#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
dogu marmaraya temiz uretim dopingi

Doğu Marmara’ya Temiz Üretim Dopingi

Yeni mali destek programı başlatan Doğu Marmara Kalkınma Ajansı MARKA, bölgede yer alan iller kapsamında faaliyet gösteren KOBİ’ler ve kâr amaçlı kooperatiflerin “temiz üretim” kapsamındaki projelerini kabul etmeye başladı. Toplam 8.5 milyon TL’lik destek programının ayrıntılarını  konuştuğumuz Bolu Valisi ve Doğu Marmara Kalkınma Ajansı – MARKA- Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Özçimen, “Temel amaç bölgenin sürdürülebilir bir şekilde kalkınmasının önünü açmak” diyor. Özçimen’le konuşmamızın ardından geçen ayın sonunda proje kabulleri sona erdi.  Röportajı internet sayfamıza taşırken sevindirici bir son dakika haberi de aldık. MARKA’nın “Temiz Üretim” Mali Destek Programı’na ilgi beklenenden büyük gerçekleşti. Programa toplam 79 proje başvuruda bulundu…

Çevre kirliliğini önleyici yönetim stratejilerini, üretilen süreçlerinden başlayarak, üretilen hizmet ve ürünleri de içine alacak şekilde bütünsel olarak geliştirilmesini kapsayan “Temiz Üretim”, sürdürülebilirliğin olmazsa olmaz parçalarından biri. Temiz Üretim uygulamaları Türkiye’de de son birkaç yıldır şirketlerden yerel yönetimlere kadar giderek yaygınlaşıyor. Bu konudaki projeler ise, sürdürülebilirlik alanındaki birçok başka başlık gibi, kamu kaynaklarından da destek görmeye başladı. Bunun son örneklerinden biri de Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın (MARKA) son mali destek programında hayat buluyor.

Sürdürülebilir Kalkınmada MARKA Bölge Olmak” sloganıyla başlatılan program kapsamında, hem bölgedeki KOBİ ve kâr amaçlı kooperatiflerin rekabet gücünü artırmak, hem de bölgenin sürdürülebilir kalkınmasını geliştirmek amaçlanıyor. Biz de programı başlatan MARKA’nın Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Özçimen’e destek programı hakkındaki sorularımızı yönelttik.

Temiz üretim mali destek programı hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Programın amacı nedir, kimler katılabilir?
Yönetim Kurulu Başkanı olduğum Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) olarak 2010-2013 Doğu Marmara Bölge Planı vizyonunda belirtilen, “Sürdürülebilir Kalkınmada MARKA Bölge Olmak” vurgusu doğrultusunda başladık çalışmalara. Yaptığımız plana da özellikle çevresel sürdürülebilirliğin sağlanmasıyla ilgili gelişme ekseninin altına, “çevresel koşulların iyileştirilmesi”, “çevresel kirliliği önleyici projelerin desteklenmesi”, “yenilenebilir ve temiz enerji üretimi”, stratejik amaçlarının eklenmesi ile sürdürülebilir çevre hususunda bölgenin ihtiyaçları yansıtıldı. Böylece ortaya “Temiz Üretim Mali Destek Programı” çıktı. Programa Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın görev sahası olan Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu ve Yalova illerinde bulunan KOBİ tanımını sağlayan mevcut ve yeni girişimler ile kâr amacı güden kooperatifler başvurabiliyor. Temel amacımız ise bu kurumların üretim süreçlerini gözden geçirmelerini sağlayarak, çevresel sürdürülebilirliğin artırılmasını sağlamak. Ayrıca bütçesi 8,5 milyon TL olan programımızla temiz üretim konusunda bu kurumlara önemli bir maddi destek vermeyi de amaçlıyoruz.

Projelere ayrılan kaynaklarda destek oranı nedir?
Her bir proje için en az 30 bin TL ve en fazla da 400 bin TL destek verilecek. Destekler eş finansman esaslı olacak. Yani, projenin toplam uygun maliyetinin en az yüzde 25’ine ve en çok yüzde 50’sine kadar destek veriyoruz. Bütçenin kalan tutarı ise, başvuru sahibi tarafından karşılanacak. Yani ajanstan 400 bin TL talep eden yararlanıcının projesinin bütçesi, en az 800 bin TL olmalı ki yarısını ajanstan talep edebilsin. Başvuruları da online kabul ediyoruz. Kalkınma Ajansları Yönetim Modülü (KAYS) sistemi üzerinden ) kullanıcı adı ve şifre alınarak başvuru yapılabiliyor. Başvurular için son tarih ise 22 Şubat saat 17.00’a kadar.

Peki, temiz üretim mali destek programında öncelik sıranız nedir?
Temiz Üretim Mali Destek programının altı adet önceliğinden en az birisi ile ilişkili olan projeler desteklenecek. Atıkların kaynağında azaltılması, hammadde, su, enerji, kimyasal gibi kaynak tüketiminin azaltılması, ürün özelliklerinin değiştirilerek çevreye dost ürünlerin tasarlanması, yenilenebilir enerji kaynaklarının üretimde kullanılması, atıklardan yüksek katma değerli ürün ve/veya enerji üretimi ve endüstriyel simbiyoz uygulamaları öncelikli başlıklarımız olacak.

