#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
bakudeki cop29 turkiye standi acildi bakan kurum cok guclu bir kadroyla buradayiz xx7c

Nükleer Vurgusu: Türkiye’nin Uzun Dönem İklim Stratejisi Toplantısından Notlar

COP29’da Türkiye’nin Uzun Dönem İklim Stratejisi’ni tanıtan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, toplantının ardından Greenpeace tarafından kendine yöneltilen bir soru üzerine Türkiye’nin zaman içerisinde fosil yakıtlardan çıkacağını dile getirse de buna dair net bir tarih vermedi. COP29’u yerinde takip eden ekoIQ Yayın Yönetmeni Dr. Barış Doğru, Bakan Kurum’un açıklamalarını ve Türkiye’nin 2053 net sıfır hedefine yönelik Uzun Dönem İklim Değişikliği Stratejisi belgesini yorumladı.

Dr. Barış DOĞRU

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Bakü’de gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) Taraflar Konferansı COP29’da ilk kez fosil yakıtlardan çıkışa dair açıklama yaptı.

Bakan Kurum, COP29’daki özel oturumda, Türkiye’nin 2053 net sıfır hedefine yönelik Uzun Dönem İklim Değişikliği Stratejisi belgesini açıkladı. Yol haritası 2053 yılında %50 yenilenebilir enerji ve %30 nükleer enerji hedefinde bulunuyor. Fosil yakıtlardan çıkış hedefi belirtilmezken metinde “kömür” kelimesi dahi yer almıyor.

11 Kasım Pazartesi günü itibarıyla Bakü’de başlayan BM İklim Değişikliği 29. Taraflar Konferansı (COP29) kapsamında Türkiye, 2053 Uzun Dönem İklim Stratejisi belgesini yayımladı. Yeni strateji belgesiyle ilgili T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum da 13 Kasım Çarşamba günü bir basın toplantısı düzenledi.

Bakan Kurum’un kalabalık bir heyetle Konferans merkezindeki Karabağ Toplantı Salonu’na hızla girip, iki gün önce UNFCCC’ye sunulmuş ve yayımlanmış strateji belgesini özetlediği ve sonra soru almadan yine hızlıca çıktığı toplantıdan akıllarda kalanları özetlemeye çalışalım.

Nükleere Dair Yeni ve Korkutucu Hedefler

Azerbaycan’da düzenlenen COP29’un “iklim finansmanında bir dönüm noktası olacağını” güçlü bir şekilde vurgulayan Murat Kurum, zirvedeki iklim finansmanıyla ilgili tartışmalardansa hiç bahsetmedi. Şeffaflık raporlamalarının COP29’un ikinci önemli gündemi olduğunun altını çizen Bakan Kurum’un 2053 Uzun Dönem İklim Stratejisi özeti, genel olarak daha önce açıklanmış ulusal belge ve stratejilerin aktarımından farklı bir şey içermiyordu. Ama bu noktada zaten belgenin, daha önceki belgelerden çok farklı bir şey içermediğini söylemekte fayda bulunuyor. Değil kömürden uzaklaşma veya çıkış, tek bir kez kömür kelimesinin geçmediği belgede, fosil yakıtlar ise toplamda dokuz kez anılıyor. Bilmeyen biri, Türkiye’nin fosil yakıtlarla bir alakası ve sorunu olmadığını, petrol, gaz ve evet taş kömürü ithalatı için her yıl milyarca dolar harcamadığını sanabilir. Fosil yakıtların raporda nadir geçtiği yerlerden biri ise “uyum bölümü”. Mevcut fosil yakıtlı enerji üretim tesislerinin altyapısının gözden geçirilmesi bahsi. Ne yazık ki daha uzun yıllar kullanmayı planladığımızı gösteriyor sanırım bu durum…

2053 uzun vadeli iklim degisikligi stratejisi 1320x742

Sıfır atıktan depozito sistemlerine, hidrojen ve karbon yakalama yatırımlarına kadar hiçbiri somut olmayan, ne zaman, nasıl, hangi bütçeyle gerçekleştirileceği tam bir muamma olan onlarca proje ve çalışma alanının ardı ardına sıralandığı bir strateji özet dinledik kısaca. Sağlam bir önceliklendirmenin olmadığı konusunda kolayca derin kuşkular yaratabilecek sunumdaki en dikkat çekici nokta ise, 2053 yılında, Türkiye’nin toplam enerji üretiminin %30’unun nükleer enerjiden elde edilmesi hedefiydi. Laf arasında söylenen bu hedef, Uzun Dönem İklim Stratejisi içinde yok. 2035’teki 7,2 GW’dan sonrası için bir hedef görünmüyor. Sanırım bu konuda, belgeye bile girmeyen yeni gelişmeler mevcut…

Türkiye’nin COP31 Adaylığı

İklim Kanunu’nu 2025’te yayımlayacaklarını tekrarlayan Murat Kurum, konuşmanın sonuna doğru, dost ve kardeş Azerbaycan’a teşekkürlerini iletmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2026 yılında yapılacak COP31’e resmen talip olduğumuz yönündeki açıklamasını hatırlattı. COP31 ile gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında bir köprü oluşturabileceklerini hatırlatan Bakan Kurum, finansman konusunda adil bir yaklaşımın ve iklim dirençli kentlerin geliştirilmesinin ana gündemleri olacaklarını belirtti. Son olarak Akdeniz, Asya-Pasifik ve Afrika’nın iklim değişikliğine karşı en kırılgan bölgeler olduğunu; bu konudaki sorunları gidermek için “adalet ve şeffaflıkla davranacaklarını” hatırlatarak, ilgili tarafların desteklerini beklediklerini söyledi.

Toplantı sonrasında, toplantıyı takip eden gazeteciler, sivil toplum temsilcilerinin kafalarındaki soruların yanıtlarını aldıklarını sanmıyorum. Ancak toplantı salonunun dışında, Greenpeace Türkiye Program Direktörü Berkan Özyer, “Uzun vadeli stratejide kömür ve genel olarak fosil yakıtlardan çıkışa yönelik hiçbir hedefin yer almadığını” aktarınca Bakan Kurum, zaman içerisinde fosil yakıtlardan çıkılacağını söyledi. Ancak sorular yine de ortada duruyor: Öyleyse böyle bir bilgi neden bu belgede yer almıyor? Ve ne zaman çıkacağız?

Dr. Barış Doğru

#ekoIQ ve iklimhaber.org Yayın Yönetmeni, Sürdürülebilirlik Uzmanı