Gıda

Palm Yağı, Çevre ve İklim Krizini İvmelendiriyor

Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) Perşembe günü yayınlanan 2021 Palm Yağı Alıcıları Puan Kartı’na göre Heinz ve Campbell Soups en kötü puanları alırken çikolata üreticisi Ferrero ve İsveçli mobilya devi Ikea, öncü şirketler arasında yer alıyor.

Haber: Tom Batchelor
Çeviri: Gülce Demirer

Kampanyacılar, dünyanın en etkili markalarından bazılarının, sürdürülebilir olmayan palm yağı üretiminin neden olduğu ormansızlaşma ve kritik doğal yaşam alanlarına verilen zararla mücadele etmekte hala başarısız olduğu konusunda uyardı.

WWF’nin Perşembe günü yayınlanan 2021 Palm Yağı Alıcıları Puan Kartı, sürdürülebilir palm yağı söz konusu olduğunda Heinz ve Campbell Soups ve The SPAR Group gibi şirketlerin “geride kaldığını” tespit etti. WWF raporuna göre, çikolata üreticisi Ferrero ve İsveçli mobilya devi Ikea, sürdürülebilirlik konusunda öncülük eden şirketler arasında yer aldı.

İngiltere’de John Lewis en yüksek puanı alırken, Co-operative Group UK, Unilever, Tesco ve Saputo Dairy UK “iyi yolda” olarak tanımlandı.
Küresel markalar Arla Foods ve Estée Lauder Companies ile birlikte John Lewis Partnership/Waitrose, sadece bir yıl içerisinde orta sınıftan en üst kategoriye sıçradı ve John Lewis dünya çapında dördüncü sırayı aldı.

Ölçeğin diğer ucunda, onlarca şirket ya palm yağı kullanımı ve sürdürülebilirlik çabaları hakkında herhangi bir bilgi sağlayamadı ya da düşük puan aldı.

WWF’nin savunuculuk ve kampanyalardan sorumlu direktörü Katie White “Birkaç şirket, doğayı korumak için sürdürülebilir olmayan palm yağını işlerinden çıkarmak için etkileyici adımlar attı. Rakiplerine bunun yapılabileceğini gösterdiler. Ancak, birçok küresel marka, 2020 itibarıyla palm yağı tedarik zincirlerinden, doğa tahribatını kaldırmak için uzun süredir taahhütlerde bulunmasına rağmen, büyük çoğunluğu hala vaatlerini yerine getirmiyor. Adım atmayan şirketleri unutmayacağız. Tehlikede olan çok şey varken, eylemsizliğe veya yarım önlemlere yer yok” dedi.

Palm yağının geniş bir kullanım alanı var, ancak dünyanın bazı bölgelerinde orman kaybının ve habitat tahribatının yanı sıra toprak gaspı yoluyla yerel halka zarar vermek; evlerinden çıkmaya zorlamak ve insan haklarını ihlal etmek gibi ciddi sorunlara neden oluyor.

WWF, palm yağının dünyanın en yaygın kullanılan ve ticareti yapılan bitkisel yağ olması nedeniyle talebin daha da artabileceğini ve bunun üretimiyle ilişkili çevresel ve sosyal zararları potansiyel olarak kötüleştirebileceğini öne sürüyor.

WWF’nin puan kartı, dünya çapında 227 perakendeciyi, tüketim malları üreticisini ve konaklama şirketini sürdürülebilir bir palm yağı endüstrisi yaratma taahhütleri ve eylemleri konusunda inceledi. Puan kartını derlemek için şirketlerden bir anket doldurmaları istendi.

İngiltere şirketleri 24 puan üzerinden ortalama 14.4 (0 en kötü puan ve 24 en iyi puan) alırken uluslararası ortalama 13.2 puanın biraz üzerinde; Avrupa ortalaması ise 14.1 oldu.

WWF, değerlendirilen şirketlerin çoğunun, tedarik ettikleri palm yağının ormansızlaşma ve insan hakları ihlalleriyle bağlantılı olmamasını sağlamak için sağlam politikalar oluşturmada başarısız olduğunu söyledi. Vakıf, şirketleri kendi palm yağı tedarik zincirlerinin sürdürülebilir olduğunu göstermeye ve politika yapıcıları bağlayıcı mevzuatı kabul etmeye ve uygulamaya çağırıyor.

WWF raporu, “Gezegenimiz, palm yağı alıcılarının vaatlerini eyleme dönüştürmesini bekleyemez. Ormansızlaşmadan biyolojik çeşitlilik kaybına ve küresel ısınmaya kadar, palm yağı endüstrisinin sürdürülemez uygulamaları karşı karşıya olduğumuz iklim ve doğa krizlerine ivme kazandırıyor. Bu krizle mücadele, sektör genelinde değişimi yönlendirmede etkin uygulama ve daha fazla yönetim sağlamak adına uygulamalar ve sistemlerle birlikte hızlandırılmış ve uyumlu kurumsal eylemi gerektiriyor. Hem üretici hem de tüketici ülkelerdeki hükümetler, finans sektörünün yanı sıra ormanları, doğal ekosistemleri ve yerel toplulukları koruyan palm yağı tedarik zincirlerini teşvik etmede de önemli bir role sahip” diyor.

 

About Post Author