#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
Greta Thunberg

Greta Thunberg Yeniden Hedef Tahtasında

2022’de sosyal medyada bolca saldırıya uğrayan Greta Thunberg, sağcı çevrelere yakınlığı ve kadın düşmanlığıyla bilinen Andrew Tate’e verdiği cevapla twitter’da 3.2 milyondan fazla beğeni aldı. Tate ise Romanya’da insan kaçakçılığı suçlamasıyla gözaltına alındı.

YAZI: Erhan ARCA

Sosyal medyada sık sık saldırılara maruz kalan genç aktivist geçtiğimiz ay da dezenformasyona uğramış ve sağcı çevreler tarafından sosyal medyada linçe uğramıştı. Bu hafta ise Greta’yı hedef alan isim eski kick boksçu Andrew Tate oldu. Tate, Greta’yı etiketleyerek attığı tweette 33 arabası olduğunu belirtti ve “saygın” karbon emisyonlarına sahip arabalarının tam bir listesini atmak için Greta’dan e-posta adresini istedi. Genç aktivistin bu tweete verdiği “Evet lütfen, aydınlat beni: küçükpenisenerjisi@gitişinebak” cevabı ise 3.2 milyondan fazla beğenildi.

Eski bir kick boksçu olan Tate, 2016’da Big Brother UK adlı realite şova katılmış ancak geçmişte bir kadına saldırdığı videonun ortaya çıkmasıyla şovdan kovulmuştu. 2017’de ise kadınlara yönelik cinsel saldırılarda kadınların “biraz sorumluluk almaları gerektiğini” söylediği için Twitter, Tate’in hesabını askıya almıştı. Bu yılın başlarında ise kadın düşmanı söylemleri nedeniyle Facebook, Instagram, YouTube ve TikTok hesapları da bloke edilmişti. Ancak geçtiğimiz ay Elon Musk’ın Twitter’ı devralmasıyla uygulama “ifade özgürlüğünü değil, erişim özgürlüğünü” destekleyen bir politika izlemeye başladı ve bu doğrultuda Tate’in hesabını aktive etti.

Tate’in Hedefi Neden Greta Thunberg?

Karbon emisyonları üzerinden saldırıda bulunan twite Greta’nın verdiği cevabın ardından Tate bir video ve tweet paylaştı. Nefret söylemlerinin olduğu videoda Tate, küçümseyici bir tavırla Greta’nın cinsiyetini sorguluyor. Tweette ise Tate: “Garip görünse de, dışarıda bir yerlerde havanın sıcak olmasını önlemek için hükümetin sizi yoksulluğa sürüklemesi gerektiğini düşünen bir genç var” diye yazdı.

Nisan ayından beri aranan Tate yayımladığı videoda paketi geri dönüşüm yapılamayan pizzalar sipariş etmişti. Tate, kardeşi Tristan Tate ile, Nisan ayından beri organize suç işlemekten aranıyordu. Polis, videoda görünen pizza kutularından Tate’in adresini tespit etti ve Tate’i insan kaçakçılığı yaptığı gerekçesiyle gözaltına aldı.

Tate, kendisine ait olan cobratate.com üzerinden “hak edenlere modern refaha ulaşmanın sırlarını” satıyor ve maskülen ve kapitalist görüşlerini bir öğreti gibi paylaşıyor. Buna ek olarak sağcılarla yakınlığı da bilinen Tate’in serbest piyasa düzenini ateşli bir şekilde savunuyor. Daha önce “Greta Thunberg’e Yönelik Şiddetlenen Saldırının Arkasında Ne Var?” başlıklı yazımda da bahsettiğim gibi Greta Thunberg özellikle sağcılar tarafından medyada hedef alınmıştı. Bu yıl Google’da en çok aratılan kişi olan Tate’in geçmişte yaptıkları ve sosyal medyadaki takipçi kitlesi düşünüldüğünde Greta’yı hedef alması ve iklim krizini küçümsemesi pek de rastlantı olmayabilir.

2016 yılında Amerikan Psikoloji Derneği’nin yayımladığı çalışma, liberal ekonomiyi destekleyen insanların iklim değişikliğine diğer insanlara oranla daha az inandığı sonucuna ulaştı. Çalışmadaki deney sırasında her bir deneğe aynı bilgi verildi ve daha sonra bilgiyi hatırlamaları istendi. Kapitalizmi daha çok savunan deneklerin iklim krizi hakkında kendilerine verilen bilgileri verilen diğer bilgilere göre daha yanlış hatırladıkları gözlemlendi.

Sağcı Politikalar Sürdürülebilir Mi?

Çalışma, bunun kapitalizm taraftarlarının sistemde sorun bulmamak için, kendilerini yanlış yönlendirerek sistemi meşrulaştırdıkları bir psikolojik mekanizma olduğunu öne sürüyor. Deneyin araştırmacılarından Erin P.Hennes “İnsan kaynaklı iklim değişiminin varlığını kabul edersek kapitalist ekonomimizde sorunlar olduğunu da kabul etmeliyiz” dedi.

İklim değişikliği, etkilerini yaşamakta olduğumuz ve acilen karar alıcıların önlemleri sıkılaştırmadığı sürece, etkilerini artarak yaşamaya devam edeceğimiz büyük bir kriz. Avrupa başta olmak üzere, sağ kanattan popülist liderlerin yükselişi devam ediyor. Seçmenlerin oy verme yönelimi düşünüldüğünde iklim konusundaki endişelerin de büyümesi şaşırtıcı değil. Serbest piyasa içinde “rekabet” endişesiyle hareket eden milyar dolarlık şirketlerin, yeşil badanaya sığınması ve çevrecilik adı altında hükümetler ile “iş birliği” içerisinde rantçı politikalar izlemesinin de bununla beraber önü açılıyor.

Şirketler ve kimi görevinin getirdiği sorumluluğu yok sayan karar alıcılar bugünü daha zengin yaşamak için milyarların geleceğini riske atıyor ve toplumun geneli buna ne oy sandığında ne de demokrasinin temel getirileri olan protestolarla tepki gösteriyor. Dünya gerçekten iklim krizini yaşamak mı istiyor yoksa bunun farkında mı değil? Kapitalizm taraftarlarının sistemi meşrulaştıran bir psikolojik mekanizmaya sahip olma yatkınlığı düşünüldüğünde iklim krizinin “farkında olunmayan” bir felaket olduğunu düşünebilir ve acilen tüm toplumun – en azından bu Dünya’da bir gelecek düşünülüyorsa – iklim bilincini kazanması gerektiği sonucu çıkartılabilir. Ancak yalnızca iklim bilinci yaşadığımız krizi tersine çevirmek adına bize bir şans vermiyor. Adil iklim dönüşümü için acilen toplum adına karar verenlerin ve toplumu kimin yöneteceğine karar veren halkın harekete geçmesi gerekiyor.

EkoIQ Editör