Beslenme ve kişisel bakım alışverişinizde seçim yaparken nasıl karar veriyorsunuz? Ambalajlı ürünlerin etiketlerindeki bilgileri okuyor musunuz? Satın aldığınız ürünün içinde ne var ne yok, biliyor musunuz? Bedeninizi hangi gıda ve bakım ürünleri ile beslediğinizin farkında mısınız? Ürün içeriği sadece bebekler için mi önemli? Yetişkinler “seçtiğim ürünün içeriğine dikkat etmeliyim” cümlesini sağlık sorunu ile karşılaşmadan kuramazlar mı? Organik bebek, çocuk gıda ürünleri ile tanıdığımız HiPP’in Türkiye Ülke Müdürü Mustafa Karık ile bu sorulara yanıt aradık, dünyada ve Türkiye’de organik ürün pazarı ve tüketici tercihleri üzerine sohbet ettik.
Yazı: Aslı Dede
Fotoğraflar: Fikriye BULUNMAZ
Hipp Organik’in kuruluş öyküsünden söz eder misiniz?
Hipp 1899 yılında Almanya’da kuruluyor. Pastanecilik ve tarımsal üretim yapan bir aile “Bebekler ve çocuklar için nasıl sağlıklı besinler üretebiliriz?” sorusu ile yola çıkıyor. Önce kendi çocukları için mama üretiyor, sonra komşuları ile paylaşıyorlar. Katkı ve koruyucu madde kullanmadan ilk organik bebek kavanoz mamasını organik havuçlardan üretiyorlar. Hipp ilk günden bugüne “sağlıklı ve doğa dostu üretim” ilkesi ile bebek ve çocuklar için gıda üretiyor.
Hipp, dünyada nasıl ilerledi?
25 yıl öncesine kadar Hipp sadece Almanya, Avusturya ve İsviçre’de organik mama üretimi ve dağıtımı yapıyordu. Sonrasında distribütor anlaşmaları ve bazı ülkelerde kurduğu şirketler ile Doğu ve Batı Avrupa ülkelerine yayılmaya başladı. Bugün yaklaşık 70 ülkede faaliyet gösteriyor farklı ülkelerde 22 üretim tesisi bulunuyor.
Macaristan, Ukrayna, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya ve Türkiye’de kendi şirketleri bulunuyor. Diğer ülkelerde temsilcilikleri var. Hırvatistan, Avusturya, Macaristan ve Rusya üretim yapılan ülkeler arasında yer alıyor.
Hipp’in Türkiye’ye gelişi nasıl oldu?
Dünyanın en büyük organik hammadde üreticisi Hipp’in, Güney Amerika’dan Uzakdoğu’ya ve Güney Afrika’ya kadar geniş bir tedarikçi ağı bulunuyor. Tedarikçiler büyük alanlarda anlaşmalı olarak Hipp için organik sertifikasyon koşullarına uygun kontrollü üretim yapıyor.
Hipp Türkiye’ye Avrupa’ya organik hammadde tedarik etmek amacı ile geliyor ve 1999 yılında İzmir’de Hipp Dış Ticaret kuruluyor. Hipp’in dünyada yaklaşık 6000, Türkiye’de 1500 tedarikçisi var. Tedarikçilerin %25’i Türkiye’de olmasına rağmen, tarım alanlarının çok bölünmüş olması nedeniyle toplam ihtiyacın %4’ünü karşılayabiliyoruz. Türkiye’den hammadde ve konsantre meyve suyu gibi yarı mamul ürünler ihraç ediliyor. Ağırlıklı olarak organik elma, kayısı, çilek, soğan tedarik ediliyor.
Avrupa’da akredite edilmiş, 1200 farklı pestisit tayini yapabilen büyük bir laboratuvarımız var. Hipp’in yerli üreticiye önerdiği üretim yöntemleri, denetimler, yıllardır edindiği deneyimleri aktardığı altyapı çalışmaları ile Türkiye’de organik tarımın gelişmesine önemli katkısı olduğunu düşünüyoruz.
