#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

Daha Temiz Hava İçin Temiz Araçlar, Türkiye’nin İlk Ekolojik Gençlik Köyü, Endonezya’daki Yangınların Korkunç Maliyeti…

Daha Temiz Hava İçin LPG’li Araçlar mı Tercih Edilecek?
Londra başta olmak üzere İngiltere’nin büyük kentlerinde hava kirliliği krizi yaşanıyor. Son ra­porlara göre Londra’nın %12,5’inde havadaki NO2 oranı yasal sağlık li­mitlerinin üzerinde. Bu durumdan 3,8 milyon insan doğrudan etkile­niyor. Hava kirliliğinin bu seviyeler­de kalması 2010 yılında doğan bir Londralının ömrünün iki yıl daha kısa olmasına sebep olacak.
Hava kirliliği büyük oranda dizel kaynaklı bir sorun: Kara trafiği NOx ve çöken toz (PM) emisyonlarının ana kaynağı ve dizel arabalar ile kamyonlar ana sanık durumunda. Dizel araçlar 1990’ların başından beri benzinli araçlara göre daha düşük CO2 emisyonu yaydıkları için tüm hükümetler tarafından teşvik edilmişti. Fakat son veriler dizel araçların CO2 avantajının ar­tık gerçek olmadığını gösteriyor: Volkswagen’ın dieselgate skanda­lı ile kamuoyu gündemine gelen NOx emisyon standart değerleri, dizel araba ve kamyonların etki­siyle sürekli aşılıyor. Londra’da yapılan testler 2014 model Euro 5 dizel motorların NOx emisyonu açısından 1990’ların Euro 1 dizel motorlarından daha iyi olmadığını gösterdi. Bu gerçeğe karşın Büyük Britanya’da 2001 yılında trafikteki dizel araç oranı %14 iken bugün bu oran %36. Peki bu durumda yakın gelecekte dizel ve benzinli araçlara kıyasla çok daha düşük emisyon de­ğerlerine sahip ve daha ucuz olan LPG’li araçlar ön plana çıkabilir mi, ne dersiniz?
The Ecologist @the_ ecologist
https://t.co/r5YewZ3a4o

Türkiye’nin İlk Ekolojik Gençlik Köyü
15-26 Haziran tarihleri arasında sekiz ülkeden 42 genç, Artvin’in Şavşat, Çamlıca Köyü, Avcala Yaylası’nda ekolojik bir gençlik köyü inşa edecek. Proje kapsamın­da katılımcı gençlere ekolojik ve sürdürülebilir yaşam, doğada hayat­ta kalma eğitimleri verilecek. Genç­lik Köyü, tahta yük paletlerinin yaratıcı bir şekilde birleştirilmesin­den ortaya çıkacak minimal evlere çeşitli nitelikler ve roller kazandır­ması ile kurulacak. Hazırlanacak olan iki ev ve etrafında doğa dostu malzemelerle yapılacak peyzaj çalış­ması ile yaratıcı temsili bir “Gençlik Köyü” ortaya çıkarılacak. Proje ile bölgeye nitelik kazandırmak, yerel halkı ekoturizm ile tanıştırmak he­defleniyor. Projeyi www.genclikko­yu.com adlı resmi sitesinden takip edilebilirsiniz.
Yeşil Gazete @yesilgazete
https://t.co/R0kzlQqMGE

ABD’nin En Sıcak Kışı
ABD’de resmi kayıtların tutulduğu 122 yılın en sıcak kışı yaşanıyor. Aralık-Şubat verilerine göre ortala­ma sıcaklık daha önceki rekor dö­nemi olan 1999-2000 yılına göre 0,3 ve 20. yüzyıl ortalamasına göre 4,6 derece daha yüksek. Yetkili kurum (NOAA) bu olağanüstü durumu güç­lü El-Nino sistemine bağlıyor. Anım­samakta fayda var: 2015 küresel ölçekte en sıcak yıl olmuştu, 2000 yılından beri ise sıcaklık rekoru tam 4. kez kırılmıştı ve 2015’in birçok ayı bugüne dek ölçülen en sıcak ay olarak tarihe geçmişti.
Mike Hudema @MikeHudema https://t.co/V1Mbj7qA0n

Küresel Isınma Gelir Dağılımını Olumsuz Etkileyecek
Birçok araştırma sonucu gezege­nimiz ısınmaya devam ettikçe kri­tik doğal kaynaklar, örneğin balık stokları, ekvatora yakın bölgeler­den kutuplara doğru kayıyor. Yale Üniversitesi’nde yapılan bir çalış­ma, bu biyofiziksel durumun sonu­cu olarak küresel gelir dağılımının da tahmin edilemez biçimde denge­sizleşeceğini gösteriyor. Doğal kay­nak dağılımındaki değişim bölgesel olarak varlıkların fiyatlarını etkile­yecek. Kaynak kıtlığı/bolluğu ile fiyat dengesinin iyi yönetilememesi halinde ise fiyat etkilerinin toplum­ların gelir ve refah düzeylerini cid­di şekilde değiştirmesi bekleniyor, aynen Ekonomi 101 derslerinde hepimize öğretildiği gibi. İklim de­ğişikliği her ne kadar fiziksel ve bi­yolojik bir olay olarak görülse de, iklim değişikliğine karşı oluşan bir insan tepkisi de var: Ve insan dav­ranışının doğal kaynakların bu tip değişimine nasıl bir tepki verece­ği henüz ne biliniyor, ne de çok önemseniyor!
IUCN @IUCN
https://t.co/KazuJ8svwJ

Endonezya’daki Yangınların Korkunç Maliyeti
Endonezya’daki orman yangınları ABD ekonomisinin tamamından daha fazla seragazı emisyonu ya­ratıyor! 2015 yılı Temmuz-Kasım ayları döneminde tamı tamına 2,6 milyon hektar, Bali’nin 4,5 katı büyüklüğünde orman alanı hur­ma yağı üretimi yapmak üzere açık arazi oluşturmak için yakıl­dı. Yangınların oluşturduğu du­mandan etkilenmemek için yöre halkının kapı ve pencerelerini ıslak havlularla sarıp sarmalama­sı bir yana, yarım milyon insan solunum yolu hastalıkları, göz ve deri sorunlarına maruz kaldı ve 4,6 milyon öğrenci haftalarca okula gidemeyerek eğitiminden uzak kaldı. Yangınlar nedeniyle kazançlarını ve varlıklarını yiti­renlerin yanında, toprak kalitesi­nin arttığını söyleyenler de var. Zira hurma yağı değerli, çok talep görüyor ve Endonezya dünya üre­timinin yarısını karşılıyor. Mevcut regülasyonlar 2 hektar altındaki arazilerin çiftçiler tarafından ya­kılmasına müsaade ediyor, kont­rolsüz yapılan bu yakmalar daha büyük orman yangınlarına sebep oluyor.
Program on Forests @forestideas
https://t.co/WBELDyYp6c

EkoIQ Editör