#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

Bilim İnsanları, AB İklim Hedefleri ile Finans Kuralları Arasındaki ‘Kopukluk’ Konusunda Uyarıyor

Uzmanlar, Avrupa Komisyonu’nun 2050 yılına kadar emisyonları net sıfıra düşürme taahhüdünün tehlikeye atılması konusunda uyardıktan sonra Brüksel’e sürdürülebilir finans kuralları hazırlarken iklim bilimine bağlı kalması çağrısında bulundu.

Haber: Mehreen Khan 
Çeviri: S. Sena Akkoç

27 ülkeden 123 bilim insanından oluşan bir grup, sürdürülebilir finans kurallarına ilişkin bir taslak komisyon teklifine AB’nin iklim yasasının önemli bir hedefi olan şirketlerin karbon emisyonlarını 2050’ye kadar net sıfıra düşürme gerekliliğini dahil etmemesi üzerine “derin endişelerini” ifade eden bir açık mektup imzaladı.

Komisyon başkanı Ursula von der Leyen, çevre komiseri Frans Timmermans ve finansal hizmetler komiseri Mairead McGuinness’e yazılan mektupta “Mevcut durum, Avrupa Yeşil Anlaşması’nın uygulanmasına rehberlik edecek tanımlar ile AB’nin 2050 yılına kadar net sıfır sera gazı ekonomisi olma nihai iklim hedefi arasında bir kopukluğa neden oluyor” deniyor.

Brüksel’in sürdürülebilir finans konusundaki sözde sınıflaması, AB tarafından neyin yeşil yatırım sayıldığı konusunda piyasalar ve yatırımcılar için dünyanın ilk sınıflandırma sistemi olarak takdir edildi. Geçen ay komisyon, iklim bilimcilerin de dahil olduğu bir grup bağımsız uzman araştırmasına dayanarak yeşil ekonomik faaliyet için sınırları belirleyen uzun bir taslak metin yayınladı.

Araştırmaya dahil olan uzmanların çoğu, yeşil enerji üretiminin “kilovat saat başına 100 gram karbondioksit üreten, her beş yılda bir artışlarla karbondioksit miktarını sıfıra indirilen faaliyet” olarak tanımlanması konusundaki önerilerinin taslakta yer almadığına dair endişelerini dile getirdi.

Uzmanlar, 2050’ye kadar emisyonların azaltıldığı bir yörüngenin ihmal edilmesinin, sınıflandırmanın Paris iklim anlaşması kapsamındaki küresel ısınmayı azaltmaya yönelik uluslararası hedeflerle uyumlu olmama riski taşıdığını söylüyor. Mektup, “taslak yönetmelikte acil bir düzeltme yapılması” çağrısında bulunuyor.

Mektupta, “Sürdürülebilir ekonomik faaliyetler için AB Sınıflandırması ve Yeşillik tanımları, AB’nin uzun vadeli stratejik hedefleriyle ve dolayısıyla Paris Anlaşması ile uyumlu hale getirilmeli” yazıyor.

AB, neyin “yeşil” veya “kahverengi” bir yatırım olduğuna dair bilime dayalı tanımlar sağlamayı hedeflediği için, Brüksel’in sürdürülebilir finans kuralları yatırımcılar tarafından izleniyor. Sınıflandırma, belirli sayıda büyük AB şirketinin eşik değerler doğrultusunda faaliyetlerini açıklamalarını zorunlu kılacak. Ayrıca, önemli nükleer ve gaz enerjisi sektörlerine sahip olan ve bu tür “düşük karbonlu” enerji üretimine yatırımı cezalandıran bir sistem istemeyen bazı AB ülkeleri için de siyasi açıdan oldukça hassas.

Çevre grupları, nükleer ve gazın yeşil kategoride ele alınmaması gerektiğini savundu. Taslak kuralları, mevcut haliyle, nükleer enerjiden bahsetmiyor çünkü Brüksel, teknolojinin nasıl sınıflandırılacağı konusunda ayrı bir inceleme yaptığını söyledi.

Taslak metin, her beş yılda bir düşen emisyonlara atıfta bulunmak yerine, komisyonun her üç yılda bir “bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel olarak” yeşil sınırları değiştirme yetkisini saklı tutacağını söylüyor.

Taslak 18 Aralık’ta sonuçlanacak olan bir halkla istişare dönemine girerken iklim bilimciler gibi uzmanlardan da baskılar geliyor.

Komisyon, geri bildirimin düzeyine ve niteliğine bağlı olarak metni 2021’de Avrupa Parlamentoları ve AB hükümetleri tarafından kabul edilmeden önce taslağı revize edebilir. Tanımlar, 2022’den itibaren yürürlüğe girecek.

Haberin aslına buradan ulaşabilirsiniz.

EkoIQ Editör