#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış: “2030’a Kadar Tüm Tedarik Zincirimizde Karbon Negatif Olacağız”

Dünyada bir çok şirket, karbon nötr olmak için zaman taahhütleri veriyor ardı ardına. Bunlardan biri de AstraZeneca. Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış, sadece emisyonlara değil, 50 milyon ağaçlık yeniden ormanlaştırma projesine, çevresel etkisi sıfıra yakın olan yeni doz inhaler (pMDI) inovasyonlarına ve su ayakizi konusundaki çalşmalarına da dikkat çekiyor.

Röportaj: Barış DOĞRU

AstraZeneca, 2025’e kadar emisyonlarını sıfıra indirmeyi ve 2030’a kadar da tüm tedarik zincirinde karbon negatif olmayı taahhüt etmiş durumda. Bu kararı nasıl aldı kurum ve bu taahhütleri gerçekleştirmek için nasıl bir yol haritasına sahip?

AstraZeneca olarak, yaşama değer katan ilaçları keşfetmek için bilimin sınırlarını zorlarken, faaliyette olduğumuz tüm coğrafyalarda gelecek nesillere bırakacağımız dünyayı daha iyi hale getirmek için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. 2020’de İsviçre’nin Davos kentinde gerçekleşen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Yıllık Toplantısı’nda açıkladığımız “Sıfır Karbon Taahhüdü” (Ambition Zero Carbon) stratejimizle, 2025’e kadar karbon salınımımızı sıfıra indirmek için enerji tüketimimizin tamamını hem güç hem de ısı için yenilenebilir enerji kaynaklarıyla gerçekleştireceğimize dair taahhütte bulunduk. Tedarikçilerimizi de 2030’a kadar doğrudan emisyonun azaltılması ve atmosfere gönderilenden daha fazla karbondioksitin (CO2) ortadan kaldırılması amacıyla karbon temizleme seçeneklerini belirlemeleri için harekete geçireceğimizi belirttik. Böylece, tüm tedarik zincirimizde 2030’a kadar karbon negatif olabileceğiz.

Bugüne kadar bu alanda hangi çalışmalar yapıldı, bundan sonra hangi adımlar atılacak? Yeni hedefler eklenecek mi?

AstraZeneca olarak, kendi operasyonlarımızdaki karbon emisyonunu ortadan kaldırma çalışmalarımızın yanı sıra yeniden ormanlaştırma ile bunun iklim ve insan yaşamına yaratabileceği etki arasındaki ilişkiye de dikkat çekiyoruz. Enerji verimliliğimizi iki katına çıkarmak, elektrik ve ısınma için %100 yenilenebilir enerji kullanmak, kuruluşumuz genelinde karbon nötralitesini tasarlamak, iklime etkisi minimum düzeyde olan yeni nesil solunum inhaler tedaviler sunmak önemli hedeflerimizden. Ayrıca, tanınmış ormanlaştırma kurumlarıyla işbirliği yaparak önümüzdeki dört yılda 50 milyon ağacı toprakla buluşturacağız. İlk ağacın Şubat 2020’de Avustralya’da dikilmesiyle başlayan 50 milyon ağaçlık yeniden ormanlaştırma projesi kapsamında AstraZeneca Türkiye olarak, oluşturulan Sıfır Karbon Takımı’nın çalışmalarıyla Gaziantep, Eskişehir, İzmir, Hatay ve Kocaeli illerinde toplamda 80 bin fidan bağışında bulunarak AstraZeneca Umut Ormanı için adımlarımızı attık. Türkiye’deki fidan desteğimiz geçmiş yıllardakilerle birlikte toplamda 100.000 fidanı buldu. Sıfır Karbon Takımımız ayrıca şirket içi farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları konusunda yoğun bir şekilde çalışmalarına devam ediyor. Değişimin önce kendimizden başlayacağına inanıyoruz.

Bu konuda kendi çalışma alanınız özelinde ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Yani sağlık ekipmanı ve ürünleri konusunda, emisyonları düşürmek için özel çalışmalarınız var mı?

Sağlığı işimizin merkezine alarak, tüm yaşamın hayat bulacağı ortamları geliştirmek için çalışıyoruz. Çevre koruma bilincini yerleştirmek için fırsatlar arıyoruz. Doğal kaynakları yöneterek iklim etkilerini azaltmanın yollarını buluyoruz. Tüm faaliyetlerimizde ve değer zincirimizde yer alan ürünlerimizin çevresel açıdan güvenli olmasını sağlıyoruz. Sıfır karbon emisyonuna ulaşarak gezegenimizin sağlığa kavuşmasına yardımcı olacağımız bir gelecek için çalışmalarımızı biçimlendiriyoruz. Birçok çalışanımız ürünlerimize sürdürülebilirliği nasıl entegre edebileceğimiz konusunda yenilikçi fikirlere sahip. Bu fikirleri hayata geçirmek için ilaç teknolojisi ve geliştirme departmanımızda ürün inovasyonuna odaklı bir girişim başlattık. Bu girişim, sürdürülebilirlik stratejimiz ile uyumlu, bilimin sınırlarını zorlayan sürdürülebilir inovasyonlar yaratacak fikirlerin geliştirilmesi için çalışanlara tohum yatırım imkanları sunuyoruz. Doğal kaynak kullanımını azaltma ve ürünlerimizin çevresel güvenliğini sağlamaya yönelik çevre koruma stratejimiz ile uyumlu beş başarılı proje seçtik. Projelerden biri, cihazlarda ve birincil ambalajlarda çevre dostu plastik materyal kullanılmasını öneriyor.

pMDI inhaler’ların hastalar için önemli bir tedavi seçeneği olduğunun farkındayız. Özellikle cihaza aşinalık, sınırlı akciğer fonksiyonu, genç veya ileri yaş ya da azalmış el becerisi veya bilişsel kapasite gibi unsurların önemli olduğu durumlarda bu seçeneğin önemi daha da artıyor. Basınçlı ölçülü doz inhalerlerimiz (pMDI), seragazı emisyonlarımızın önemli bir kısmını oluşturuyor. Buna çözüm oluşturmak için astım ve KOAH’ın tedavisi için kullanılan ve neredeyse sıfır Global Isınma Potansiyeli’ne sahip bir itici gazla çalışan yeni nesil inhalerlerimizi 2025’e kadar sağlığın hizmetine sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Hem yeni nesil pMDI’lar, hem de kuru toz inhaler ilaçlar sunarak, yeni itici gazın karbon ayakizinin eski pMDI’lardaki itici gazlardan %90-99 daha düşük olmasını bekliyoruz.

Su tasarrufu fırsatlarını belirlemek için de büyük tesislerimizde su denetimleri gerçekleştiriyoruz. Tüm büyük tesislerimizde ve su sıkıntısı çeken bölgelerde su tasarrufu planları üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bu planlar, su risklerini ve bu riskleri hafifletme önlemlerini içeriyor.

Dr. Barış Doğru

#ekoIQ ve iklimhaber.org Yayın Yönetmeni, Sürdürülebilirlik Uzmanı