#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
Sosyal Girişimler ile Sürdürülebilir Kalkınmaya Katkı

Sosyal Girişimler ile Sürdürülebilir Kalkınmaya Katkı

Boğaziçi Üniversitesi Mezunu İş İnsanları Derneği’nin, (BRM) İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) kâr amacı gütmeyen mali destek programı kapsamında desteklenen, Boğaziçi Üniversitesi ve Genç Başarı Eğitim Vakfı ortaklığında gerçekleştirilen Sosyal Girişimcilik Programı (SoGiP), üniversite öğrencilerinde farkındalık yaratmanın yanı sıra iş dünyası ile sosyal girişimcileri buluşturmayı hedefliyor. BRM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Bulak ile programın ayrıntılarını konuştuk.

YAZI: Nevra YARAÇ

SoGiP nasıl doğdu?

Biz öncelikle derneği dönüştürmeye başladık ve bunu yaparken de adanmış bir şekilde, hepimizin ortak bir anlama inandığı bir ruhla çalıştık. Geçen yıl düzenlediğimiz Kapsayıcı İşletmeler Zirvesi bizim için çok motive edici oldu. Sektörü, ekosistemi, paydaşları tanıdık; konuyu öğrendik. O kadar doğru bir alana girmişiz ki yaşam bizim önümüze kaynakları sundu, bütün kapılar açıldı, herkes bizi destekledi. Gelir piramidinin en altında yer alan 1 milyar insan var. Şirketleri bu insanlara dokunmaya yönlendirmek hem bize hem de şirketlere çok iyi geldi. Sosyal girişimciliğin de buna çok hizmet eden bir yanı olduğunu düşünüyorduk. Projemizi yazdık ve başvurduğumuz İSTKA programından hibe almaya hak kazandık.

Program neyi hedefliyor?

Programın en temel amacı, Türkiye’deki sosyal girişimcilik ekosistemini geliştirmek üzere öncelikle üniversite öğrencileri arasında farkındalığı artırmak. İkincisi bu kültürü yaygınlaştırmak istiyoruz. Birleşmiş Milletler’in (BM) 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SKH) üzerine çalışmalar çok gelişecek. Hedefimiz, farkındalığın yanı sıra “Ben bunları çözebilirim” cesaretini, ilhamını yaratabilmek.

Bununla birlikte Türkiye’de sosyal fayda ile para kazanmanın bir araya gelmemesi gerektiğine dair güçlü bir algı var. Bunun değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Öte yandan artık ayrışma zamanını geçiyoruz, buluşma zamanındayız. Ayrışmanın maksimize olduğu yerde buluşma başlıyor bir çember gibi düşünürsek. O yüzden yaptığımız tüm işler buna yönelik.

Ne tür eğitimler ve etkinlikler olacak program kapsamında?

15 üniversitede 600 öğrenciye 1-1,5 saat süren tanıtımlarla başladık. Sosyal girişimcilik ve bileşenleri konusunda bilgi veriyoruz. Aslında öğrencilerin zihninde olan “Ben girişimci olamam”, “Mezun olunca para kazanmak zorundayım”, “Yeterince yaratıcı değilim” şeklindeki ön kabulleri kırmayı; emeğini nereye koyarsa orasının yeşereceğini, bunun da ancak kendilerine inanmaları ile başlayacağını aşılamayı amaçlıyoruz. Alanlar belirlenecek ve öğrenciler SKH’ler üzerinde çalışacaklar. Dört devremiz var, 200 öğrenci katılacak. İstanbul’daki üniversitelere kayıtlı olan öğrenciler programa katılabilir. Sosyal Girişimcilik Programı toplam 72 saat sürüyor. KOSGEB sertifikalı bir danışman tarafından verilecek Girişimcilik Programı, bunun 32 saatini oluşturuyor. Bu kısımda “sosyal fayda ve kârlılık ilkesini nasıl birleştiririz”i anlatabilmek istiyoruz.

Şirketler hangi noktada devreye giriyor?