Hipp, 1999 yılında Türkiye’de ürün satışı için bir distribütör ile anlaşıyor. 2001 krizi ile anlaşma feshediliyor. 2007 yılında kendi şirketini kurarak pazara yeniden giriyor. Türkiye İzmir ofisi ile hammadde tedariki ve ihracat, İstanbul ofisi ile de ithalat, satış, pazarlama ve dağıtım yapıyor.
Hipp Türkiye’ye hangi ürünler ile girdi, tüketicinin ilgisi nasıl oldu?
Türkiye’de 2008 yılında, Orta Avrupa’da güçlü olan kavanoz mamalarının burada da öncelikli olarak talep edileceğini düşünerek, ağırlıklı olarak kavanoz bebek mamaları ile başladık. Fakat ülkemizde pazar gerçeğinin farklı olduğunu gördük.
Türkiye’de biberon formülleri daha çok tercih ediliyor. 25 çeşit ürünle Türkiye pazarına girdik, bugün kozmetikler dahil sunduğumuz 80 çeşit ürünün %80’i gıda, %20’si kozmetik.
Hipp kozmetiğe Almanya’da sekiz yıl önce girdi ve anne-bebek-çocuk kozmetik pazarında ikinci marka durumunda. Türkiye’de kozmetik iki yıl önce başladı. Bebek pişik kremleri, şampuanlar, bebek yağları, ıslak mendiller, güneş koruyucular, bir yaşından sonra el yıkama alışkanlığı kazanması için el yıkama köpükleri, banyo alışkanlığı için banyo köpükleri Türkiye’de sunulan ürünler arasında yer alıyor.
Türkiye ve Avrupa tüketicisi karşılaştırıldığında, ürün tercihinde en büyük fark nedir?
Hipp’in gıda ve kozmetik olarak 500’ü aşkın çeşitte ürünü var. Her ülkenin tercihleri ihtiyaçlarına göre farklılık gösteriyor. Örneğin Almanya’da sadece 200 çeşit ürün satılıyor.
Avrupa’da ürün gamını çeşitlendiren daha çok kavanoz mamaları ve atıştırmalık ürünler. Türkiye’de ne yazık ki çocuk beslenmesinde henüz o aşamaya gelemedik. Ülkemizde organik ürünler sadece bebeklikte tercih ediliyor, bir yaş sonrası aynı özen gösterilmiyor. Oysa Avrupa’da çocuklar okul çağına gelene kadar organik ek gıda ve atıştırmalık ürünler ile besleniyor.
Atıştırmalık ürünlerin gelişmesini, özellikle sağlıklı nesillerin yetişmesi için önemli buluyoruz. Çocuk atıştırmalıklarında Türkiye’de büyükbir boşluk var ve bu boşluk “yetişkin atıştırmalıkları” diye nitelendirebileceğimiz cips, bisküvi, kek ve benzeri ürünler ile dolduruluyor. Çocuğun bağışıklık sisteminin gelişiminde yedi yaşa kadar geçen süreç önemli. Bu dönemde katkı ve koruyucu maddeler içeren ürünleri tüketmemesinde fayda var.
Anne adayı sizinle nasıl tanışıyor? Bebek doğduktan sonra nasıl devam ediyor?
Hamilelikte üçüncü aydan sonra cilt gerilmesi başlıyor, nem ve koruma ihtiyacı için yağ veya krem kullanıyor. Anne adayları dilerse çocuklar için üretilen organik meyve püreleri ve meyve suları, şeker ilavesiz atıştırmalık gofretler, pirinç patlakları, bisküviler tercih edebilir. Organik hammaddeden, şeker ilavesiz, şeker içeriği sadece meyveden gelen ara öğünler yetişkinler için diyetisyenler tarafından da öneriliyor.
