İklim değişikliği mevzusunu sadece kafamıza dolu yediğimizde, evimizi su bastığında değil, iklim değişikliğinden etkilenen hasatlarla gıdamızın fiyatı arttığında da fark etmemiz, bağlantıyı kurmamız gerekiyor. İklim hareketinin bu bağlantıyı usanmadan tekrarlaması elzem; ancak bunu insanları yıldırmadan yapmak da önemli.
İklim Değişikliği Ana Haberde
Daha birkaç sene önce aşırı hava olayları ile iklim değişikliği arasındaki bağlantıdan söz etmekten çekiniyorduk. Tekil aşırı hava olaylarının sadece İstanbul özelinde bile ne kadar arttığını gördükten sonra ana haber bültenlerinde iklim değişikliğinden bahsedildiğini görüyoruz. İklim hareketi şimdiye kadar hep bilim insanlarının söylediklerini ve gerçekleri kamuoyuna yaymaya uğraştı. Fakat hâlâ “kömür yakmayın, iklimi değiştiriyorsunuz” dediğimizde tehdit olarak algılanıyoruz. Artık herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Demokrasinin gereği olarak meclisteki temsilcilerimize taleplerimizi iletebiliriz. İklim değişikliği mevzusunu sadece kafamıza dolu yediğimizde, evimizi su bastığında değil, iklim değişikliğinden etkilenen hasatlarla gıdamızın fiyatı arttığında da fark etmemiz, bağlantıyı kurmamız gerekiyor. İklim hareketinin bu bağlantıyı usanmadan tekrarlaması elzem; ancak bunu insanları yıldırmadan yapmak da önemli. Evet, karbon ekonomisi sayesinde epey derin bir çukur kazdık ama hâlâ bu çukurdan çıkmak, en azından daha derine inmemek için yapabileceğimiz bir şeyler var. Öncelikle, enerji bağımsızlığımızdan bahsederken “ne için enerji” sorusunu sorabilmemiz lazım. Yani bahsettiğimiz gerçek bir ihtiyaç mı yoksa yapay olarak yaratılan bir talep mi? Bu soruya cevap verdikten sonra fosil yakıtların yerin dibinde bırakılması ve gerçek enerji bağımsızlığını sağlayacak ademi merkeziyetçi, özgür, yenilenebilir enerji sistemlerinin önündeki engellerin kaldırılması için ses çıkarmamız gerekiyor.