Sosyal Girişimcilik Programı’nın içerisinde yer alan Genç Başarı Eğitim Vakfı ile düzenlediğimiz iki günlük Proje Atölyesi ile öğrendiklerini teknik olarak uygulama safhasına geçiyor katılımcılar. Takım çalışmasıyla fikir geliştiriyorlar, proje yazıyorlar, iş planını hazırlıyorlar. Atölyede bunun küçük bir paylaşımını yapıyorlar. Bu noktada şirket çalışanları ya da yöneticileri, mentor veya çözüm ortağı olarak devreye giriyorlar. Çözüm Ortağı konseptinde şirketler takım üyesi olarak katılımcılarla fikri geliştirip bunu ticarileştirmek üzere birlikte çalışıyorlar. Belki ilerde bu girişimde hisse sahibi olacaklar. Programın katma değer yaratacak en önemli kısımlarından birisi de burası. En sonunda bir tanıtım günümüz olacak, şirketler gelecek, öğrencilerin fikirlerini anlatabileceği stantlar olacak. Buluştuklarında belki bir şirket yatırım yapmak isteyecek bir fikre. Bu fikirlerin kimisi sosyal girişim, kimisi kurumsal sosyal sorumluluk olarak somutlaşacak. Kimisi de sadece fikir aşamasında kalacak.

Bir sosyal girişim fonumuz da var. Yatırıma ihtiyacı olan destek alabilecek. Proje Ocak 2018’de sona erecek ama biz orada bırakmayacağız. Çözüm ortaklığı ilişkisiyle devam eden bir süreç söz konusuysa BRM olarak destek vermeye devam edeceğiz.

İstanbul dışına da taşımayı düşünüyor musunuz programı?

Program İSTKA desteği aldığı için İstanbul’u kapsıyor. Ama amacımız yaygınlaşabilir bir model oluşturmak ve programı Türkiye genelinde sürdürülebilir kılmak.

SoGiP Programının Bileşenleri
Çözüm Ortakları:
Değişik sektörlerden profesyoneller Sosyal Girişimcilik Programı boyunca katılımcılarla Çözüm Ortağı olarak çalışıyor ve projelerini geliştirme süreçlerine aktif destek veriyorlar.
Sertifikalar: Programı tamamlayan katılımcılar, kendi girişimlerini kurmaları durumunda KOSGEB desteklerinden yararlanabilecekleri bir Girişimcilik Sertifikası ve Boğaziçi Üniversitesi onaylı bir Sosyal Girişimcilik Eğitim Sertifikası almaya hak kazanıyorlar.
Networking: Projelerini geliştiren sosyal girişimci adayları, bunları program sonunda düzenlenen bir networking etkinliği kapsamında firmalara sunma ve işbirliği yapma fırsatları buluyorlar.
Sosyal Girişim Fonu: Sponsor firmaların katkıda bulunacağı bir Sosyal Girişim Fonu oluşturuluyor. Program sonunda geliştirdikleri projeleri firmalara sunan katılımcılar, işbirliği anlaşmaları çerçevesinde bu fondan faydalanabiliyor. 

EkoIQ Editör

Sosyal Girişimler ile Sürdürülebilir Kalkınmaya Katkı

Boğaziçi Üniversitesi Mezunu İş İnsanları Derneği’nin, (BRM) İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) kâr amacı gütmeyen mali destek programı kapsamında desteklenen, Boğaziçi Üniversitesi ve Genç Başarı Eğitim Vakfı ortaklığında gerçekleştirilen Sosyal Girişimcilik Programı (SoGiP), üniversite öğrencilerinde farkındalık yaratmanın yanı sıra iş dünyası ile sosyal girişimcileri buluşturmayı hedefliyor. BRM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Bulak ile programın ayrıntılarını konuştuk.

YAZI: Nevra YARAÇ

SoGiP nasıl doğdu?

Biz öncelikle derneği dönüştürmeye başladık ve bunu yaparken de adanmış bir şekilde, hepimizin ortak bir anlama inandığı bir ruhla çalıştık. Geçen yıl düzenlediğimiz Kapsayıcı İşletmeler Zirvesi bizim için çok motive edici oldu. Sektörü, ekosistemi, paydaşları tanıdık; konuyu öğrendik. O kadar doğru bir alana girmişiz ki yaşam bizim önümüze kaynakları sundu, bütün kapılar açıldı, herkes bizi destekledi. Gelir piramidinin en altında yer alan 1 milyar insan var. Şirketleri bu insanlara dokunmaya yönlendirmek hem bize hem de şirketlere çok iyi geldi. Sosyal girişimciliğin de buna çok hizmet eden bir yanı olduğunu düşünüyorduk. Projemizi yazdık ve başvurduğumuz İSTKA programından hibe almaya hak kazandık.

