Avustralya ekonomisini yeşile dönüştürmeye çalışan başbakan Kevin Rudd parti içi bir darbeyle görevinden uzaklaştırıldı. Parti içi darbenin kadın başbakan yardımcısı Julia Gillard tarafından tertiplendiği söyleniyor. 2007 seçimlerinde 12 yıllık sağ iktidarı devirerek İşçi Partisi’ne seçim zaferi kazandırmasıyla tanınan Kevin Rudd, aynı zamanda sıkı bir çevreci olarak biliniyordu. Kevin Rudd işbaşına geldiğine yaptığı ilk icraatlardan biri Kyoto Sözleşmesi’ne imza atmak, Avustralya askerlerini Irak’tan çekmek ve aborjinlerden özür dilemek olmuştu.
Rudd, bu şöhretine rağmen, şirketlerin karbondioksit salımı sertifikası alışverişi yapmalarına yönelik yasayı parlamentodan çıkaramadı. Rudd, seçim arifesinde büyük madencilik şirketlerine milyarlarca dolarlık gelirlerine rağmen vergi ödememe suçlaması yöneltip 2012’den itibaren yüzde 40’a varan vergi koymak için tasarı hazırladı. Başta BHP Biliton olmak üzere, önde gelen maden şirketleri, hükümete karşı kazan kaldırıp, Rudd aleyhine propagandaya başladı. Bunun üzerine ‘Rudd’un zedelenen imajı yüzünden seçimi kazanma ihtimalinin kalmayacağı’ kaygısı İşçi Partisi’ içinde de yayıldı. Bunun üzerine olağanüstü toplanan parti grubu oybirliğiyle yeni genel başkanlık seçimi yapılmasına karar verdi. Genel başkanlığa seçilen Julia Gillard Avustralya’nın ilk kadın başbakanı oldu. Seçildikten sonra yaptığı basın toplantısında erken seçime gideceklerini söyleyen Gillard, “Maden şirketlerine hükümetimizin kapısını açıyoruz. Onlardan bize açık görüşlü yaklaşmalarını umut ediyoruz” dedi. Julia Gillard’ın basın toplantısından sonra madencilik devlerinden Rio Tinto’nun hisseleri yüzde 1.7, BHP Biliton’un hisseleri yüzde 1.3 oranında değer kazandı. BHP Biliton, değişimi memnuniyetle karşıladığını, yeni hükümetle çalışmaya istekli olduğunu duyurdu.