Dünya Yeşil Binalar Konseyi (WGBC) üyesi olan ÇEDBİK, kurulduğu 2007 yılından bu yana yeşil binaların Türk yapı sektöründe bilinirliğinin artması ve yaygınlaşması için eğitimler, yeşil bina kılavuzlarının geliştirilmesi çalışmaları yapıyor; bu konularda kamu, özel sektör kurum ve kuruluşları ve STK’larla işbirliği geliştiriyor. Çevre dostu binalar konusunda dünyadan ve Türkiye’den gelişmeleri de EKOIQ’nun sayfalarına taşıyorlar.
Selçuk ÖZDİL, ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkanı
Türkiye’de son dönemde yaşanan, demokrasi adına temelden karşı olduğumuz, kınadığımız menfur olaylar sonrasında yeniden normal gündeme dönmemiz ne kadar zaman alır bilemiyoruz. Ancak bir an önce hayati önemi olan iklim değişikliği sorunu ve karbon salımlarının azaltılması konusundaki çalışmalarımızı kamu, STK ve özel sektör kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde aksatmadan sürdürmeliyiz. Biz ÇEDBİK olarak üzerimize düşenleri olanaklarımız ölçüsünde aksaksız sürdürmeye çalışıyoruz.
Suriyeliler Tartışması
Geçtiğimiz ayların tartışmalarından biri de Suriyeli göçmenlere vatandaşlık verilmesi konusuydu. Bu göçün ana nedeni bölgeyi kana bulayan savaş gibi görünse de, temelinde iklim değişikliğine bağlı uzun süreli kuraklığın yattığını bilmemiz, iklim mültecilerinin sorunlarına önerilecek çözümlerin kalıcılığı için de önemli. Politik hesaplar, statüko, milliyetçilik ve hatta ırkçılık doğru çözümler üretemez. Asırlar boyunca insan yerleşimlerinin yerlerini coğrafi şartlar, iklim ve suya erişim şekillendirmiştir. Su, yaşamsal insanlık hakkıdır ve barışın korunmasında en önemli etmenlerden birisidir. Sınırlar ise ancak barışla korunabilir.
Su Yaşamsal Kaynak
Suyun hayat demek olduğunu akılda tutarak apartman bahçelerinizi lastik tekerlekler rahat dönsün diye betonlayıp taş kaplamaktan vazgeçin. Yağmurlarımızı, sel olmasın istiyorsak biriktirelim, suyumuzun her damlasını tasarruflu kullanalım ve evlerimizde mutlak gri su sistemi kuralım. Yerüstü sularımız denize dökmek ve yeraltı sularımız kurutmaktan vazgeçelim.
Bir de sıcak yaz günlerinde lütfen sokak hayvanlarına su vermeyi de ihmal etmeyelim.
İklim Değişikliği Çok Büyük Sorun…
İklim değişikliği insanlığın önündeki en büyük sorun. Nasıl baş edebileceğimiz aşağı yukarı belli. Karbon salımlarımızı ivedilikle azaltacağız, atmosferdeki CO2 oranını 350 ppm altına indireceğiz ve küresel ortalama sıcaklık artışının iki derece civarında kalmasını umut edeceğiz. Ne var ki şu an itibarıyla 400 ppm sınırı geçilmiş durumda ve karbon salımlarında yavaşlama yok denecek kadar az. Bu da insanı ümitsizliğe sürüklüyor.
Gerçeklere Direnmek
Scientific American dergisinde, bilim insanlarının yazdığı “Gerçeklere dirençli insanlar” konulu çok da ayrıntılı olmayan bir makale gözüme ilişti. Bu psikolojik direncin etmen leri arasında, sorunun büyüklüğü karşısındaki çaresizlik sayılabilir sanırım. İklim değişikliği ve sonuçlarının ciddiyeti de benzer bir tür yanlış savunma mekanizmasını harekete geçiriyor olabilir. Gerçi sayıları azalmaya başladı ama ben çevremden bu türde pek çok örnek biliyorum.
Ben Ne Yapabilirim ki?
Bu, bana birkaç yıl önce yine aynı derginin makalelerinden birinde “…iklim değişikliği moral bozucu olabilir, tek bir kişi veya ulus ne yapabilir?” başlıklı bir başka makaleyi anımsattı.
Princeton Üniversitesi’nden yazarlar, bugün de geçerli olan o günün bilgi birikimiyle aklımda kaldığı kadarıyla şunları öneriyorlardı:
- Fosil yakıtlardan vazgeçin.
- Evinizin, kentinizin, özellikle elektrik, su, yol şebekeleri altyapısını yenileyin. Kullanacağınız yapı malzemelerinin çevre dostu olmasına dikkat edin.
- İşinizin yakınına taşının, toplu taşıma, bisiklet ve yürümeyi tercih edin. Çok uzun yol ve kaçınılmaz olmadıkça uçmayın bunun yerine tren tercihiniz olsun.