Program neyi hedefliyor?

Programın en temel amacı, Türkiye’deki sosyal girişimcilik ekosistemini geliştirmek üzere öncelikle üniversite öğrencileri arasında farkındalığı artırmak. İkincisi bu kültürü yaygınlaştırmak istiyoruz. Birleşmiş Milletler’in (BM) 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SKH) üzerine çalışmalar çok gelişecek. Hedefimiz, farkındalığın yanı sıra “Ben bunları çözebilirim” cesaretini, ilhamını yaratabilmek.

Bununla birlikte Türkiye’de sosyal fayda ile para kazanmanın bir araya gelmemesi gerektiğine dair güçlü bir algı var. Bunun değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Öte yandan artık ayrışma zamanını geçiyoruz, buluşma zamanındayız. Ayrışmanın maksimize olduğu yerde buluşma başlıyor bir çember gibi düşünürsek. O yüzden yaptığımız tüm işler buna yönelik.

Ne tür eğitimler ve etkinlikler olacak program kapsamında?

15 üniversitede 600 öğrenciye 1-1,5 saat süren tanıtımlarla başladık. Sosyal girişimcilik ve bileşenleri konusunda bilgi veriyoruz. Aslında öğrencilerin zihninde olan “Ben girişimci olamam”, “Mezun olunca para kazanmak zorundayım”, “Yeterince yaratıcı değilim” şeklindeki ön kabulleri kırmayı; emeğini nereye koyarsa orasının yeşereceğini, bunun da ancak kendilerine inanmaları ile başlayacağını aşılamayı amaçlıyoruz. Alanlar belirlenecek ve öğrenciler SKH’ler üzerinde çalışacaklar. Dört devremiz var, 200 öğrenci katılacak. İstanbul’daki üniversitelere kayıtlı olan öğrenciler programa katılabilir. Sosyal Girişimcilik Programı toplam 72 saat sürüyor. KOSGEB sertifikalı bir danışman tarafından verilecek Girişimcilik Programı, bunun 32 saatini oluşturuyor. Bu kısımda “sosyal fayda ve kârlılık ilkesini nasıl birleştiririz”i anlatabilmek istiyoruz.

Şirketler hangi noktada devreye giriyor?

Sosyal Girişimcilik Programı’nın içerisinde yer alan Genç Başarı Eğitim Vakfı ile düzenlediğimiz iki günlük Proje Atölyesi ile öğrendiklerini teknik olarak uygulama safhasına geçiyor katılımcılar. Takım çalışmasıyla fikir geliştiriyorlar, proje yazıyorlar, iş planını hazırlıyorlar. Atölyede bunun küçük bir paylaşımını yapıyorlar. Bu noktada şirket çalışanları ya da yöneticileri, mentor veya çözüm ortağı olarak devreye giriyorlar. Çözüm Ortağı konseptinde şirketler takım üyesi olarak katılımcılarla fikri geliştirip bunu ticarileştirmek üzere birlikte çalışıyorlar. Belki ilerde bu girişimde hisse sahibi olacaklar. Programın katma değer yaratacak en önemli kısımlarından birisi de burası. En sonunda bir tanıtım günümüz olacak, şirketler gelecek, öğrencilerin fikirlerini anlatabileceği stantlar olacak. Buluştuklarında belki bir şirket yatırım yapmak isteyecek bir fikre. Bu fikirlerin kimisi sosyal girişim, kimisi kurumsal sosyal sorumluluk olarak somutlaşacak. Kimisi de sadece fikir aşamasında kalacak.

Bir sosyal girişim fonumuz da var. Yatırıma ihtiyacı olan destek alabilecek. Proje Ocak 2018’de sona erecek ama biz orada bırakmayacağız. Çözüm ortaklığı ilişkisiyle devam eden bir süreç söz konusuysa BRM olarak destek vermeye devam edeceğiz.

İstanbul dışına da taşımayı düşünüyor musunuz programı?

Program İSTKA desteği aldığı için İstanbul’u kapsıyor. Ama amacımız yaygınlaşabilir bir model oluşturmak ve programı Türkiye genelinde sürdürülebilir kılmak.

