Üniversitelilerden Sürdürülebilirlik Projesi: “Geleceğimiz Geçmişte Kalmasın!”

İstanbul Gelişim Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü son sınıf öğrencileri, “İklim Değişikliği” konulu bir araştırma yaptı. Sürdürülebilirlik projeleri kapsamında bir seminer düzenleyen öğrenciler, gerçekleştirdikleri çeşitli etkinliklerle “Geç kalırsak ne olur?” sorusunu sordu.

İstanbul Gelişim Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü son sınıf öğrencileri, Birleşmiş Milletler tarafından ele alınan İklim Eylemi maddesinden yola çıkarak “Geleceğimiz Geçmişte Kalmasın!” sloganıyla bir sürdürülebilirlik projesi gerçekleştirdi.

“İklim Değişikliği” konusunu bir araştırma ile inceleyen üniversite öğrencileri, “Dünyanın gelecekte yaşanabilir bir yer olması için bugün, bilinçli atılan her adım var olan problemlerin ilerlemesinin önüne geçecek. Bu bağlamda bizler de Geleceğimiz Geçmişte Kalmasın projesini hayata geçirdik. Dünya için bilinçli tüketim noktasında bir farkındalık oluşturduk” şeklinde bir açıklama yaptı.

“Yıkıcı Plastikler Kanımızda ve Hatta Anne Sütünde de Bulunuyor”

Doç. Dr. Emel Tozlu Öztay’ın koordinatörlüğünde yürütülen sosyal sorumluluk projesi kapsamında, Entegre Raporlama Derneği Genel Sekreteri ve Yuvam Dünya Bilim Kurulu Üyesi B. Aylin Alagöz’ün konuşmacı olarak katıldığı bir seminer düzenlendi. Seminerde konuşan Alagöz, “Dünyadaki en büyük sorunlardan biri artık ambalaj atığındaki plastikler değil, yakın zamanda bizleri bekleyen mikroplastikler. Gözle göremediğimiz mikroplastikleri farklı şekillerde bünyemize alıyoruz” dedi. Uluslararası bir çalışmada insan kanında mikroplastiklere rastlandığını hatırlatan Alagöz, “Vücut mekanizmalarını yıkıcı plastikler artık kanımızda ve hatta anne sütünde de bulunuyor” diye uyarıda bulundu.

Dünya genelindeki plastiklerin boyutunun okyanuslardaki bir kıta boyutunda olduğunu belirten Alagöz şunları söyledi: “Şayet önüne geçemezsek hem mikro hem de makro plastikler geri dönülemez korkunç senaryolar doğuracak.”

Proje kapsamında ayrıca “Geç kalırsak ne olur?” sorusunu vurgulayan “Gelecek Müzesi” isimli bir sergi düzenlendi. Sergiye ek olarak moda endüstrisindeki ciddi su tüketimi sorgulandı ve bir “Kıyafet Duvarı” alanı oluşturuldu.