#ekoIQ Biyoçeşitlilik Marmara’nın Son Oksijen Deposu: Deniz Çayırları
Biyoçeşitlilik

Marmara’nın Son Oksijen Deposu: Deniz Çayırları

deniz çayırı

“Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları” projesi ile Marmara Denizi’nin akciğeri niteliğindeki son deniz çayırları alanlarının haritalandırılarak temizlenmesi ve korunması hedefleniyor. 1 metrekare alanı kaplayan Posidonia oceanica deniz çayırlarının günde 14 litre oksijen üretebildiği; 1 hektarının ise yılda 1024 ton karbon tutabildiği biliniyor. 

İş Bankası ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) işbirliğiyle hayata geçen “Denizlerin Geleceği: Deniz Çayırları” projesinin tanıtımına yönelik bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri Gamze Yalçın ile TÜDAV Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk katıldı. Proje ile Marmara Denizi’nin sağlığı için kritik öneme sahip son Posidonia oceanica deniz çayırlarının haritalanması, üzerindeki atıklardan temizlenmesi ve korunması amaçlanıyor.

“Sudaki Yaşamı Koruma Hedefi Büyük Önem Taşıyor”

Biyolojik çeşitliliğin korunması, ekolojik dengenin ve doğal kaynakların devamlılığının sağlanması konusunda herkese ödevler düştüğünü belirten Gamze Yalçın, sürdürülebilirlik için yürüttükleri tüm faaliyetlerine Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin rehberlik ettiğini söyledi. Çalışmalarında sistematik bir çerçevede ve amaçlar ile ilişkilendirerek ilerlediklerini ifade eden Yalçın, “Bugün bu amaçların 14’üncüsü olan Sudaki Yaşam başlığı altında ele aldığımız denizlerin ve deniz kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kılınmasına yönelik yeni bir çalışmanın heyecanını sizlerle paylaşmak üzere bir araya geldik. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz için sudaki yaşamı koruma hedefi büyük önem taşıyor” dedi.

“Deniz Çayırları Biyoçeşitliliği Koruyor”

Denizleri korumanın içinde bulunduğumuz ekosistemin sürdürülebilirliğini sağlamak açısından kritik bir unsur olduğunu vurgulayan Yalçın, deniz çayırlarının denizler için önemli bir oksijen deposu olduğunu belirterek,  “Ne yazık ki kirlilik ve konu ile ilgili farkındalığın son derece düşük olması nedeniyle deniz çayırları günümüzde oldukça azalmış durumda” dedi.

Yalçın şunları söyledi: “Nasıl ki dünyanın akciğerleri olan ormanları korumak gelecek nesillerin sürdürülebilirliği için önemli ise denizlerin akciğerleri niteliğindeki deniz çayırlarını yaşatmak da aynı kritik öneme sahip. Deniz çayırları, ağaç gibi uzun yıllar yaşayan, deniz ortamında zemin altında uzanan köklerinden beslenen, çiçekli bir bitki türü. Hatta denizlerde bulunan sınırlı çiçekli bitki türlerinden biri. Çiçekli bitki türlerinden olduğu için tıpkı ağaçlar gibi ilkbaharda çiçek açıyor ve meyve veriyor. Oksijen üretim kapasitesine sahip olduğu için de denizlerin akciğerleri olarak görev üstleniyor. Ve denizsel organizmanın yaşam ortamını sağlıyor, yani biyoçeşitliliği koruyor.”

Yeni projenin temel hedefinin deniz çayırları alanlarını haritalandırarak temizlenmesi ve kalıcı biçimde korunması olduğunu açıklayan Yalçın, “Bu konuda yürütülecek çalışmalarda projenin kendi kadar toplumda deniz çayırlarına yönelik farkındalığın ve bilincin artırılmasının da önemli olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

“Deniz Çayırları Endemik, Sadece Akdeniz’e Özgü Bir Tür”

Müsilaj ile birlikte Marmara Denizi’nin daha görünür hale geldiğini belirten Prof. Dr. Bayram Öztürk, deniz çayırlarının Marmara Denizi’nde çok az kaldığına dikkat çekti. “O kadar az kaldı ki çabucak korunması gerekiyor. Deniz çayırlarının çok fazla fonksiyonu var” diyen Prof. Dr. Öztürk, Türkiye’de yıllardır koruma altında olan deniz çayırlarının endemik, sadece Akdeniz’e özgü bir tür olduğunu anlattı. “Bizim açımızdan bu bir nimet çünkü oksijen üretiyor ve başta Marmara olmak üzere oksijen ihtiyacımız var. Bu deniz kirleniyor, hâlâ kirli” diye konuşan Prof. Dr. Öztürk, “Marmara Denizi’nin korunması için oksijen üreten doğal fabrikalarımız var ve bunu korumamız gerekiyor” dedi.