SoGiP Programının Bileşenleri
Çözüm Ortakları:
Değişik sektörlerden profesyoneller Sosyal Girişimcilik Programı boyunca katılımcılarla Çözüm Ortağı olarak çalışıyor ve projelerini geliştirme süreçlerine aktif destek veriyorlar.
Sertifikalar: Programı tamamlayan katılımcılar, kendi girişimlerini kurmaları durumunda KOSGEB desteklerinden yararlanabilecekleri bir Girişimcilik Sertifikası ve Boğaziçi Üniversitesi onaylı bir Sosyal Girişimcilik Eğitim Sertifikası almaya hak kazanıyorlar.
Networking: Projelerini geliştiren sosyal girişimci adayları, bunları program sonunda düzenlenen bir networking etkinliği kapsamında firmalara sunma ve işbirliği yapma fırsatları buluyorlar.
Sosyal Girişim Fonu: Sponsor firmaların katkıda bulunacağı bir Sosyal Girişim Fonu oluşturuluyor. Program sonunda geliştirdikleri projeleri firmalara sunan katılımcılar, işbirliği anlaşmaları çerçevesinde bu fondan faydalanabiliyor. 

EkoIQ Editör

Sosyal Girişimler ile Sürdürülebilir Kalkınmaya Katkı

Boğaziçi Üniversitesi Mezunu İş İnsanları Derneği’nin, (BRM) İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) kâr amacı gütmeyen mali destek programı kapsamında desteklenen, Boğaziçi Üniversitesi ve Genç Başarı Eğitim Vakfı ortaklığında gerçekleştirilen Sosyal Girişimcilik Programı (SoGiP), üniversite öğrencilerinde farkındalık yaratmanın yanı sıra iş dünyası ile sosyal girişimcileri buluşturmayı hedefliyor. BRM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Bulak ile programın ayrıntılarını konuştuk.

YAZI: Nevra YARAÇ

SoGiP nasıl doğdu?

Biz öncelikle derneği dönüştürmeye başladık ve bunu yaparken de adanmış bir şekilde, hepimizin ortak bir anlama inandığı bir ruhla çalıştık. Geçen yıl düzenlediğimiz Kapsayıcı İşletmeler Zirvesi bizim için çok motive edici oldu. Sektörü, ekosistemi, paydaşları tanıdık; konuyu öğrendik. O kadar doğru bir alana girmişiz ki yaşam bizim önümüze kaynakları sundu, bütün kapılar açıldı, herkes bizi destekledi. Gelir piramidinin en altında yer alan 1 milyar insan var. Şirketleri bu insanlara dokunmaya yönlendirmek hem bize hem de şirketlere çok iyi geldi. Sosyal girişimciliğin de buna çok hizmet eden bir yanı olduğunu düşünüyorduk. Projemizi yazdık ve başvurduğumuz İSTKA programından hibe almaya hak kazandık.

Program neyi hedefliyor?

Programın en temel amacı, Türkiye’deki sosyal girişimcilik ekosistemini geliştirmek üzere öncelikle üniversite öğrencileri arasında farkındalığı artırmak. İkincisi bu kültürü yaygınlaştırmak istiyoruz. Birleşmiş Milletler’in (BM) 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SKH) üzerine çalışmalar çok gelişecek. Hedefimiz, farkındalığın yanı sıra “Ben bunları çözebilirim” cesaretini, ilhamını yaratabilmek.

Bununla birlikte Türkiye’de sosyal fayda ile para kazanmanın bir araya gelmemesi gerektiğine dair güçlü bir algı var. Bunun değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Öte yandan artık ayrışma zamanını geçiyoruz, buluşma zamanındayız. Ayrışmanın maksimize olduğu yerde buluşma başlıyor bir çember gibi düşünürsek. O yüzden yaptığımız tüm işler buna yönelik.

Ne tür eğitimler ve etkinlikler olacak program kapsamında?

15 üniversitede 600 öğrenciye 1-1,5 saat süren tanıtımlarla başladık. Sosyal girişimcilik ve bileşenleri konusunda bilgi veriyoruz. Aslında öğrencilerin zihninde olan “Ben girişimci olamam”, “Mezun olunca para kazanmak zorundayım”, “Yeterince yaratıcı değilim” şeklindeki ön kabulleri kırmayı; emeğini nereye koyarsa orasının yeşereceğini, bunun da ancak kendilerine inanmaları ile başlayacağını aşılamayı amaçlıyoruz. Alanlar belirlenecek ve öğrenciler SKH’ler üzerinde çalışacaklar. Dört devremiz var, 200 öğrenci katılacak. İstanbul’daki üniversitelere kayıtlı olan öğrenciler programa katılabilir. Sosyal Girişimcilik Programı toplam 72 saat sürüyor. KOSGEB sertifikalı bir danışman tarafından verilecek Girişimcilik Programı, bunun 32 saatini oluşturuyor. Bu kısımda “sosyal fayda ve kârlılık ilkesini nasıl birleştiririz”i anlatabilmek istiyoruz.

