili konuşan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu; ambalajların ürünleri depolarken, taşırken, tüketiciye arz ederken, tüketilirken içindekinin niteliğini korumak ve çoğu yerde hijyen için gerekli olduğunu söyledi.

Tüketicinin ve endüstrinin ambalajlama için yapması gerekenler olduğunu belirten Prof. Dr. Karaosmanoğlu, “Ambalaj, yaşam döngüsünde üretiminden faydalı kullanım ömrünü yitirene dek ve en önemlisi de atık oluştuğunda gezegenimizin üç temel acil sorunu olan çevre kirliliği, iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybına neden olarak kara ve su ekosistemlerini, yaşamımızı tahrip ediyor” dedi.

“Gezegen Dostu Tüketici Olalım”

Paketli ürün satın almayı nasıl azaltabileceğimizi öğrenmemiz gerektiğini vurgulayan Karaosmanoğlu, gezegen dostu tüketici olmanın önemini hatırlattı. Karaosmanoğlu şu çağrıda bulundu: “Ambalajlı ürün satın aldığımızda aslında içindekini ve dışını satın alarak kesemizde ve gezegenimizde iki misli olumsuz etki yaratıyoruz. Enerji, su ve ham madde tüketimine etkimizi azaltırken akçe cebimizde kalsın. Satın almada ambalajlara dikkat edelim.”

Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu “Ambalajlar ürünlerin tüketiciye niteliğini yitirmeden ulaşması ve satın alınma albenisi, reklamı için mühim. Ahşap, cam, kağıt, karton, metal, plastik ambalajlarla ürüne koruma, çoğu yerde hijyen sağlanır. Bazı paketlemelerde ambalaj içine koruma malzemeleri de eklenir. Çoğu yerde kat kat paketlemeler yapılırken hele de şık paketlemelerde abartı da oluyor. Hepsi ham madde tüketimi. Hepsi enerji tüketimi. Hepsi su tüketimi. Hepsi maliyet. Hepsi işlevi bitince atık” diye konuştu.

“Rakamlar Korkutucu!”

Atık çıktığında doğru yönetilmediği takdirde tümünün toprak ve deniz kirliliği, iklimi değiştirme, biyoçeşitliliği yok etme, gezegene olumsuz etkileri artırma anlamına geldiğini söyleyen Karaosmanoğlu, “Tüketici aslında iki ürün, diğer deyişle içindekini ve dışını satın alarak kesesine ve gezegene iki misli etki yaratıyor. Son veriye göre Avrupa Birliği’nde 2020’de 79,3 milyon ton ambalaj atığı çıkarken son 10 yılda tek kullanımlık ambalaj atığı %20’den fazla arttı. Bu değerin 2030’a dek %19 daha artması ve sebep olunacak seragazı salımının 66 milyon ton olacağı öngörüsündeki rakamlar korkutucu” değerlendirmesinde bulundu.

“Ekotasarım Döngüsel Ekonomide Başarılabilir”

Prof. Dr. Karaosmanoğlu “Ambalaj sanayisi ekonomide istihdam ve gelir yaratırken ambalajların yaşam döngüsü yönetiminde ekotasarım yapılması, diğer deyişle ambalaj geliştirme sürecinde çevresel etkiler ile kaynak verimliliğinin birlikte dikkate alınması şart”  diyerek ekotasarımın önemine dikkat çekti. Ekotasarımın, “Performans ve maliyet gibi temel ürün kriterlerinden ödün vermeden, bir ürünün tüm yaşam döngüsü boyunca çevresel etkisini en aza indirmeyi amaçlayan ürün geliştirmede gerçekleştirilen tüm eylemler” olduğunu belirten Karaosmanoğlu, “Ekotasarım ile kolay geri dönüştürülebilir ambalajlar üretilirken, ambalajlarda geri dönüştürülmüş bileşen miktarının da artırılması döngüsel ekonomide başarılabilir. Sanayicimizin  hedefinde ekotasarımlı ambalajlar ve ambalajının atık yönetimi sürecinin sıkı takibi olmalı” dedi.

Paketli ürün satın almada azaltma, gezegen dostu tüketicilik ve sürdürülebilir yaşam için önerilerde bulunan Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, şunları söyledi:

  • “Tüketici ambalaj azaltımına, satın almada hem ürünü hem de paketini bir arada değerlendirerek seçme alışveriş kültürü edinerek başlayabilir.
  • Ambalajın ürünü koruması niteliğine abartılı albenisi için malzeme eklenen ürünler, kat kat paketlemeler tercih edilmemeli. Çoklu malzemeli şık paketler aslında gezegene çoklu tahribat da yapıyor.
  • Tüketici etiket okuyarak ambalajın içeriğini, ne kadarının geri dönüştürülmüş atıktan olduğunu mutlaka öğrenmeli.
  • İşlevi yeterli ambalajlar ve paketlemeler tercihimiz olmalı.
  • Yeniden doldurulabilir ambalajlı ürünler önceliklenmeli.
  • Tüketici kendi kabına ürün satın alma seçeneklerini de iyi bilmeli.”

About Post Author