#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

Önümüzdeki Sınır: İnsani Gelişme ve Antroposen

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye ofisi, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Habitat Derneği ve İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV) ortaklığında düzenlenen çevrimiçi takip toplantısı TEPAV ev sahipliğinde gerçekleşti. 15 Aralık 2020 tarihinde yayımlanan İnsani Gelişme Raporu’nda sunulan göstergeler ve bulgular eşliğinde Türkiye’nin Antroposen’de (insan çağında) toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki mevcut durumu panelistler tarafından farklı yaklaşımlar ile değerlendirildi.

Açılış konuşmaları İNGEV Başkanı Vural Çakır, Habitat Derneği Başkan Yardımcısı Nesrin Serin ve TEPAV İcra Direktörü Güven Sak tarafından yapıldı. Çakır, Türkiye’nin son 30 yılda İnsani Gelişme Endeksinde kaydettiği ilerlemenin önemine ve toplumsal cinsiyet eşitliği alanında katedilmesi gereken mesafeye dikkat çekti. Özellikle iş gücüne katılımda kadınların oranının %34 iken erkeklerde bu oranın %73’lere kadar çıktığının altını çizdi.

Vural Çakır’ın ardından açılış konuşmasını yapan Habitat Derneği Başkan Yardımcısı Nesrin Serin ise pandeminin negatif etkilerinden bahsederek sözlerine başladı ve COVID-19 pandemisi ile birlikte gelir kaybı yaşayan en büyük grubun kadınlar olduğunu vurguladı. Serin, Habitat Derneği olarak, kadınların iş hayatında var olmasını sağlayacak projelerle, kadının ekonomik açıdan güçlenmesine ve Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliği alanında ilerlemesine katkıda bulunacak çalışmaların içerisinde yer alacaklarını bildirerek sözlerini tamamladı.

TEPAV İcra Direktörü Güven Sak ise açılış konuşmasında toplumsal cinsiyet eşitliği alanında Türkiye Medeni Kanunun 95 yıl önceki kabulünden itibaren yürürlükte olduğunu ve 2011 yılında imzalanan İstanbul Sözleşmesinin bu hedef doğrultusunda yürürlüğe girdiğini vurguladı. Geldiğimiz noktada, son otuz yılda İnsani Gelişme endekslerinde Singapur ile birlikte en iyi performansı sergileyen ülkemizin gerilediği tek alanın toplumsal cinsiyet eşitliği olmasının üzücü olduğunu söyledi. Cinsiyet eşitliği için daha çok çalışmamız gerektiğini vurgulayan Sak, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu ile başlattıkları işbirliğinden, onların enerjisinden çok umutlu olduğunun altını çizdi.

TEPAV tarafından yapılan “81 İlde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi” çalışmasının iller bazında eksikleri görmekte oldukça faydalı olduğunu belirten Sak, il karnelerinin kaymakam ve valilerin performans değerlendirmesinde kullanılması çağrısında da bulundu.

Aynı zamanda, Türkiye’nin ilerleyen süreçte ivmeli bir şekilde kalkınması için birinci önceliğinin kadınların kitlesel olarak iş gücüne katılımlarının sağlanması olduğunu ifade eden Sak, COVID-19 sonrası toparlanma sürecinde yeşil dönüşümün önemine ve bu yolda Türkiye’nin Paris İklim Anlaşmasını onaylaması gerektiği gerçeğine dikkat çekti.

Çevrimiçi düzenlenen takip toplantısında panel öncesinde Türkiye’de mevcut toplumsal cinsiyet eşitliği genel hatlarıyla ele alındı. Bu kapsamda, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu (TGK) Başkanı Nurten Öztürk, COVID-19 pandemisinin var olan eşitsizlikleri daha da derinleştirdiğini ve özellikle kadınların iş gücüne katılımında ciddi düşüşlere sebep olduğunu ifade etti. Öztürk, TOBB olarak Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesi için Kadın Girişimciler Kurulu aracılığıyla kadın iş gücünü nicelik ve niteliksel olarak geliştirmek ve kadınların finansmana erişimlerini kolaylaştırarak kadın girişimciliğini %10’dan çok daha ileri seviyelere taşımak için yoğun bir şekilde çalıştıklarını aktardı. TGK’nın gelecekteki çalışmalarını, farkındalığın artırılması, eğitim-üretim ve katılım başlıkları altında özetleyen Öztürk, planladıkları projeler hakkında da somut örnekler verdi. Kamu kurumlarında toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki temsilciler yoluyla cinsiyet eşitliğine karşı farkındalık oluşturmayı hedeflediklerini aktaran Öztürk, bir diğer somut proje olarak da kadınlara tarımda girişimciliklerini arttırma amacıyla teknoloji okur-yazarlığı eğitimleri vereceklerini belirtti.