Şirketler hangi noktada devreye giriyor?

Sosyal Girişimcilik Programı’nın içerisinde yer alan Genç Başarı Eğitim Vakfı ile düzenlediğimiz iki günlük Proje Atölyesi ile öğrendiklerini teknik olarak uygulama safhasına geçiyor katılımcılar. Takım çalışmasıyla fikir geliştiriyorlar, proje yazıyorlar, iş planını hazırlıyorlar. Atölyede bunun küçük bir paylaşımını yapıyorlar. Bu noktada şirket çalışanları ya da yöneticileri, mentor veya çözüm ortağı olarak devreye giriyorlar. Çözüm Ortağı konseptinde şirketler takım üyesi olarak katılımcılarla fikri geliştirip bunu ticarileştirmek üzere birlikte çalışıyorlar. Belki ilerde bu girişimde hisse sahibi olacaklar. Programın katma değer yaratacak en önemli kısımlarından birisi de burası. En sonunda bir tanıtım günümüz olacak, şirketler gelecek, öğrencilerin fikirlerini anlatabileceği stantlar olacak. Buluştuklarında belki bir şirket yatırım yapmak isteyecek bir fikre. Bu fikirlerin kimisi sosyal girişim, kimisi kurumsal sosyal sorumluluk olarak somutlaşacak. Kimisi de sadece fikir aşamasında kalacak.

Bir sosyal girişim fonumuz da var. Yatırıma ihtiyacı olan destek alabilecek. Proje Ocak 2018’de sona erecek ama biz orada bırakmayacağız. Çözüm ortaklığı ilişkisiyle devam eden bir süreç söz konusuysa BRM olarak destek vermeye devam edeceğiz.

İstanbul dışına da taşımayı düşünüyor musunuz programı?

Program İSTKA desteği aldığı için İstanbul’u kapsıyor. Ama amacımız yaygınlaşabilir bir model oluşturmak ve programı Türkiye genelinde sürdürülebilir kılmak.

SoGiP Programının Bileşenleri
Çözüm Ortakları:
Değişik sektörlerden profesyoneller Sosyal Girişimcilik Programı boyunca katılımcılarla Çözüm Ortağı olarak çalışıyor ve projelerini geliştirme süreçlerine aktif destek veriyorlar.
Sertifikalar: Programı tamamlayan katılımcılar, kendi girişimlerini kurmaları durumunda KOSGEB desteklerinden yararlanabilecekleri bir Girişimcilik Sertifikası ve Boğaziçi Üniversitesi onaylı bir Sosyal Girişimcilik Eğitim Sertifikası almaya hak kazanıyorlar.
Networking: Projelerini geliştiren sosyal girişimci adayları, bunları program sonunda düzenlenen bir networking etkinliği kapsamında firmalara sunma ve işbirliği yapma fırsatları buluyorlar.
Sosyal Girişim Fonu: Sponsor firmaların katkıda bulunacağı bir Sosyal Girişim Fonu oluşturuluyor. Program sonunda geliştirdikleri projeleri firmalara sunan katılımcılar, işbirliği anlaşmaları çerçevesinde bu fondan faydalanabiliyor. 

EkoIQ Editör

Sosyal Girişimler ile Sürdürülebilir Kalkınmaya Katkı

Boğaziçi Üniversitesi Mezunu İş İnsanları Derneği’nin, (BRM) İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) kâr amacı gütmeyen mali destek programı kapsamında desteklenen, Boğaziçi Üniversitesi ve Genç Başarı Eğitim Vakfı ortaklığında gerçekleştirilen Sosyal Girişimcilik Programı (SoGiP), üniversite öğrencilerinde farkındalık yaratmanın yanı sıra iş dünyası ile sosyal girişimcileri buluşturmayı hedefliyor. BRM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Bulak ile programın ayrıntılarını konuştuk.

YAZI: Nevra YARAÇ

SoGiP nasıl doğdu?