Örnek proje uygulamaları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Şu an elimizde örnek bir proje yok ama başvuru yapmak isteyenlere fikir vermek gerekirse, su, enerji ve kimyasalların tüketimini malzeme, proses ve teknoloji değişiklikleriyle azaltmaya yönelik alınacak tedbirler, ürünlerin hafifletilmesi ve geri dönüşümlerinin daha kolay sağlanması, yenilenebilir enerji kaynaklarına ve atıklardan enerji üretimine yönelik tesisler ve projeler hep ön planda olacak bizim için.

Programın sonucunda beklentilerini ve hedefleriniz neler?
Doğu Marmara Bölgesi’ndeki işletmelere baktığımda, var olan rekabet güçlerinin artırılması için çevresel öncelikleri dikkate almaları gerekiyor. Temiz üretim mali destek programı da burada devreye girecek. Programla bölge açısından sürdürülebilir bir kalkınma gerçekleştirmenin yolu açılmaya çalışılacak. Program kapsamında birkaç tane örnek uygulama gerçekleştirilmesi ve bunun oluşturacağı çarpan etkisiyle, sektördeki çevre dostu üretim metotlarının yaygınlaşmasını bekliyoruz.

Sanayinin bu konuda bir talebi var mıydı? Bu konuda ön bir çalışma gerçekleştirdiniz mi?
Onuncu Kalkınma Planı ve Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi hazırlıklarının güçlü ve yaygın bir kurumsal ve toplumsal tabana oturtulması konusunda koordinatör kurum olan Kalkınma Bakanlığı, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’na ve onun danışma organı olan Kalkınma Kurulu’na önemli roller atfediyor. Bu nedenle MARKA olarak konuyla ilgili Kalkınma Kurulu üyelerinin katılımı ile yarım günlük bir çalışma toplantısı organize ederek, ajansın resmi internet sayfası üzerinden bir paydaş anketi uyguladık. Geçen yıl Eylül ayında düzenlediğimiz çalışma toplantısına 28 kişi katıldı. Ayrıca, kamu, özel ve sivil toplum temsilcilerinin aktif katılımı ile üç masada grup çalışmaları yaptık. MARKA’nın resmi internet sayfasında da iki hafta süresince yayınlanan paydaş anketine ise bölge illerinden 65 kişi katılımda bulundu.
Gerek çalışma toplantısında, gerekse paydaş anketinde bölge paydaşının dile getirdiği ulusal ve bölgesel öncelikler ve stratejiler ile işbirliği, mekansal ve kurumsal gelişimi hakkında yorumları bir araya getirdik. Bütün bu çıkan sonucu da, Doğu Marmara Bölgesi’nin 10. Kalkınma Planı ve Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi’ne yönelik öneriler olarak derledik.
Çalışmada ulusal düzeyde, Ar-Ge ve yenilikçilik, bilgi toplumu, girişimcilik, sanayi politikaları, enerji ve kırsal kalkınma tematik alanları üzerinde duruldu. Bölge paydaş grupları bölgesel düzeyde çevre ve yeşil büyüme, Ar-Ge ve yenilikçilik, girişimcilik, turizm, tarım ve beşeri kaynaklar, üniversite ve mesleki eğitim tematik alanları üzerinde fikir birliğine varıldı. Bu raporda adı geçen her bir tematik alan için öncelik ve stratejiler de yer aldı. Paydaş anketlerinde ise çevre politikaları ve yeşil büyüme  ön plana çıktı.
Ayrıca yatırım destek ofislerinde yapılan karşılıklı görüşmelerde de firmaların ajans desteklerine olan talebi dikkatle takip edildi. Aslında baktığımızda temiz üretim süreçlerine geçiş sonrası firmalar, hem daha çevreci ürünleri piyasaya sunacak, hem de maliyetlerini düşürecek. Bunun da ajansın sağlayacağı desteğin çarpan etkisini artıracağını düşünüyoruz.

Sizce hangi sektörler öncelikli olarak temiz üretime geçmelidir? Hangi sektörler bu konuda daha istekli ve öncelikli?
Program kapsamında belirlenen bir öncelikli sektör yok. Tüm sektörlerin yapabileceği temiz üretim uygulamaları bulunuyor. Ancak kimya, gıda gibi kaynak tüketimi fazla olan sektörler ön plana çıkabilir.
Bu program kapsamındaki önceliklerimizden biri ise işletmelerin üretimde gereksinim duyduğu enerji ihtiyacını karşılamaya dönük yenilenebilir enerji yatırımlarıdır.  Bu önceliğe yönelik hem üretim hem de hizmet sektöründe yer alan işletmeler proje hazırlayabilirler.

MARKA’nın Temiz Üretim Mali Destek Programı’na başvurular, biz bu röportajı yaptıktan kısa bir süre sonra sonuçlandı. İşte illere göre başvuru dağılımı; 

EKOIQ Dergisi Şubat 2013 Sayı: 26

EkoIQ Editör