#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

İlhamını Güneşten Alan Çözümler

Güneş enerjisi, iklim değişikliğine neden olan devasa karbon emisyonlarımızın azaltılmasına yönelik en hızlı gelişen teknolojilerden biri. Bu teknolojilerin seyrini 20 yıldır en yakından takip eden ekiplerden biri olan SolarBaba platformu, Türkiye ve dünyadan gelişmeleri EKOIQ sayfalarına taşımaya devam ediyor.

Seferihisar’a Güneş Kooperatifi Geliyor!
Türkiye’nin ilk “sakin şehri” olan İzmir’in Seferihisar ilçesinde güneş enerjisinden elektrik üretimi için belediye öncülüğünde enerji üretim kooperatifi kurulması için girişim başlatıldı. Güneş tarlası oluşturma ve binaların çatılarına yerleştirile­cek panellerle enerji üretimini ön­gören çalışmayla ilk etapta 1 MW kurulu güce ulaşılması planlanıyor. Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, yılın 300 günü güneş alan Ege’de güneş enerjisi yatırımları­nın yetersiz olduğuna dikkat çekti. Yenilenebilir enerji yatırımlarına küçük sermayenin de çekilmesi halinde bu potansiyelin hızla değer­lendirilebileceğini inandıklarını dile getiren Soyer, güneşli gün sayısı çok daha az olan Almanya’da uygu­lanan kooperatif modelinin Türkiye için uygun olduğunu gördüklerini ifade etti.
İlçedeki bina sahiplerini güneş enerjisi yatırımlarına teşvik etmek için kapalı pazar yeri gibi binaların üzerine paneller yerleştirdiklerini ancak bekledikleri ilgiyi göreme­diklerini belirten Soyer, şu bilgile­ri verdi: “Bunun üzerine ‘belediye öncülüğünde bir kooperatif kurup daha sonra tamamı girişimcilere bı­rakılacak şekilde bir yatırımı nasıl yaparız’ diye düşünerek yola çıktık. İnsanların bu işe inanması, ikna olması gerekiyor. Yaptığımız hesap­lamalara göre 1 MW kapasiteli bir güneş santralı için 1 milyon 100 bin euroluk yatırıma ihtiyaç var. Eğer bu bedelin 250-300 bin euroluk kısmı varsa, kalanını 10 yıl vadeyle finanse etmek mümkün. Belediye olarak biz 126 bin euroluk bölümü­nü koymayı taahhüt ettik. Kalanına da girişimciler ortak olacak. Her hissedar en az 1000 euro bedelle ortak olabilecek. Belediyenin ortak­lığı sadece ilk yatırım için geçerli olacak. Kooperatifin sonraki santral yatırımları tamamen girişimciler ta­rafından yapılacak”.

Dünyanın İlk Ekolojik Solar Adası
Çok sayıda ve verimsiz çalışan kö­mür santralları ile uzun yıllardır hem kendi vatandaşlarını hem de dünyayı “zehirleyen” Çin, son za­manlarda ekoloji adına önemli pro­jelere imza atmaya başladı. Geçen ay 63 GW güneş enerjisi santralı kurulu gücüne ulaşan Çin’den bu sefer ilginç bir mimari proje haberi geldi. Foster + Partners, Morpho­sis, UNStudio gibi dünyaca ünlü mimarlık ofisleri tarafından tasa­rımı yapılacak 250 hektarlık eko­lojik adanın elektrik ihtiyacının ağırlıklı olarak güneş enerjisinden sağlanması hedefleniyor. Haikou Körfezi’nde inşaatı başlayan pro­jenin ekolojik bir turizm merkezi olarak hizmet vermesi planlanıyor.

Yeni Bir Ulaşım Yöntemi: Deniz Damlası!
Fransa’da geliştirilen ve bu ay test sürüşlerine başlayacak olan Deniz Damlaları, dünyadaki büyük şehir­lerin içinde göl ve nehirleri kulla­narak toplu taşımaya katkı yapmak amacı ile tasarlanmışlar. 2017 yı­lında ise ticari satışların başlaması bekleniyor. Her bir elektrikli Deniz Damlası 6-8 knot hıza ulaşabiliyor, tek bir şarj ile 80-100 km menzile sahip ve tamamen biyolojik olarak parçalanabilir malzemeden üretil­miş. (SolarBaba notu: Muhtemelen tasarıma önümüzdeki aylarda yük­sek verimli bir güneş paneli de en­tegre edilecektir.)