Biz öncelikle derneği dönüştürmeye başladık ve bunu yaparken de adanmış bir şekilde, hepimizin ortak bir anlama inandığı bir ruhla çalıştık. Geçen yıl düzenlediğimiz Kapsayıcı İşletmeler Zirvesi bizim için çok motive edici oldu. Sektörü, ekosistemi, paydaşları tanıdık; konuyu öğrendik. O kadar doğru bir alana girmişiz ki yaşam bizim önümüze kaynakları sundu, bütün kapılar açıldı, herkes bizi destekledi. Gelir piramidinin en altında yer alan 1 milyar insan var. Şirketleri bu insanlara dokunmaya yönlendirmek hem bize hem de şirketlere çok iyi geldi. Sosyal girişimciliğin de buna çok hizmet eden bir yanı olduğunu düşünüyorduk. Projemizi yazdık ve başvurduğumuz İSTKA programından hibe almaya hak kazandık.

Program neyi hedefliyor?

Programın en temel amacı, Türkiye’deki sosyal girişimcilik ekosistemini geliştirmek üzere öncelikle üniversite öğrencileri arasında farkındalığı artırmak. İkincisi bu kültürü yaygınlaştırmak istiyoruz. Birleşmiş Milletler’in (BM) 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SKH) üzerine çalışmalar çok gelişecek. Hedefimiz, farkındalığın yanı sıra “Ben bunları çözebilirim” cesaretini, ilhamını yaratabilmek.

Bununla birlikte Türkiye’de sosyal fayda ile para kazanmanın bir araya gelmemesi gerektiğine dair güçlü bir algı var. Bunun değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Öte yandan artık ayrışma zamanını geçiyoruz, buluşma zamanındayız. Ayrışmanın maksimize olduğu yerde buluşma başlıyor bir çember gibi düşünürsek. O yüzden yaptığımız tüm işler buna yönelik.

Ne tür eğitimler ve etkinlikler olacak program kapsamında?

15 üniversitede 600 öğrenciye 1-1,5 saat süren tanıtımlarla başladık. Sosyal girişimcilik ve bileşenleri konusunda bilgi veriyoruz. Aslında öğrencilerin zihninde olan “Ben girişimci olamam”, “Mezun olunca para kazanmak zorundayım”, “Yeterince yaratıcı değilim” şeklindeki ön kabulleri kırmayı; emeğini nereye koyarsa orasının yeşereceğini, bunun da ancak kendilerine inanmaları ile başlayacağını aşılamayı amaçlıyoruz. Alanlar belirlenecek ve öğrenciler SKH’ler üzerinde çalışacaklar. Dört devremiz var, 200 öğrenci katılacak. İstanbul’daki üniversitelere kayıtlı olan öğrenciler programa katılabilir. Sosyal Girişimcilik Programı toplam 72 saat sürüyor. KOSGEB sertifikalı bir danışman tarafından verilecek Girişimcilik Programı, bunun 32 saatini oluşturuyor. Bu kısımda “sosyal fayda ve kârlılık ilkesini nasıl birleştiririz”i anlatabilmek istiyoruz.

Şirketler hangi noktada devreye giriyor?

Sosyal Girişimcilik Programı’nın içerisinde yer alan Genç Başarı Eğitim Vakfı ile düzenlediğimiz iki günlük Proje Atölyesi ile öğrendiklerini teknik olarak uygulama safhasına geçiyor katılımcılar. Takım çalışmasıyla fikir geliştiriyorlar, proje yazıyorlar, iş planını hazırlıyorlar. Atölyede bunun küçük bir paylaşımını yapıyorlar. Bu noktada şirket çalışanları ya da yöneticileri, mentor veya çözüm ortağı olarak devreye giriyorlar. Çözüm Ortağı konseptinde şirketler takım üyesi olarak katılımcılarla fikri geliştirip bunu ticarileştirmek üzere birlikte çalışıyorlar. Belki ilerde bu girişimde hisse sahibi olacaklar. Programın katma değer yaratacak en önemli kısımlarından birisi de burası. En sonunda bir tanıtım günümüz olacak, şirketler gelecek, öğrencilerin fikirlerini anlatabileceği stantlar olacak. Buluştuklarında belki bir şirket yatırım yapmak isteyecek bir fikre. Bu fikirlerin kimisi sosyal girişim, kimisi kurumsal sosyal sorumluluk olarak somutlaşacak. Kimisi de sadece fikir aşamasında kalacak.