- Daha az tüketin! Biz tükettikçe karbon salımları artıyor. Gereksiz ise almayın, çevre dostu alım yapın. Kullanacaklarınızı toptan miktarlarda alın ki ambalaj kullanımı azalsın.
- Akıllı beslenin. Evet dengeli, lezzetli ve çevre dostu beslenmek zor bir konu. Herkes vejetaryen olsun demiyoruz ama yemek karbon ayak izinizi küçültmek için et tüketiminizi azaltın, yerel ve organik gıdaları tercih edin.
- Ağaç kesmeyin. Ağaç kesmeye neden olan tüketimlerinizi sınırlayın. Ahşap ürünlerin sürdürülebilir olarak elde edildiğinden emin olun. Özellikle yağmur ormanlarının sadece dünyanın ciğerleri değil kısa erimde iklim değişikliğiyle baş etmekte en önemli umudumuz olduğunu unutmayın.
- Fişten çekin! Enerji verimli aygıtlar ve aydınlatma kullanın.
- Kaç çocuk? Dünyanın kaç insanı kaldırabileceğini hesaplamak karmaşık bir konu ama iklim değişikliği kontrol altına alınabilecekse kişi başı enerji tüketimi, atıklar, salımlar derhal azaltılmalı.
- Temiz yakıtlar kullanın. Yenilenebilir enerji kullanın. Hibrid veya elektrikli ulaşım araçları kullanın.
- İklim değişikliğinde geldiğimiz nokta insanların yerküre ile giriştiği en büyük deney. Saldığınız karbonu tutabiliyorsanız tutun ama “İklim Mühendisliği” gibi sonuçları düşünülen çözümden daha büyük felaketlere yol açabilecek deneylere girişmeyin.
Uzun açıklamaları olan bu konuları düşünüp tartmayı sizlere bırakıyorum. İklim değişikliği ile baş etmek ya da çevre dostu olmak için yapılan tüm çalışmalar eninde sonunda bireylerin davranışında düğümleniyor. Yani iş bize düşüyor. Hepimize kolay gelsin. Umarım başarabiliriz
TÜRKİYE’DEN… SBE 2016 Istanbul – Akıllı Metropoller
SBE (Sustainable Built Environment – Sürdürülebilir Yapılı Çevre) konferans dizileri yıllardır dünyanın çeşitli ülkelerinde süregelen bir sivil girişim platformu etkinliği. Genelde ülkelerin ulusal yeşil bina konseyleri tarafından düzenlenen konferanslar, bu yıl Türkiye’de ilk kez 13-15 Ekim tarihlerinde yapılacak. Düzenlemesi Türkiye İMSAD tarafından yapılan konferansın düzenleme komitelerinde ÇEDBİK yönetimi de aktif rol alıyor. Burada Türkiye İMSAD yönetiminin ve katılımcı üyelerinin yıllardır sürdürdüğü çevre ve sürdürülebilirlik politikalarının payı büyük. Biz de bu yönetim anlayışına olan güvenimizle desteğimizi veriyoruz. Çevre dostu malzeme gerekli ama sadece malzeme ile yeşil bina yapılamıyor. Yüksek performans her şeyden önce bilinçli bir kararlılık ve bütünsel tasarım konusu. Bu uluslararası konferansta da 100’den fazla bildiri ve sunum, 20’den fazla konuşmacı ile sürdürülebilir yapılı çevre konusundaki gelişmeleri, araştırmaları, yenilikleri ve iyi uygulama örneklerini inceleyeceğiz. Kongre kapanış paneli ve bir çalıştay da diğer etkinlikler arasında. Kaçırılmaması gereken bir etkinlik. Duyurulur…
DÜNYADAN… Net Sıfır Binalar 2050
Dünya Yeşil Binalar Konseyi (WGBC) 28-29 Haziran 2016 tarihinde Londra’da düzenlenen İş ve İklim Zirvesi’nde “Advancing Net Zero” (Net Sıfırı İlerletme) projesini açıkladı. 1000’den fazla yönetici, yatırımcı ve politikacının katıldığı zirvede konuşan WGBC yöneticisi Terri Wills, “Artık harekete geçme zamanıdır…” diyerek COP21 Binalar Günü taahhütlerinin başarısından aldıkları güç ve heyecanla, 2050 yılına kadar tüm binaların net sıfır binalar haline gelmesini ve kapsamlı yenileme projeleriyle 84 gigaton CO2 salım azaltımı hedefleyeceklerini belirtti. Bu projeye ilk adımda sekiz ulusal konseyin katılacağını da açıkladı. Bu konseyler net sıfır için bina tasarım kılavuzlarını hazırlayacaklar, profesyonelleri eğitecekler ve iyi uygulama örneklerini duyurup paylaşacaklar. WGBC bünyesinde ÇEDBİK’in de içinde olduğu 27 ulusal konsey ve onlara üye olan 27 bin kuruluş var. Yapı sektörünün ve yapılı çevrenin dünya çapında karbon salımlarının %30 payına sahip olduğunu anımsarsak bu projenin ne denli yaşamsal önemde olduğunu daha iyi kavrayabiliriz.
