#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
döngüsel ekonomi

Döngüsel Ekonomi Çalışmalarında Harekete Geçme Zamanı

İklim krizinin etkilerini azaltmak ve sürdürülebilir üretime odaklanma yollarını tartışmak için Döngüsel Ekonomi Haftasında bir araya gelen uzmanlar, daha iddialı bir iklim eylemi çağrısında bulundu.

Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Türkiye Döngüsel Ekonomi Haftasında döngüsel ekonomi iş modelleri, döngüsel tedarik zinciri, sürdürülebilir üretim, ikiz dönüşüm, üretim süreçlerinde karbonsuzlaşma, sürdürülebilir malzemeler, yeşil satın alma, yeşil dönüşümde OSB’lerin rolü ve eko-endüstriyel alanlar gibi ana başlıkların yanı sıra ülkemiz ve Kuzey Avrupa ülkelerinden uzman ve iş dünyası temsilcilerinin bakış açıları ile iyi uygulama çalışmalarına yer veriliyor.

T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İklim Müzakereleri ve Uluslararası Politikalar Dairesi Başkanı Ayşin Turpancı yaptığı açılış konuşmasında iklim değişikliğinin, çevre sorunu olmaktan çıkarak kalkınma ve ekonomi sorunu haline gelmeye başladığını belirtti. “Dünyayla birlikte bizi bekleyen bir süreç var.  İklim değişikliği başka türlü bir mücadele gerektiriyor.” diyen Turpancı, 2015 yılında kabul edilen Paris Anlaşması’nın amacının küresel ortalama sıcaklık artışını sanayi devrimi öncesi döneme göre 1,5 derece ile sınırlamak olduğunu ifade etti.

İnsanlık İçin Kırmızı Alarm

İklim değişikliği konusunda insanlık için kırmızı alarm verildiğinden söz eden Turpancı. Paris Anlaşması’ndaki müzakerelerin yanı sıra, uluslararası toplumun, daha iddialı bir iklim eylemi için farklı girişimlerde bulunması gerektiğini ifade etti.

İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi, Sürdürülebilirlik Platformu Başkanı Sultan Tepe, konuşmasında lineer ekonomi olarak ifade edilen al-yap-kullan-at modelinden artık vazgeçilmesinin önemine vurgu yaptı. Ürün ve malzemelerin atılmak yerine yeniden kullanıldığı, onarıldığı ve geri dönüştürüldüğü döngüsel iş modellerini ana akım haline getirmenin ve bir endüstriyel süreçten kaynaklanan atıkların bir diğeri için değerli bir girdi haline geldiği döngüsel ekonomi modelini hayata geçirmenin gerekliliğinden söz etti. “Sürdürülebilirlik adına ekonomimiz lineerden döngüsele evrilecekse, burada nasıl ürettiğimiz kadar nasıl tükettiğimiz de aynı düzeyde önem taşımaktadır” diyen Sultan Tepe, bu dönüşüm sürecinde, kamu ve özel sektör işbirliğinin olmazsa olmaz olduğunu belirtti.

COP 28’in hemen öncesinde gerçekleştirilen III. Türkiye Döngüsel Ekonomi Haftası, küresel gündemdeki gelişmeler ışığındaki döngüsel ekonomi çalışmalarının değerlendirilmesine fırsat sağlarken, aynı zamanda Avrupa Birliği ve Kuzey Avrupa ülkeleri temsilcilerinin bu alandaki vizyon, deneyim ve iyi uygulama örneklerini aktarmaları için uygun bir zemin yaratıyor.

Türkiye’nin yeşil dönüşüm sürecinde attığı önemli adımları gündeme taşıyan etkinlik ile endüstriyel süreçlerde değer zincirlerinin, üretim ve hizmetlerin, tüketim alışkanlıklarının döngüsel ekonomi anlayışıyla yeniden kurgulamasının kolaylaştırılması hedefleniyor.

EkoIQ Editör