Bir sosyal girişim fonumuz da var. Yatırıma ihtiyacı olan destek alabilecek. Proje Ocak 2018’de sona erecek ama biz orada bırakmayacağız. Çözüm ortaklığı ilişkisiyle devam eden bir süreç söz konusuysa BRM olarak destek vermeye devam edeceğiz.

İstanbul dışına da taşımayı düşünüyor musunuz programı?

Program İSTKA desteği aldığı için İstanbul’u kapsıyor. Ama amacımız yaygınlaşabilir bir model oluşturmak ve programı Türkiye genelinde sürdürülebilir kılmak.

SoGiP Programının Bileşenleri
Çözüm Ortakları:
Değişik sektörlerden profesyoneller Sosyal Girişimcilik Programı boyunca katılımcılarla Çözüm Ortağı olarak çalışıyor ve projelerini geliştirme süreçlerine aktif destek veriyorlar.
Sertifikalar: Programı tamamlayan katılımcılar, kendi girişimlerini kurmaları durumunda KOSGEB desteklerinden yararlanabilecekleri bir Girişimcilik Sertifikası ve Boğaziçi Üniversitesi onaylı bir Sosyal Girişimcilik Eğitim Sertifikası almaya hak kazanıyorlar.
Networking: Projelerini geliştiren sosyal girişimci adayları, bunları program sonunda düzenlenen bir networking etkinliği kapsamında firmalara sunma ve işbirliği yapma fırsatları buluyorlar.
Sosyal Girişim Fonu: Sponsor firmaların katkıda bulunacağı bir Sosyal Girişim Fonu oluşturuluyor. Program sonunda geliştirdikleri projeleri firmalara sunan katılımcılar, işbirliği anlaşmaları çerçevesinde bu fondan faydalanabiliyor. 

EkoIQ Editör

Sosyal Girişimler ile Sürdürülebilir Kalkınmaya Katkı

Boğaziçi Üniversitesi Mezunu İş İnsanları Derneği’nin, (BRM) İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) kâr amacı gütmeyen mali destek programı kapsamında desteklenen, Boğaziçi Üniversitesi ve Genç Başarı Eğitim Vakfı ortaklığında gerçekleştirilen Sosyal Girişimcilik Programı (SoGiP), üniversite öğrencilerinde farkındalık yaratmanın yanı sıra iş dünyası ile sosyal girişimcileri buluşturmayı hedefliyor. BRM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Bulak ile programın ayrıntılarını konuştuk.

YAZI: Nevra YARAÇ

SoGiP nasıl doğdu?

Biz öncelikle derneği dönüştürmeye başladık ve bunu yaparken de adanmış bir şekilde, hepimizin ortak bir anlama inandığı bir ruhla çalıştık. Geçen yıl düzenlediğimiz Kapsayıcı İşletmeler Zirvesi bizim için çok motive edici oldu. Sektörü, ekosistemi, paydaşları tanıdık; konuyu öğrendik. O kadar doğru bir alana girmişiz ki yaşam bizim önümüze kaynakları sundu, bütün kapılar açıldı, herkes bizi destekledi. Gelir piramidinin en altında yer alan 1 milyar insan var. Şirketleri bu insanlara dokunmaya yönlendirmek hem bize hem de şirketlere çok iyi geldi. Sosyal girişimciliğin de buna çok hizmet eden bir yanı olduğunu düşünüyorduk. Projemizi yazdık ve başvurduğumuz İSTKA programından hibe almaya hak kazandık.

Program neyi hedefliyor?

Programın en temel amacı, Türkiye’deki sosyal girişimcilik ekosistemini geliştirmek üzere öncelikle üniversite öğrencileri arasında farkındalığı artırmak. İkincisi bu kültürü yaygınlaştırmak istiyoruz. Birleşmiş Milletler’in (BM) 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SKH) üzerine çalışmalar çok gelişecek. Hedefimiz, farkındalığın yanı sıra “Ben bunları çözebilirim” cesaretini, ilhamını yaratabilmek.

Bununla birlikte Türkiye’de sosyal fayda ile para kazanmanın bir araya gelmemesi gerektiğine dair güçlü bir algı var. Bunun değişmesi gerektiğine inanıyoruz. Öte yandan artık ayrışma zamanını geçiyoruz, buluşma zamanındayız. Ayrışmanın maksimize olduğu yerde buluşma başlıyor bir çember gibi düşünürsek. O yüzden yaptığımız tüm işler buna yönelik.