Doğumdan sonra, anne sütünü artırmaya yönelik natal emzirme çayları ile bebeğin mümkün olduğunca anne sütü alması sağlanıyor. Bu süreçte bebek yağları, losyonları, ıslak mendiller devreye giriyor. Bebek anne sütü alamıyorsa devam sütleri, ek gıdaya başlandığında kaşık mamaları, meyve ve sebze püreleri ve meyve suları ihtiyacını karşılayabiliyor. Bebeğin ilk dört ay gaz ve sindirim problemlerine yönelik şeker ilavesiz ve Diş Dostu Derneği tarafından onaylı çay takviyelerimiz bulunuyor.
Bebek bir yaşına girince ihtiyaçları değişiyor. Bir yaş sonrasında sağlıklı beslenmeye yönelik çocuklar için özel hazırlanmış atıştırmalık ürünler yer alıyor.
Çocuklar için hazırlanmış atıştırmalık deyince ne anlamalıyız?
Raflara baktığımızda yetişkinler için üretilmiş paketli atıştırmalıklar çocuklara da sunuluyor. Çocuklar için özel hazırlanmış atıştırmalıklar, Bebek ve Küçük Çocuk Ek Gıda Tebliği’ne uygun olarak üretilmeli.
Atıştırmalıklar 0-3 yaş öncelikli olmakla birlikte, çocukluk çağı bitene kadar tercih edilebilir. Hipp, çocuklara ana öğün, ara öğün ya da yardımcı besin olarak atıştırmalıklar sunuyor. Çocuğunuzun çikolata yerine meyveli tahıllı bar yemesini öneriyor. Buharda ısıtılmış, şeker ilavesiz, meyve suyu ile şekerlendirilmiş bisküvi yesin. Tatlı ihtiyacını gofret ile karşılaşın. Meyve alışkanlığı için, kendi başına yiyebilmesi ve motor becerilerini geliştirmesi için özel tasarımlı ambalajlarda organik meyve püreleri yesin.
Cilt sağlığı için anne, bebek, çocuk ürünlerinde nelere dikkat edelim?
Hipp cilt bakım ürün içeriklerinde PEG, paraben, alkol bulunmuyor. PEG ve paraben ciddi cilt hastalıklarına ve alerjilere neden olabiliyor. Mineral ve esansiyel yağlar da alerji riskini artırıyor. Sağlıklı cilt bakım ürünlerinde alerji riskini en aza indirmek için PEG, paraben, mineral ve esansiyel yağlarının kullanılmaması gerekiyor. Hipp bakım ürünleri organik kozmetik olarak geçmiyor. Organik kozmetik üretiminde esansiyel yağ kullanılır. Hipp alerji riski olması nedeniyle organik kozmetik üretmeyi tercih etmiyor. Hassas bebek cildini nemlendirmek ve koruma kalkanı sağlamak için o rganik badem yağı ve ekmek mayasından elde edilen özel bir içerik kullanıyor.
Organik pazarın gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Organik tarım çok hızlı gelişmesine rağmen, geneldeki payı hâlâ çok az. Dünyada toplam tarımın yaklaşık %2’sinin organik tarım olduğu belirtiliyor. Ülkesel bazda bakarsak, özellikle sağlıklı beslenmeye önem veren tüketicilerin olduğu ülkelerde büyüme oranı çok yüksek. Orta ve Kuzey Avrupa ülkelerinde tarım ve hayvancılığın %50’ye yakınının organiğe dönüştüğü görülüyor.
Türkiye Çocuk Atıştırmalık Pazarında Büyük Boşluk Var
Türkiye’de bebek ve çocuk atıştırmalık pazarının 100 milyon euro civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu alandaki büyük boşluk fark edilmiyor, çünkü yetişkin ürünleri ile dolduruluyor. Çocuklar için özel hazırlanmış atıştırmalıklar, Bebek ve Küçük Çocuk Ek Gıda Tebliği’ne uygun olarak üretilmeli. Üreticilerin, satış noktalarının ve tüketicilerin zamanla bu konuya önem vereceğini düşünüyoruz. Bu ihtiyaca yönelik Türkiye’ye yeni çocuk atıştırmalık ürünleri getirmeyi planlıyoruz.