Yeni bir araştırmanın sonuçlarına göre Türkiye’de 5-12 yaş aralığındaki kızların % 81’i, duydukları kelimelerin kendilerinde hata yapma ve bir şeyleri deneme konusunda endişe yarattığını ve her ne yaparlarsa yapsınlar onları mükemmeli ortaya koymaya zorladığını söylüyor.
The LEGO Group’un çocukların yaratıcı özgüvenini etkileyen toplumsal eğilimleri ortaya koymak üzere gerçekleştirdiği global araştırmanın sonuçlarına göre, mükemmellik baskısı ve günlük dilde kullanılan kelimeler, kızların yaratıcı potansiyellerini tam olarak ortaya koymalarında bir risk oluşturuyor. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 36 ülkeden 61.500’den fazla ebeveyn ve 5-12 yaş arası çocukla yapılan The LEGO Group İyi Oyna Araştırması (2023), Edelman DXI tarafından yürütüldü. Araştırma; Avustralya + Yeni Zelanda, Avusturya, Belçika, Brezilya, Kanada, Çin, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Fransa, Almanya, Yunanistan, Hong Kong, Macaristan, Hindistan, Endonezya, İtalya, Japonya, Kenya, Meksika, Hollanda, Polonya, Portekiz, Romanya, Singapur, Slovakya, Güney Afrika, Güney Kore, İspanya, İsviçre, İsveç, Suudi Arabistan, Tayvan, Türkiye, BAE, İngiltere ve ABD dahil olmak üzere 36 ülkede, 13 Aralık 2023-24 Ocak 2024 tarihleri arasında gerçekleşti.
Türkiye’de Kızların %70’i Düşüncelerini Paylaşma Konusunda Kaygılı
Araştırma kızların yaratıcılık tutkularının ve durdurulamaz şekilde oyun oynama isteklerinin gerçekleşmesi için toplumsal bir değişim çağrısı yapılması gerektiğini ortaya koyuyor. Elde edilen verilere göre; Türkiye’de 5 yaş gibi küçük bir dönemde kızların %75’i, yaratıcılıklarına güveniyor ama güven duygusu, yaş ilerledikçe azalıyor. Türkiye’de kızların %70’i, düşüncelerini paylaşmak konusunda kaygı duyuyor. Araştırmaya katılan tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de bu kaygı, %79 oranında kızların yaşadığı mükemmel olma baskısı ve hata yapma korkusundan kaynaklanıyor. Türkiye’de ebeveynlerin %73’ü, bu tür baskıların kızların kendi fikirlerini ortaya koymaktan çekinme olasılıklarını artırdığına inanıyor.
Kızlar Mükemmel Olma Konusunda Daha Fazla Baskı Hissediyor
Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de kızların %74’ü toplumun verdiği mükemmellik mesajlarının kendilerinde baskı yarattığını belirtiyor. Bu durum tüm çocukların yaşadığı bir baskı olsa da hem ebeveynler hem çocuklar, kızların mükemmel olma konusunda daha fazla baskı hissettiklerini ve hata yapma konusunda da erkeklere nazaran daha fazla kaygı yaşadıklarını kabul ediyor.
Tablo o kadar kötü değil, çünkü dil kullanımında yapılacak ufak değişikliklerle geleceği değiştirmek mümkün. Araştırma, günlük dilin kızların kendilerini yaratıcı bir şekilde özgürce ifade etmelerini engelleyen bir rol oynadığını gösteriyor. Türkiye’de 5-12 yaş aralığındaki kızların %81’i duydukları kelimelerin kendilerinde hata yapma ve bir şeyleri deneme konusunda endişe yarattığını ve her ne yaparlarsa yapsınlar onları mükemmeli ortaya koymaya zorladığını söylüyor.
Erkeklerin Yaratıcı Fikirleri Daha Fazla Ciddiye Alınıyor
Araştırma ayrıca, kızları orantısız bir şekilde etkileyen önemli bir toplumsal önyargıyı da gözler önüne seriyor. Örneğin toplum, kızların yaptıkları yaratıcı şeylere erkeklere oranla yedi kat daha fazla tatlı, şirin ve güzel gibi yakıştırmalarda bulunuyor. Cesur, havalı, dahi ve yenilikçi gibi yakıştırmaları ise kızlara nazaran iki kat fazla oranda sadece erkekler için kullanıyor. Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de çocukların %60’ı, yetişkinlerin kızlardansa erkeklerin yaratıcı fikirlerini daha fazla dinlediklerine inanıyor. Türkiye’de ebeveynlerin %74’ü ise toplumun, erkeklerin yaratıcı fikirlerini kadınlarınkinden daha fazla ciddiye alındığına katılıyor.
Türkiye’de Kızlar Daha Çok Hata Yapma Özgürlüğü İstiyor
Türkiye’de araştırmaya katılan kızların %95’i, hataların birer öğrenme fırsatı olarak görülmesi durumunda yeni şeyler denemekten daha az korkacaklarını, yine %95’i yaptıklarını gösterme konusunda kendilerini daha güvende hissedeceklerini ve mükemmel olmak yerine gelişim süreçlerine daha çok önem vereceklerini söylüyor.
Türkiye’de kızların %98’i, yetişkinlerin ortaya çıkan sonuç yerine, yaratıcı süreçlere daha fazla odaklanmaları halinde kendilerine olan güvenlerinin artacağını söylüyor. Türkiye’de kızların %92’si ise yetişkinlerin tavrı bu yönde olursa hata yapma konusunda da daha az endişe duyacaklarını belirtiyor. Daha spesifik olarak: Kızlar, yaratıcı, cesur ve ilham verici gibi gelişim odaklı bir bakış açısıyla yapılan iltifatların onları daha çok motive edeceğini belirtiyor.
Türkiye’de ebeveynlerin %93’ü oyunun, çocuklarının kendilerini ifade etmelerine yardımcı olduğunu, farklı denemeler yapmak için özgüvenlerini artırdığını, yaratıcı özgüveni geliştirdiğini ve başarısızlık korkusu olmadan keşfetmek ve denemek için güvenli bir alan sağladığını söylüyor. Türkiye’de çocukların %90’ı, oyun sırasında kendileri olabileceklerini hissediyor ve %88’i, oyun sonrasında hata yapma ve yargılanma konusunda daha az endişeleniyor. %91’i, oyun oynarken fikirlerini ve yaratıcı çalışmalarını paylaşma konusunda kendilerini daha güvende hissediyor.