ABD Enerji Bakanlığı’ndan Güneş İstihdamına Destek
Yaklaşık 5,7 milyon evin enerji ihti­yacının güneş enerjisinden karşılan­dığı ABD’de, güneş enerjisi sektörü hızla büyürken nitelikli işgücüne ihtiyaç da aynı oranda artıyor. Son altı yılda güneş sektöründe çalışan sayısı iki kat artarken, güneş enerji­si var olan ekonomik faaliyetlerden 12 kat daha fazla işgücü yaratıyor. Artan nitelikli işgücü ihtiyacına çö­züm üretmek noktasında ise devlet ve sivil toplum işbirliği devreye gi­riyor.
Amerikan Enerji Bakanlığı, geçtiği­miz günlerde, önümüzdeki iki yıl boyunca ülkenin en bilinen sivil toplum örgütlerinden The Solar Foundation tarafından yürütülecek eğitim programına 2,1 milyon do­lar fon ayırdığını duyurdu. Amaç, Başkan Obama’nın da daha önce ifade ettiği gibi 2020 yılında 75 bin kişilik bir güneş enerjisi istihdamı sağlamak.

Sanat Güneş Enerjisi İle Buluştu
Patent bekleyen ürünleri ile Sisti­ne Solar güneş elektriği sektörün­de devrim yaratabilecek bir ürüne imza atmış. Çok farklı tiplerdeki ve renklerdeki çatılara estetik olarak adapte olabilen güneş panelleri ge­liştiren şirket, bu konuda Amerika Enerji Bakanlığı’ndan da özel bir maddi destek alıyor. Şirket aynı zamanda 2013 yılında MIT Temiz Enerji ödülünü kazanmıştı. Fraun­hofer CSE’nin de teknik desteğini alan Sistine Solar’ın ekibi de ko­nusunda oldukça tecrübeli. Sent­hil Balasubramanian MIT’de MBA yapmış ve uzun yıllar GE’de finans konusunda çalışmış, ortağı Ido Salama da MIT mezunu ve ayrıca Rutger Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi almış. Ürünlerin ticari ola­rak 2017 yılında piyasada olması bekleniyor.

Türk Yapımı Güneş Enerjili Katamaran
Elektronik mühendisi 60 yaşındaki İsmail Ezgü, satın aldığı eski yel­kenli bir katamaranı, üzerinde bazı değişiklikler yaparak yakıt yerine tamamen güneş enerjisi ile çalışır hale getirdi. Betül 37 adını verdiği elektrikli teknesi ile ilk deneme­sini geçen yıl, İstanbul Riva’dan Kilyos’a gidip-gelerek yapan evli ve üç çocuk babası Ezgü, bu yıl da eşi mimar Sema Ezgü ile birlikte daha uzun bir deniz yolculuğuna çıktı. Emekliye ayrılıp işini çocuklarına devrettikten sonra, iki yıl önce bir hayalinin peşinden giden Ezgü, “Mesleğim elektronik mühendis­liği, işim güneş paneli ve rüzgar türbini imalatı olduğu için, güneş enerjisi ile giden, hiç yakıt kullan­mayan bir tekne yapmak istedim. Başlangıçta kimse bana inanmadı. Eşim ve çocuklarım bile itiraz etti. ‘Hayal’ diye baktılar. Ben hayalpe­rest bir insanım. Müthiş bir inatçı yapım var. ‘Yapamazsın’ dedikle­rinde daha çok işin üstüne gittim” diyor.

