#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

Bingöl’ün Simgesi Yüzen Adalar Tehlike Altında

Bingöl’ün Solhan ilçesindeki Turnalar Gölü’nde bulunan ve birbirinden bağımsız yüzen adalar insan müdahalesi nedeniyle tehdit altında. Uzmanlar, bu tür hareketli sistemlerin, insan müdahaleleriyle çok çabuk bozulabileceği konusunda uyarı yaptı. 2005 yılında, “tabiat anıtı” ilan edilen Bingöl’deki yüzen adalara insan müdahalesi sürerse çok kısa sürede kaybedilebilir.

Bingöl’ün Solhan ilçesine bağlı Hazarşah Köyü, Aksakal mezrasındaki Turnalar Gölü’ndeki birbirinden bağımsız yüzen adalar, insan müdahaleleri nedeniyle risk altında. Hem yurt dışından hem de komşu illerden gelen ziyaretçilerin akınına uğrayan adalar, özellikle fotoğraf çektirmek için sopa kullanarak adalara çıkmak isteyenler tarafından tahrip ediliyor.

Yüzen Adalar 2005 Yılında “Tabiat Anıtı” İlan Edilmiş

Üç tarafı dağ ve tepelerle çevrili düz zemin üzerindeki gölde, rüzgarın etkisiyle birbirinden bağımsız yüzen üç ada bulunuyor. Derinliği 50 metrenin üzerindeki adalar, 2005 yılında “tabiat anıtı” ilan edilerek koruma altına alınmış.

Bu Yılın İlk Yedi Ayında 20 Bin Ziyaretçi

Bingöl’ün simgeleri arasında yer alan yüzen adalar, 2022 yılının ilk yedi ayında yaklaşık 20 bin kişi ziyaret etmiş. Ancak özellikle hafta sonları ziyaretçi yoğunluğunun yaşandığı gölde, adaların üzerine çıkmanın yasak olmasına karşın kurallara uyulmadığı dikkat çekiyor.

Sopalarla ve Küreklerle Adalara Zarar Veriliyor

Ellerindeki uzun sopalarla veya küreklerle bekleyenlerin, yüzen adalara yönlendirmesiyle bazı ziyaretçilerin yanı sıra gelin ve damatların belirli ücretlerle yüzen adaların üzerine çıkıp fotoğraf çektirdikleri gözleniyor.

İnsan Müdahalesiyle Çok Çabuk Bozulabilir

Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kılıç, yüzen adaların onlarca yılda oluşan hareketli sistemler olduğunu hatırlatarak, “Yüzen adalar çok zor oluşuyor. İnsan müdahaleleriyle de çok çabuk bozulabilir” dedi.

Günlük ya da özel amaçlar için sıklıkla kullanıldığı takdirde yüzen adaların doğal yapısında bozulmalar meydana geleceğini vurgulayan Prof. Dr. Kılıç, çevreyi koruma görevimizi hatırlatarak bunların tekrar oluşması için belki onlarca yıl ya da daha uzun yıllar gerekeceğinin altını çizdi.

Yurttaşlar Kurallara Uymayanlara Uyarıda Bulunmalı

Böylesi doğal zenginliklerin dünyada çok nadir görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Kılıç, “Bunları koruma mecburiyetimiz var. Hepimiz sorumluluk almalıyız. Ben insanlarımızın çevreyi, canlıları koruyacağını düşünüyorum. Kendini bilmezler çıkabilir ama onlara yapılacak uyarılarla onların aynı hassasiyeti göstereceğini umuyorum” dedi.

EkoIQ Editör