#ekoIQ Sivil Toplum Hayvanseverler “Ölüm Fermanına Hayır!” Dedi
Sivil Toplum

Hayvanseverler “Ölüm Fermanına Hayır!” Dedi

Yetkililerin sokak köpeklerini yakalamasına, barınaklara hapsetmesine ve sahiplenilmedikleri takdirde öldürmesine olanak tanıyan yasa teklifi çalışmasına karşı bir imza kampanyası başlatıldı. Kampanya açıklamasında, insani ve etkili önlemlerin uygulanması talep edildi.

Son bir ayda basında yer alan, yetkililerin sokak köpeklerini yakalamasına, barınaklara hapsetmesine ve sahiplenilmedikleri takdirde öldürmesine olanak tanıyan yasa teklifi çalışmasına karşı change.org üzerinden imza kampanyası başlatıldı.

Yerel Hayvan Koruma Gönüllüsü Pınar Delen Satıoğlu’nun başlattığı ve pek çok kişinin destek verdiği imza kampanyasıyla, önerilen mevzuatın yeniden gözden geçirilmesi ve bunun yerine kampanya sahiplerinin önerilerinin de dikkate alınarak toplu sahiplendirme kampanyaları ve köpek satışlarına getirilen kısıtlamalar gibi insani ve etkili önlemlerin uygulanması talep edildi.

“Uygulama, Sürdürülebilir ve İnsani Alternatifleri Dikkate Almıyor”

Kampanya açıklamasında şu sözlere yer verildi: “Köpeklerin toplatılması ve öldürülmesi, sokak köpeği nüfus artışının çözümüymüş gibi sunulmaktadır. Halbuki bu, daha sürdürülebilir ve insani alternatifleri dikkate almayan kısa görüşlü ve faydasız bir uygulamadır.”

Uygulamanın toplumumuz üzerinde son derece yıkıcı bir psikolojik etkiye sahip olduğuna yer verilen açıklama, “Kısırlaştırılan ve aşılanmış sokak hayvanları periferde yaşayan yabani hayvanlar için bir bariyer oluşturur ve kuduz gibi birçok hastalığın eliminasyonunu sağlar. Fare ve sıçanların Avrupa’nın birçok metropolinde olduğu gibi sokaklarda gezinmesini ve hastalık yaymasını önler” sözleriyle devam etti.

“Örnek Gösterilen Ülkelerde Bu Sorun Çözülmedi”

Konuda örnek gösterilen ülkelerin tamamında bu sorunun çözülmediğine işaret edilen açıklamada, “Yapılan çalışmalara göre İngiltere’de her gün ortalama 21 köpek öldürülmektedir. Amerika’da ise Ocak-Haziran 2023 tarihleri arasında 51.000 köpek öldürülmüştür. Tüm bu ülkeler, bunun bir çözüm olmadığını görmüş ve güncel tartışmalar ışığında sorunun kaynağına odaklanan yeni programlar ve çözümler geliştirmeye çalışmıştır” denildi.

Açıklamada şu şekilde devam etti: “Türkiye için bir milat olabilecek bu dönemde sizi ‘medeni’ kabul edilen bu ülkelerin hatalarını tekrarlamamaya köpekler ve toplum için adil, etkili ve sürdürülebilir çözümler üretmeye davet ediyoruz.”

Açıklamada, ayrıca bir seferberlik ilan ederek aşağıdaki çözümlerle köpek nüfusunun kontrol altına alınabileceği de belirtildi:

  • Köpek Satışlarının Yasaklanması: Bugün sayıları tam olarak bilinmese de, bir zamanlar insan bakımında olan ancak sokaklara ya da barınaklara terk edilen köpek sayısı artışa geçmiştir. Köpek satışına ilişkin katı düzenlemelerin geliştirilmesi, etkin bir şekilde uygulanması ya da tamamen yasaklanması, sorunun kaynağı olan sorumsuz yetiştirme ve düşünmeden yapılan satın almaları ele alarak aşırı nüfus artışını engellemeye yardımcı olacaktır.
  • Kitlesel Sahiplendirme Kampanyaları: Sokak hayvanlarının sahiplenilmesini teşvik eden girişimler teşvik edilmelidir. Ekonomik krizin etkileriyle terkler artmakta, köpek sahiplenme oranları ise azalmaktadır. Bu bağlamda; yerli mama üretimleri desteklenmeli ve kaliteli, uygun maliyetli yerli mama üretimi teşvik edilmeli ve KDV oranı sıfırlanmalıdır.

İlgili kanun ve yönetmeliklerde düzenlemeye gidilerek sahipli hayvanlar için de ücretsiz tedavilerin ve kısırlaştırmaların yapılabileceği hayvan devlet hastaneleri kurulması gerekmektedir. Köpek satışları durdurulurken, köpek sahiplenmelerini teşvik amacıyla vergisel avantajlar sunulmalıdır. Bakanlık ve devletin önderliğinde bahçesinde köpekler için yaşam alanı kurabilecek tüm şirketler, belediye binaları ve iştiraklerinin binaları, kamu kuruluş binaları kapasitelerine göre 3-4 köpeği sahiplenmeli ve bunların bakımını üstlenmelidir. 

  • Kısırlaştırma: Kısırlaştırma yalnızca köpeklerin üremesini engellemez aynı zamanda üreme içgüdüsüne bağlı olarak gelişebilecek agresif davranışlarında hormonal düzeyde azalmasına neden olur. Muhtarlar, yerel yönetimler arasında etkin bir işbirliği geliştirilmeli ve özellikle kırsal alanlarda sahipli ya da sahipsiz tüm hayvanlar için kısırlaştırma çalışmaları başlamalıdır. Valilikler tüm belediyelerle işbirliği yapıp, şehrin tüm kısırlaştırma kapasitesini dikkate alarak tüm köpekleri üç ay içerisinde kısırlaştırılacağı bir plan ile gelmeli, gerekli durumlarda il ve ilçe sınırlarında yer alan üniversite hastaneleri, özel klinikler ve hastanelerde kısırlaştırma çalışmalarına dahil edilmelidir.”

About Post Author