Yeni Akım: Kentten Köye Göç
Tahminlere göre 2030 itibarıyla dünya nüfusunun %60’ı, 2050’de ise %70’i kentlerde yaşıyor olacak. Sanayi Devrimi ile başlayan bu köy­den kente göç hareketi, gelişen tek­noloji sayesinde tersine dönebilir mi?
Kent yaşamının yükselen maliyeti, trafik, ulaşım güçlüğü, çevre koşul­ları ve daha pek çok sebep insan­ları kırsal bölgelerde yeni yaşam alanları oluşturmaya itiyor. Bu kapsamda bir proje, Hollanda’da hayata geçiyor. Adını yağmurdan alan “ReGen Evleri”, enerji ihtiya­cını güneşten ve biyogazdan karşı­layan, organik tarım yapılabilecek alanlara sahip, çevreye duyarlı teknolojilerle donatılmış, son dere­ce modern ve konforlu bir yaşam sunuyor.
Projenin, Hollanda’nın doğusun­da yer alan Almere Oosterwold’da inşa edilecek 100 evlik ilk aşaması için yaklaşık 25 milyon euroluk ya­tırım alması bekleniyor. Proje kap­samında ev sahibi olmak isteyen kişiler için maliyet çok yüksek de­ğil. Yaklaşık 200 bin euro gibi bir bedel ödemeleri yeterli oluyor. Sağ­lıklı beslenmek istiyorum diyen ev sahipleri aylık 500 euro fazladan ödeyerek düzenli olarak organik meyve ve sebze alabiliyor. Henüz çok ciddi bir reklam çalışması yü­rütülmediği halde farklı bölgelerde kurulacak bu eko-köylerde yer al­mak isteyen 1200 kişiyse şimdiden sırada.

M&S’den Güneş için Kitlesel Fonlama Girişimi
İngiltere’nin en büyük çatıüstü GES’inin sahibi Marks&Spencer, yeni güneş yatırımı için kitlesel fonlama kampanyası başlatacağını duyurdu. 2002 yılında kurulan ve kâr amacı gütmeyen Energy4All girişimi ile birlikte yürütecekleri proje kapsamında hedefleri kurula­cak santrallar için 1,76 milyon dolar toplamak. Projenin paydaşı olmak isteyenler, finansal güçleri doğrultu­sunda 100 sterlin ile 100 bin sterlin arasında yatırımda bulunabiliyorlar. İngiltere’de bulunan dokuz mağaza çatısına kurulacak 871 KW kapasi­teli sistemin ürettiği elektrik 20 yıl boyunca M&S mağazalarında tüke­tilirken, proje paydaşları da yıllık %5 getiri oranıyla yatırımda bulun­muş olacaklar.

Expo 2017: Geleceğin Enerjisi Güneş ve Rüzgar
Uluslararası Fuar Federasyonu’nun (BIE) organize ettiği en büyük fuar olan EXPO 2017 için 22 Kasım 2012’de Paris’te yapılan oylamada Brezilya, Kanada, Rusya ve Türki­ye gibi ülkelerin adaylıkları kabul görmezken, Liege ve Astana ara­sında geçen final yarışında kazanan taraf “Geleceğin Enerjisi” sloga­nıyla adaylığını sunan Kazakistan olmuştu. Pek çok yorumcuya göre Kazakistan’ı öne geçiren ise, proje için seçilen tema.
Kazakistan hükümeti her fırsatta istikrarlı ekonomik büyüme ve kal­kınma için “yeşil” ekonomiye geçiş sürecini hızlandırmak istediklerini, Expo 2017’yi ulusal bir proje olarak gördüklerini ve bunun ülkeleri için bir fuardan daha ziyade yeşil tekno­lojilerin ve yeni enerji kaynaklarının kullanımını teşvik edecek büyük bir fırsat olduğunu dile getirdiler. Di­zayn sürecinde ise tasarımcılardan bu doğrultuda tasarımlar bekledik­lerini belirttiler. Proje tasarımı için düzenlenen, aralarında Zaha Hadid, UNStudio, Snøhetta ve Safdie Arc­hitects gibi ünlü isimlerin yer aldı­ğı 45 uluslararası mimarlık ofisinin katıldığı tasarım yarışmasını ise sür­dürülebilir yaşamın ilkelerine uygun akıllı bir şehir tasarlayan Adrian Smith & Gordon Gill kazanmıştı. AS+GG’ye ait 173 hektarlık bir alanı kapsayan tasarımda binalar, çatı yü­zeyine entegre edilen güneş panelle­ri ile kendi elektriğini üretirken en uygun akıllı geridönüşüm sistemleri ile donatılmış durumda. Yeşil alanla­ra kurulan rüzgar türbinlerinden ve çatılarda dağıtık bir şekilde üretilen tüm bu enerjinin yönetimi ise kuru­lan akıllı şebeke sistemi ile sağlanı­yor. Yaklaşık 1,6 milyar dolar değe­rindeki projenin hayata geçmesiyle beklenen, fuar sonrası terk edilip ölü bir yatırım haline gelmesi değil, aksine Expo sonrasında da bölgenin yükselen bir yaşam alanı olarak de­ğer görmesi.

EkoIQ Editör