“Deniz Çayırları İklim Değişikliği ile Mücadele Ediyor”

Deniz çayırlarının ekosisteme sağladığı ekonomik fayda ile ilgili yapılan çalışmalara göre bu türün katkısının tarımsal alanların sağladığı faydadan daha fazla olduğunu anlatan Prof. Dr. Öztürk, “Ömrünü tamamlayan Posidonia yaprakları akıntı ve dalgalarla kıyıda banketler oluşturur. Bu yapılar kıyı çizgisini korur, erozyonu önler, pek çok deniz canlısının yaşamını sürdürmesini sağlar. Posidonia oceanica ayrıca, deniz zemininde sık çayırlar oluşturarak birçok canlıyı üzerinde barındırır ve otla beslenen canlıların besin kaynağını oluşturur. Tüm bunlara ek olarak barınma, korunma, yumurtlama ve üreme noktasında da birçok canlıya ev sahipliği yapar. Karbon tutma özellikleri sayesinde ise iklim değişikliği ile mücadele eder” diye konuştu.

“Ekosistem Yerli Sahiplerine Bırakılacak”

Prof. Dr. Öztürk, deniz çayırlarının günümüzde başta evsel ve endüstriyel atıklar olmak üzere yoğun kıyı kullanımı sonucu tahribat, zemin tarayıcı yöntemlerle avcılık, gemilerin ve teknelerin attıkları çıpalar, yetiştiricilik faaliyetleri, turizm ve günlük turistik faaliyetler nedeniyle ciddi bir tehditle karşı karşıya olduğunu belirtti. Proje ile Erdek, Paşalimanı Adası’nda deniz çayırlarının bulunduğu alanın sınırlarının belirleneceğini ve haritalanacağını söyleyen Prof. Dr. Öztürk ayrıca, çayırların olduğu bölgelerden başta istilacı türlerden deniz salyangozu (Rapana venosa) olmak üzere yabancı türlerin yapılacak dalışlarla toplanacağını ve ekosistemin yerli sahiplerine bırakılacağını ifade etti.

“Gelecek Nesillere Karşı Bir Sorumluluğumuz”

Tür çeşitliliğinin ortaya çıkarılacağını, deniz çayırlarının bulunduğu alanların tanınması ve fark edilmesi amacıyla şamandıralama ve mapa için fizibilite çalışmalarının gerçekleştirileceğini dile getiren Prof. Dr. Öztürk, balıkçıların avlanırken deniz dibindeki kayalıklara takıldığı için denize bırakmak zorunda kaldığı hayalet ağların da temizleneceğini söyledi. Projenin kamuoyunu bilinçlendirme hedefi de bulunduğunu vurgulayan Prof. Dr. Öztürk; “İlk ve orta öğretim seviyesinde 30 okulda farkındalık eğitimleri vereceğiz. Marmara’da kalan son deniz çayırlarını korumak gelecek nesillere karşı bir sorumluluğumuz ve bunu yapmak için çaba gösteriyoruz” dedi.

Deniz Çayırlarının 1 metrekaresi Günde 14 litre Oksijen Üretiyor 
  • Posidonia oceanicadeniz çayırları Akdeniz’de 11 ila 29 °C arasındaki sıcaklıklarda, tuzlu ve temiz sularda 0 ila 45 metre derinlikler arasında dağılım gösteriyor.
  • Fotosentez ile suyun oksijence zenginleşmesini sağlayan çiçekli bitkiler; uzun yaprakları, yatay uzanan gövde ve kökleriyle sudaki askı yüklerini ve sedimentasyonu tutup zemin hareketlerini düzenliyor.
  • 1 metrekare alanı kaplayan Posidonia oceanica deniz çayırları günde 14 litre oksijen üretebiliyor; 1 hektarı ise yılda 1024 ton karbon tutabiliyor.

About Post Author