Coldplay’in sürdürülebilirlik konusundaki kararlı duruşu ve yenilikçi yaklaşımları, ne yazık ki her sanatçı için geçerli değil. Örneğin, Taylor Swift’in özel jet kullanımı ve buna bağlı yüksek karbon ayakizi, bugünlerde iklim aktivistleri tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor.
Arzu Deniz AKSOY, Sosyal Etki Girişimcisi, Bağımsız Yönetim Kurulu Üyesi [email protected]
Coldplay, son yıllarda yalnızca müzikleriyle değil, sürdürülebilirlik konusundaki çabalarıyla da dünya çapında dikkat çeken bir fenomene dönüştü. “Music of the Spheres” adlı dünya turnesiyle çıtayı bir hayli yükselten grup, müzikseverleri bir yandan etkileyici performanslarla büyülerken diğer yandan da gezegenimizin geleceği için umut verici bir vizyon sergiliyor. Grubun çalışmaları, müzik endüstrisine ve geniş kitlelere ilham oluyor. Coldplay’in sürdürülebilirlik yolculuğunu ve bu kapsamda gerçekleştirdiği yenilikçi turneleri yakından incelemek, vizyonunu anlamak açısından büyük önem taşıyor.
Coldplay’in vizyonuna gelin birlikte bakalım!
Geleceğe Yeşil bir Adım
Coldplay, sürdürülebilirlik konusundaki taahhüdünü resmi web sitesi üzerinden açık bir şekilde paylaşıyor. Grubun vizyonu, başlıca turne ve konserlerin neden olduğu çevresel etkileri en aza indirmek ve toplumsal fayda sağlamak üzerine kurulu. Elbette, bu yolculukta alanında uzman kişilerin tavsiyelerini dikkate alarak bilimsel veriler ışığında karar alıyor ve strateji belirliyor. Bu doğrultuda karbon emisyonlarını minimize etmek, yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak ve çevre dostu teknolojilerden yararlanmak gibi pek çok yenilikçi adımı hayata geçiriyor.
Grubun sürdürülebilirlik çalışmaları yalnızca konserlerinde değil, tüm operasyonlarında kendini gösteriyor. Örneğin, turnelerinde kullanılan sahne ekipmanları ve diğer malzemeler, geri dönüştürülebilir ve çevre dostu materyallerden seçiliyor. Bunun yanı sıra grup, turnelerinde mümkün olduğunca az sayıda kamyon ve mümkün oldukça fazla elektrikli araç kullanmaya özen gösteriyor.
Coldplay’in sürdürülebilirlik konusundaki kararlı duruşu ve yenilikçi yaklaşımları, ne yazık ki her sanatçı için geçerli değil. Örneğin, Taylor Swift’in özel jet kullanımı ve buna bağlı yüksek karbon ayakizi, bugünlerde iklim aktivistleri tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor. Swift’in özel jet seyahatlerinin çevresel etkileri, hayran kitlesi ve kamuoyu tarafından sorgulanırken birçok iklim aktivisti de Swift’e yönelik protestolar düzenliyor. Eleştiriler, Coldplay’in sürdürülebilirlik konusundaki örnek teşkil eden tutumunun ne denli değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermekle birlikte müzik dünyasında daha fazla sanatçının çevreye duyarlı adımlar atması gerektiğini gösteriyor.
Sürdürülebilirlikte Yeni Bir Dönüm Noktası
Coldplay’in “Music of the Spheres World Tour” turnesi, sürdürülebilirlik açısından bir dönüm noktası olarak karşımıza çıkıyor. Turne kapsamında, konser alanlarında yenilenebilir enerji kullanımını artırmak için çeşitli girişimlerde bulunuluyor. Özellikle konserlerde kullanılan sahne enerjisi, güneş panelleri ve biyoyakıtlar gibi çevre dostu kaynaklardan sağlanıyor. Örneğin kendi resmi web sitelerinde beyan ettiklerine göre, konser alanlarına yerleştirilen kinetik enerji zeminleri sayesinde, seyircilerin dans ederken ürettikleri enerji dahi sahne ışıklandırmasında kullanılabiliyor. Yenilikçi yaklaşımları yalnızca enerji tasarrufu sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda hem izleyicilere çevre bilinci aşılama hem de bizlere teknolojik yeniliklerin nasıl çok değerli birer faydaya dönüşebileceğini gösterme konusunda önemli bir rol oynuyor. İklim krizi ve çevre sorunlarıyla mücadele bununla da sınırlı kalmıyor. Grup, aynı zamanda karbon ayakizini azaltmak için çeşitli ağaç dikim projelerini destekliyor. Turne boyunca, bilet satışından elde edilen gelirle belirli bir miktarda ağaç dikiliyor ve bu sayede konserlerin çevresel etkisi en aza indirilmeye çalışılıyor.
Toplumsal Etki Ekseni
Coldplay’in sürdürülebilirlik çalışmaları, yalnızca çevresel etkileri nötrlemeye çalışmakla da sınırlı değil! Grup, aynı zamanda toplumsal sorumluluk projelerine de büyük önem veriyor ve bilet gelirlerinin bir kısmıyla dünya genelinde çevre ve eğitim alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına fon sağlamaya çalışıyor. Böylelikle grubun müziği aracılığıyla toplumsal fayda yaratma misyonu, sürdürülebilirlik vizyonuyla bir araya gelerek başta diğer sanatçılara ve topluma adeta “aksiyonun sözlerden daha yüksek sesle konuştuğunu” hatırlatmayı amaçlıyor. Grup üyeleri, çeşitli platformlarda yaptıkları konuşmalar ve röportajlarla da çevre ve sürdürülebilirlik konularına dikkat çekiyor. Bilinçlendirme çalışmalarının yanı sıra neredeyse karbon nötr konserler, Coldplay’in hayran kitlesi üzerinde büyük bir etki yaratıyor ve onları da sürdürülebilirlik konusunda harekete geçmeye teşvik ediyor. Sahip oldukları vizyon ve aldıkları aksiyon ile diğer popüler sanatçıların bir adım önüne geçen grup, “dünyada görmek istedikleri değişimin kendisi” olmayı başarıyor ve Mahatma Gandi’ye bir selam çakıyor!
Bugün Coldplay, müzik dünyasında sürdürülebilirlik konusunda öncü bir rol üstlenerek hem çevresel hem de toplumsal fayda sağlama yolunda önemli ve takdire şayan adımlar atıyor. Birçokları tarafından “Music of the Spheres World Tour” turnesi, sürdürülebilirlik açısından müzik endüstrisinde bir milat kabul ediliyor. Coldplay’in kararlı duruşu ve yenilikçi yaklaşımları, müzik dünyasında daha yeşil ve sürdürülebilir bir geleceğin kapılarını aralıyor. Umarım yaptıkları, harekete geçmekte tereddüt eden herkese ilham olur…
Bu yazı, ekoIQ’nun 113. sayısında yayımlanmıştır. Dergiye buradan ulaşabilirsiniz.