Ne tür eğitimler ve etkinlikler olacak program kapsamında?

15 üniversitede 600 öğrenciye 1-1,5 saat süren tanıtımlarla başladık. Sosyal girişimcilik ve bileşenleri konusunda bilgi veriyoruz. Aslında öğrencilerin zihninde olan “Ben girişimci olamam”, “Mezun olunca para kazanmak zorundayım”, “Yeterince yaratıcı değilim” şeklindeki ön kabulleri kırmayı; emeğini nereye koyarsa orasının yeşereceğini, bunun da ancak kendilerine inanmaları ile başlayacağını aşılamayı amaçlıyoruz. Alanlar belirlenecek ve öğrenciler SKH’ler üzerinde çalışacaklar. Dört devremiz var, 200 öğrenci katılacak. İstanbul’daki üniversitelere kayıtlı olan öğrenciler programa katılabilir. Sosyal Girişimcilik Programı toplam 72 saat sürüyor. KOSGEB sertifikalı bir danışman tarafından verilecek Girişimcilik Programı, bunun 32 saatini oluşturuyor. Bu kısımda “sosyal fayda ve kârlılık ilkesini nasıl birleştiririz”i anlatabilmek istiyoruz.

Şirketler hangi noktada devreye giriyor?

Sosyal Girişimcilik Programı’nın içerisinde yer alan Genç Başarı Eğitim Vakfı ile düzenlediğimiz iki günlük Proje Atölyesi ile öğrendiklerini teknik olarak uygulama safhasına geçiyor katılımcılar. Takım çalışmasıyla fikir geliştiriyorlar, proje yazıyorlar, iş planını hazırlıyorlar. Atölyede bunun küçük bir paylaşımını yapıyorlar. Bu noktada şirket çalışanları ya da yöneticileri, mentor veya çözüm ortağı olarak devreye giriyorlar. Çözüm Ortağı konseptinde şirketler takım üyesi olarak katılımcılarla fikri geliştirip bunu ticarileştirmek üzere birlikte çalışıyorlar. Belki ilerde bu girişimde hisse sahibi olacaklar. Programın katma değer yaratacak en önemli kısımlarından birisi de burası. En sonunda bir tanıtım günümüz olacak, şirketler gelecek, öğrencilerin fikirlerini anlatabileceği stantlar olacak. Buluştuklarında belki bir şirket yatırım yapmak isteyecek bir fikre. Bu fikirlerin kimisi sosyal girişim, kimisi kurumsal sosyal sorumluluk olarak somutlaşacak. Kimisi de sadece fikir aşamasında kalacak.

Bir sosyal girişim fonumuz da var. Yatırıma ihtiyacı olan destek alabilecek. Proje Ocak 2018’de sona erecek ama biz orada bırakmayacağız. Çözüm ortaklığı ilişkisiyle devam eden bir süreç söz konusuysa BRM olarak destek vermeye devam edeceğiz.

İstanbul dışına da taşımayı düşünüyor musunuz programı?

Program İSTKA desteği aldığı için İstanbul’u kapsıyor. Ama amacımız yaygınlaşabilir bir model oluşturmak ve programı Türkiye genelinde sürdürülebilir kılmak.

SoGiP Programının Bileşenleri
Çözüm Ortakları:
Değişik sektörlerden profesyoneller Sosyal Girişimcilik Programı boyunca katılımcılarla Çözüm Ortağı olarak çalışıyor ve projelerini geliştirme süreçlerine aktif destek veriyorlar.
Sertifikalar: Programı tamamlayan katılımcılar, kendi girişimlerini kurmaları durumunda KOSGEB desteklerinden yararlanabilecekleri bir Girişimcilik Sertifikası ve Boğaziçi Üniversitesi onaylı bir Sosyal Girişimcilik Eğitim Sertifikası almaya hak kazanıyorlar.
Networking: Projelerini geliştiren sosyal girişimci adayları, bunları program sonunda düzenlenen bir networking etkinliği kapsamında firmalara sunma ve işbirliği yapma fırsatları buluyorlar.
Sosyal Girişim Fonu: Sponsor firmaların katkıda bulunacağı bir Sosyal Girişim Fonu oluşturuluyor. Program sonunda geliştirdikleri projeleri firmalara sunan katılımcılar, işbirliği anlaşmaları çerçevesinde bu fondan faydalanabiliyor. 

EkoIQ Editör