Çukurova Belediye Başkanı, CHP Adana Büyükşehir Adayı Yıldıray Arıkan: “Türkiye’nin En Güzel Mahallesini Yaratıyoruz”

Yaşanabilir kent mekansal planlaması yapılmış kent. Yani planlaması yaşam tarzına, vatandaşlarının gereksinimlerine göre tasarlanmış bir kenttir.
*
Maalesef Türkiye’de mekansal planlama yok. Belediye Evleri mahallesinde biz kentsel dönüşüm yapıyoruz şu anda. Sondan başa gittik. Önce mahallenin mekansal planlamasını yaptık. O şehir, o mahalle nasıl olmalı? Neleri olmalı? Yolları, kaldırımları, yürüyüş yolları, bisiklet yolları. Binaların yükseklikleri… Bunu yaptığımız zaman dış cephesiyle olsun, mimari yapısıyla olsun binaların estetiği çıkıyor ortaya. Daha sonra alış veriş merkezleri, sosyal yaşam alanları, spor alanları gibi şehrin donatısı ne kadar genişletilebilirse o kadar mükemmel bir görüntü ortaya çıkıyor… Daha sonra onu parsel büyüklüğünde planlamaya geçiyoruz… Adana’nın değil belki Türkiye’nin en güzel mahallelerinden birisi olacak.
*
Maalesef bizim şehirlerimizin planları yapılırken plan, plan olarak yapmıyor. Yaşam alanları oluşturulmuyor. Yolunu, yol ağını koyuyorlar. İşte burası okul yeri, cami yeri. Burası merkezi iş alanı. Ama o bölgeyi komple planlayamıyoruz. Parsel bazında yapılan planlama değil…
*
Şehrin iki yüzü olmamalı. Ama bizim Adana’nın 4-5 yüzü var. Adana 70’lerde sanayinin gelişmesiyle birlikte doğudan ve güneydoğudan çok yoğun göçler aldı. Hep hemşehricilik ruhuyla her bir mahalle bir Mardin oldu, bir Diyarbakır oldu. Güney mahalleleriyle kuzey mahalleleri arasında ekonomik, yaşamsal, kültürel ve de sosyal büyük farklılıklar var. Bir arkadaşım anlatıyor… Çocuğuyla Seyhan’dan Çukurova’ya geçmiş’ “Baba, biz nasıl oluyor da böyle köy gibi yerden şehre geldik” demiş. Çocuk bunu hissedebiliyor. Ve Adana bünyesinde bu farklılıkları ihtiva ettiği için her açıdan geriye ve kötüye gidiyor. Biz eğer o göçleri planlamayla abzorbe edebilseydik bugün şehirlerde bu tür gettolaşma olmazdı. Zamanında yapılan bu hatalar günümüzde terör olarak karşımıza çıkıyor. Ekonomik olarak karşımıza çıkıyor. Kültürel açıdan çıkıyor, eğitim açısından çıkıyor. Her türlü çıkıyor. Seçime gidiyoruz. Diyorlar ki şurada doğulu var. Şurada Türk var. Şurada Kürt var. Burada Arap var. Bu çok yanlış ve tehlikeli bir şey. Bizim Türkiye’de birlik ve beraberliğe ihtiyacımız her geçen gün daha fazla oluyor.
*
Mahalleler arasındaki farklılık kentsel dönüşümle giderilecek. Biz Belediye Evleri Mahallesinde Çukurova bölgesinde vatandaşın ihtiyaçlarına yerinde cevap verdik ve sıkıntı olmadı. Şu anda vatandaşın %80’i evet diyor. Ama vatandaşı ikna etmek gerekiyor. Bu toplumun yararına bir olay ve bu şehirlerin başka türlü kurtuluşu yok. Ya oraları yok sayacaksın, yeni yerleşim alanlarına gideceksin. Ya da insanları bulundukları yerde dönüşümle hayata bağlayacaksın.
*
Turizm açısından Adana’yı canlandırmamız gerekiyor. Adana’da Tepebağı diye 10000 yıllık höyük var. Burayı turizme mutlaka kazandırmamız lazım. Bizim iki ilçemiz, Yumurtalık ve Karataş, sahil kenarında. Adana’ya biri 45 km, diğeri 39 km. Daha önce büyükşehir belediyeleri bu ilçelere hitap edemiyordu. Ama yeni büyükşehir yasasıyla şimdi oralar da bizim ilçemiz oldu ve mutlaka orada deniz turizmini geliştireceğiz. Adana’nın çok geniş bir sahili var ama Adana’nın sahil kenti olduğu maalesef Türkiye’de bilinmiyor. Adana’da yarım saatlik mesafede denize gidiyorsunuz. 1 saatlik mesafede kayak merkezine gidebiliyorsunuz. Yayla turizmi var, Toros Dağları’nın hemen eteğinde kurulmuş. Yani Allah’ın verdiği tüm nimetler Adana’da, Çukurova’da var. Ama tabii bunları işlemek ve kullanmak lazım.
*
İskenderun-Karataş hattı var. İnşallah bu dönem biz CHP olarak kazandığımız zaman diğer illerle de iş birliği yaparak Çukurova’yı, Mersin’den Osmaniye, Adana, Kahraman Maraş, Antakya bu bölgeyi bir cazibe merkezi haline getireceğiz. Çünkü burası dünyanın en verimli ovası.