Dünya Yeşil Bina Talebi 2018’de İki Katına Çıkacak
WGBC’nin 2015 yılı sonunda uzman bir kuruluşa yaptırdığı araştırmaya göre, yeşil binaların dünya çapında %18 olan payı 2018 yılında %37 düzeyine ulaşacak. Bu hızlı gelişmenin her üç yılda bir iki katına çıkarak sürmesi bekleniyor. Pek çok ülke dramatik büyüme rakamları bildiriyor. En çok sözü edilen yarar, işletme giderlerinin azalırken kalite güvenirliğinin artması. Satış değerinin yükselmesi ve kullanıcıların sürdürülebilirlik konusunda bilinçlenmesi de önde gelen faydalar arasında. Çevre dostu bina uygulamaları en çok ticari bina segmentinde bulunuyor. Anketlere yanıt verenlere göre, yeşil bina yapımında birincil neden enerji kullanımının azaltılması (%66). Doğal kaynakların korunması (%37) ikinci, su kullanımının azaltılması (%31) ise üçüncü sırada.
Orta ve Doğu Avrupa Ülkeleri Bulgaristan’da Buluştu!
22-25 Haziran’da Bulgaristan’ın Balçık şehrinde gerçekleşen C4E (Central and Eastern European Energy Efficiency) Forum etkinliğinde enerji verimliliği ele alındı. Avrupa ülkelerinden kamu, özel sektör, akademi, STK gibi farklı perspektiflerden önemli konuşmacıların sunumlar yaptığı oturumlarda ülkelerin enerji verimliliği politikaları, iklim değişikliği, bina enerji iyileştirmeleri ve farklı sektörlerin bu konuya bakışına değinildi. Avrupa Komisyonu Enerji Birliği başkan yardımcısının da aralarında olduğu konuşmacılar Avrupa’nın bina enerji iyileştirmelerindeki mevcut durumunu aktardı. Forumun ikinci günü ise, bölgesel ve şehirsel bazda enerji verimliliği sorunları ve çözümleri ile farklı bina tiplerine yönelik örnek projeler ve olası çözümler tartışıldı. Enerji ajanslarından ve global enerji kuruluşlarından konuşmacılar, sunumlarında, enerji verimliliğinin sosyal boyutlarına da değindi. Sunum ve tartışma oturumlarının dışında “informal” oturumlar da yapılarak hem network yapma hem tartışma ortamları sağlandı, bu bölümler daha spesifik soruların tartışıldığı yerler oldu. İkinci günün sonunda yapılan “project lab” ve kapanış oturumu ise tartışılan tüm konuların somut önerilere döküldüğü ve özetlendiği bölümlerdi
Build Upon Projesi
Mevcut binaların enerji verimliliğine yönelik iyileştirilmesini konu alan, ÇEDBİK’in de içinde olduğu 14 ülke yeşil bina konseylerinin ortak çalışmasıyla yürütülen ve bu konuyla ilgili bilgi paylaşımı ve sorunların çözülmesi amaçlı ortak platform yaratmayı amaçlayan Avrupa projesi Build Upon’un çalışmaları tüm hızıyla sürüyor.
Bulgaristan Çalıştayı
Proje kapsamında Bulgaristan Yeşil Bina Konseyi ulusal çalıştayını C4E forumu başlamadan bir gün önce gerçekleştirdi. Bu çalıştayda farklı ülkelerden önemli katılımcılar Bulgaristan’ın ve diğer Doğu Avrupa ülkelerinin enerji verimliliği renovasyonu sorunlarını tartışarak farklı başlıklar altında çözümler aradı.
Madrid Liderler Toplantısı
Build Upon Liderler Toplantısı I- Madrid, 20- 21 Eylül tarihlerinde “Yapı sektörünün bina iyileştirme devrimi için buluşma” başlığıyla toplanıyor. Toplantı web sitesinde toplantının amaçları söyle tanıtılıyor:
Tarihi önemde olan COP21 kararlarını ülkeler Nisan ayında imzaladı. Artık harekete geçme zamanı. Avrupa’nın binalarını iyileştirme ödevi karşımızda duruyor. Zorlu hedeflerimizi gerçekleştirebilmek için daha önce yapılmamış boyut ve hızda ortak, yapısal koordinasyona gerek var. Avrupa çapında 200 bina iyileştirme uzmanı iki günlük liderler toplantısı için bir araya gelecek. Toplantıda mevcut binaların enerji verimliliğini artırabilmek için ulusal bina iyileştirme stratejilerimizi nasıl birlikte şekillendirebileceğimizi konuşacağız. Buluşmada, Avrupa çapında kamu kurumları, belediyeler, enerji firmaları, finans kuruluşları, yatırımcılar, bina sahipleri, bina kullanıcıları, STK’lar ile tanışma, karşılıklı etkileşim içinde görüşme fırsatınız olacak. Gelin bu ortak görüşü birlikte oluşturalım.
Evet ortak geleceğimiz için ortak çözümleri birlikte bulacağımız günler dileklerimle esen kalın!