2022 yılında çatışma, şiddet ve insan hakları ihlalleri ve zulümden kaçmak zorunda kalan insan sayısı 100 milyona ulaşarak en yüksek sınıra ulaştı. Seçilmiş yöneticilerden hesap sorma, bilgi alma ve görüş paylaşma haklarımızı kullanarak ve farklı etnik kökenlere, dinlere, cinsiyetlere, cinsel yönelimlere ve görüşlere sahip insanlara saygı duyarak herkes için onurlu yaşam koşullarının geliştirilmesine yardımcı olabiliriz.
Derleme: S. Sena AKKOÇ
Barış içinde yaşam; farklılıkları kabul etme, başkalarını dinleme, tanıma, sayma ve takdir etme becerilerine sahip olmakla birlikte barış ve birlik içinde yaşama anlamına geliyor. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, uluslararası toplumun barışı, hoşgörüyü, kapsayıcılığı, anlayışı ve dayanışmayı teşvik etme çabalarının bir parçası olarak 16 Mayıs’ı Uluslararası Barış İçinde Yaşam Günü olarak kabul etti.
Sürdürülebilir Kalkınmanın Ön Koşulu: Barış İçinde Yaşam
Barış İçinde Yaşam Günü; barış, dayanışma ve uyum üzerine bir dünya inşa etmek için farklılıklara ve çeşitliliklere açık bir şekilde bir arada yaşama ve birlikte hareket etme arzusunu desteklemeyi amaçlıyor.
Barış, hem Birleşmiş Milletler 2030 Gündemi’nin ana hedeflerinden biri hem de sürdürülebilir kalkınma için en önemli ön koşullardan. Ancak bugün Ukrayna’dan Yemen’e, Suriye’den Sudan’a farklı bölgelerde çatışmalar ve şiddet devam ediyor. Çatışmalar can kayıplarına, kitlesel yıkımlara, insan hakkı ihlallerine ve zorunlu göçlere neden olurken gıda ve yakıt gibi temel ihtiyaçların fiyatlarında da artışa neden oluyor. Silahlı şiddet ve güvensizlik, bir ülkenin yalnızca güvenliği açısından değil, uzun vadeli ekonomik durumu ve kalkınması açısından da tehdit oluşturuyor. Diğer yandan şiddet, çocukların sağlığını ve gelişimini etkilerken sosyal travmaya da yol açıyor.
2022 yılında çatışma, şiddet ve insan hakları ihlalleri ve zulümden kaçmak zorunda kalan insan sayısı 100 milyona ulaştı ki bu sayı, rekor seviyede. Birleşmiş Milletler kayıtlarına göre 2015-2019 yılları arasında, 81 ülkede en az 106 insan hakları savunucusu, gazeteci ve sendikacı cinayete kurban gitti.
SKA 16 – Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar
Barış ve güvenliğe yönelik potansiyel tehditlerin bazıları şu şekilde:
- Devletler arasındaki çatışmalardan kaynaklanan tehditler,
- Yoksulluk, hastalık ve çevresel bozulmalardan kaynaklanan tehditler,
- Büyük insan hakları ihlalleri,
- Terör tehditleri,
- Organize suç tehditleri,
- Silahların yaygınlaşmasından kaynaklanan tehditler.
Bahsedilen tehditlere yanıt vermek için Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 16 – Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar, dünyanın her yerinde her çeşit şiddetin ve şiddete bağlı ölümün azaltılmasını hedefliyor. Hedef doğrultusunda hükümetlerin yanı sıra sivil toplumun ve toplulukların şiddeti azaltma, adaleti sağlama, yolsuzlukla mücadele etme ve her zaman kapsayıcı katılımı sağlama amacıyla kalıcı çözümler uygulamak üzere birlikte çalışması gerekiyor.
Sürecin anahtarları ise şu şekilde sıralanıyor:
- Yasa dışı silah akışını azaltmak,
- Yolsuzlukla mücadele etmek,
- Her zaman kapsayıcı katılımı sağlamak,
- Hukukun üstünlüğünü güçlendirmek,
- İnsan haklarını desteklemek,
- Özel ve kamusal alanda ifade özgürlüğünün garanti altına alınması,
- Uyuşmazlıkların adalet sistemleri aracılığıyla çözülmesi.
Seçilmiş yöneticilerden hesap sorma, bilgi alma ve görüş paylaşma haklarımızı kullanarak ve farklı etnik kökenlere, dinlere, cinsiyetlere, cinsel yönelimlere ve görüşlere sahip insanlara saygı duyarak herkes için onurlu yaşam koşullarının geliştirilmesine yardımcı olabiliriz.