Öztürk’ün ardından İnsani Gelişme Raporu 2020 bulguları UNDP Türkiye Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Uzmanı Aslı Çoban tarafından, toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifinden detaylı bir şekilde ele alındı. Bu kapsamda Çoban, gezegen üzerindeki baskının oluşmasında insanın sorumluluğuna vurgu yaparken, kadınların kırsal üretimde mülkiyet haklarına erişimde yaşadıkları kısıtlar sebebiyle karşılaştıkları eşitsizliklere de dikkat çekti. Pandemi sürecinde kadınların istihdamdan, kız çocuklarının ise eğitimden geçici uzaklaşmalarının kalıcı hale gelebileceğini ifade eden Çoban, Türkiye’nin ileride daha iyi bir toplumsal cinsiyet eşitliği performansı yakalayabilmesi için bu eşitsizlikleri önleyebilecek esnek ve yapıcı politikalara ihtiyacı olduğunu belirtti.

UNDP İyi Niyet Elçileri tarafından paylaşılan kısa video mesajlarının sonrasında etkinlik “Antroposen’de Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” başlıklı panel ile devam etti. Moderatörlüğünü UNDP Türkiye, Suriye Krizine Yanıt ve Dayanıklılık Portföyü Toplumsal Cinsiyet ve Toplumsal İçerme Danışmanı İdil Safiye Soyseçkin Ceylan’ın yaptığı panel, TOBB Eskişehir İl Kadın Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Elif Gürkaynak tarafından gerçekleştirilen konuşma ile başladı. Gürkaynak, kadın girişimciliğini yerelde desteklemek için attıkları adımlardan bahsederken sahada yürüttükleri çalışmalarda kullanmak üzere veri toplama noktasında da hassas davrandıklarını aktardı. Bu kapsamda, 2009 ile 2019 yılları arasını kapsayan bir dönemi inceledikleri araştırma raporunda, Eskişehir’de son 10 yıl içerisinde işletme sayısında görülen artışın içinde kadınlar tarafından açılan işletmelerin sayısının oldukça düşük çıktığını ifade etti. Ancak bu araştırmada kadınlar tarafından çalıştırılan işletmelerin ömrünün daha uzun olduğunu saptadıklarını da belirten Gürkaynak, bunun kadın girişimcileri destekleme noktasında kendilerine güven verdiğini ve girişimci kadın rol modeller ile Eskişehirli kadınları bir araya getirerek birbirlerinden ilham almaları için daha fazla çalışacaklarını bildirdi.

Panel, İstanbul Teknik Üniversitesi, İşletme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İpek İlkkaracan-Ajas tarafından yapılan konuşma ile devam etti. Türkiye’de kadının emek piyasasına sınırlı katılımının nedenlerini araştırma bulgularıyla ele alan İlkkaracan-Ajas, bunu sadece eğitim eksikliği ve kültürel normlar ile açıklayan öğrenilmiş modele bir eleştiri getirdi. Bunun kaynaklarını doğru saptamanın politika önerileri geliştirme noktasında oldukça önemli olduğunun altını çizen İlkkaracan-Ajas, aynı eğitim seviyesine sahip erkeklerin kadınların iş gücüne katılımlarından fazla olmasının sebepleri incelendiğinde kadınlarda evliliğin istihdamı azalttığını saptadıklarını belirtti. Kadınların hayatlarında evlilik ile birlikte gündeme gelen hamilelik ve doğum sürecinin ev içerisindeki ücretsiz kadın emeğini arttırdığını vurgulayan İlkkaracan-Ajas, Türkiye için toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama noktasında iş yaşamı, ev içi emek ve aile yaşamını uzlaştırmaya yönelik politika geliştirmeye ihtiyaç olduğunu ifade ederek sözlerini tamamladı.

Panelde son olarak, ev sahibi kurum TEPAV tarafından hazırlanan 81 ilde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi (2020) bulguları TEPAV Proje Koordinatörü Ayşegül Taşöz Düşündere tarafından detaylı bir şekilde sunuldu. Düşündere, bu çalışmada UNDP tarafından geliştirilen araştırma metodolojisine eklenen 3 alt endeks hakkında bilgi verdi. Siyaset ve Ekonomide Temsil Edilme, Üretim Faaliyetlerine Katılım ve Eğitime Katılım olarak sınıflandırılan yeni alt endeksler ile birlikte sekiz yeni göstergenin de çalışmaya dâhil edildiğini belirten Taşöz, Türkiye’nin 81 ilinin değerlendirildiği çalışmada elde edilen en önemli bulgunun bir ildeki Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği azaldıkça İnsani Gelişmişliğin artması olduğunu aktardı. Genelde kişi başı geliri yüksek illerde toplumsal cinsiyet eşitliğinin nispeten yüksek çıktığını belirten Taşöz, üretim faaliyetlerine katılım alt endeksinin de Türkiye için anlamlı mesajlar verdiğini ifade etti. Bu bağlamda, Türkiye’nin genelde toplumsal cinsiyet eşitliği performansını en çok etkileyen indeksin üretim faaliyetlerine katılım alt endeksi olduğunu saptadıklarını söyleyen Taşöz, en azından şu an için çalışmaya nereden başlanması gerektiğini bildiklerini belirterek sözlerini tamamladı.

Panelin ardından Türkiye A Milli Kadın Voleybol Takımı Baş Antrenörü ve UNDP Türkiye Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Savunucusu Giovanni Guidetti’nin videolu mesajı ile toplantı sona erdi.

Etkinliği buradan izleyebilirsiniz.

EkoIQ Editör