#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

WaterAid: “Su Krizi COP26’da Görmezden Gelindi”

WaterAid’e göre iklim krizi müzakereleri, dünyanın iklim açısından en sıkıntılı bölgelerindeki mevcut sorunları görmezden gelme pahasına, iklim değişikliğini yavaşlatmaya odaklanıyor.

Haber: Sarah Johnson
Çeviri: S. Sena Akkoç

WaterAid’e göre küresel su krizi, COP26 müzakerelerinde milyarlarca insanın hayatı pahasına görmezden geliniyor.

WaterAid yöneticisi Tim Wainwright, su konusunun iklim müzakerelerinde yeterince ele alınmadığını ve acilen harekete geçilmesi gerektiğini söyledi.

Wainwright, “İklim değişikliğinin insanlara olan etkisi neredeyse tamamen su üzerinden gerçekleşiyor. Öyleyse neden sudan bahsetmiyoruz? Bence bu COP’ta insanlar ilk kez masanın başına oturup bir şeylerin farkına varmaya başladı. Ancak, oturup not almaktan fazlası gerekiyor. Acilen harekete geçmek gerekiyor” dedi.

2016’daki bir çalışma, dünya nüfusunun üçte ikisinin, yani 4 milyar insanın su sıkıntısı çektiğini gösterdi. Bu insanların çoğu, iklim değişikliğinin getirdiği kuralık ve seller nedeniyle risk altında.

“İklim krizi, temelde bir su krizi” diyen Wainwright, yağış düzenin dünyanın birçok bölgesinde değiştiğine dikkat çekerek “daha yoğun ve sık yağışların, su kaynaklarını kirlettiğini, evleri veya mahsulleri mahvederken daha uzun ve sık gerçekleşen kuraklıkların da birçok insanın hayatta kalmak için ihtiyacı olan kaynağı kuruttuğunu” belirtti.

Wainwright, krizden etkilenen topluluklara yardım etmek için çok az aksiyon alındığını söylerken WaterAid’in 2020’de gerçekleştirdiği bir analiz, iklim finansmanının %3’ünden daha küçük bir kısmının su konusuna ayrıldığını ortaya koymuştu.

Yükselen deniz seviyelerinin, su kaynaklarını tuzlandırdığından ve kuraklıklar da suyu yeryüzün derinliklerine ittiğinden bahseden Wainwright, bu durumun birçok insanı (en çok da kadınları) su aramaya daha çok vakit harcamak zorunda bıraktığını söyledi ve ekledi: “Su, yaşam için temel bir gereklilik; sağlığınızın ve eğitim alabilmenizin altında su yatıyor.”

Wainwright, iklim krizine en az katkıda bulunan ülkelerdeki en yoksul insanların aynı zamanda en çok acı çeken ülkeler olduğuna dikkat çekerek su kaynaklarının yönetimi üzerine yatırımların bu alanlara da odaklanması gerektiğini belirtti.

WaterAid yöneticisi iklim krizi müzakerelerinin, dünyanın iklim açısından en sıkıntılı bölgelerindeki mevcut sorunları göz ardı etme pahasına, iklim değişikliğini yavaşlatmaya odaklandığını belirterek: “Bizi sıfır karbona götüren bir devrime ihtiyacımız var. Geri dönüşümü olmayan iklim değişikliği ile mücadele etmek için dünyayı uyandıracak bir devrim gerekli” dedi.

Sorunu ele alma çabalarının bir parçası olarak hükümetler, iş dünyası, bankalar ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan bir koalisyon, su ve iklim krizi fonlarına destek vermek için 2030’a kadar Afrika ve Asya’da 50 milyon insana temiz su sağlama taahhüdü verdi.

Eğer harekete geçilmezse gelecek, “düşünmeye değer bir şey olmayacak” diyen Wainwright, “Bu bir felaket. (Suya erişim sıkıntısı) zaten insanları öldürüyor… Bu konuda hiçbir şey yapımlaması düşünülemez. Dünyanın bu zorluğa karşı koyması gerekiyor” şeklinde devam etti.

EkoIQ Editör