Ülkemiz basınında çevre konusunun ne kadar yer aldığı herkesin malumu. Neredeyse hemen hiç uzmanlaşmış çevre muhabirinin olmadığı böylesi bir yayıncılık ortamında, bir avuç muhabir, köşe yazarı ve editör taşın altına elini daha fazla koyuyor. Bunlardan biri olan Sabah Gazetesi yazarı Şelale Kadak, “biz de, okur da giderek bilinçleniyor” diyor.
Türkiye medyasında çevre konularına ilgi gösteren, bu konuda yazılar, haberler hazırlayan çok az sayıda gazeteci, köşe yazarı, muhabir var. Sizce bunun nedeni, gazetecilerin ilgisizliği mi, yoksa okuyucunun ilgisini çekmeyeceğini düşünmeleri mi?
Çevre konusundaki farkmdalık ne yazık ki şu günlerde artmaya başladı. Gönül isterdi ki bu farkmdalık çok daha önce olsun. Türkiye gündemi de ne yazık ki çevrenin öne çıkmasını engelleyen gelişmelerle dolup taşıyor. Bu nedenle gazetecisi, yazan, çizeri, yöneticisi çevre konusunda hassasiyet gösterip ön plana almaya çalışsa dahi bu gündem nedeniyle mümkün olamıyor. Tabii bu madalyonun bir yüzü. Öteki yüzünde ise, medyanın, çevrenin “aslında tüm konulardan” çok daha önemli olduğunun bilincinde olmaması. Bir de tabii okur profilini unutmamak lazım. Ne yazık ki ülkemizde magazine! haberler, üçüncü sayfa hikâyeleri çok ama çok daha fazla okunuyor.
Çevre ile ilgili konular yazdığınızda okuyuculardan nasıl tepkiler alıyorsunuz?
Bilinçli bir okur kesimine ulaşıyorum bu yazılarla. Bundan da fazlasıyla memnunum. Çevreyle ilgili yazılar yazdığımda kendimi çok mutlu hisse-diyorum. Kendi adıma sosyal sorumluluk görevimi yerine getirmiş olduğum hissi bana iyi geliyor.
Yayın yönetmenleri-editörler çevre konulu haberlere nasıl yaklaşıyor?
Bu tür haberler tercih nedeni (ya da öncelikli) oluyor mu?
Çevreyle ilgili konular yayında tercih sebebi olmayabiliyor. Sebebini ilk sorunuza verdiğim cevapta açıkladığımı sanıyorum. Ama tabii köşe yazan olmak biraz daha özgür kılıyor insanı. Ben elime geçen her fırsatta “daha temiz bir çevre” ve çevre bilinci için yazılar yazıyorum.
Sizce Türkiye’de çevre bilinci konusunda bir dönüşüm gerçekleşiyor mu? Hem medyanın, hem de okuyucunun ilgisinde bir artıştan söz edebilir miyiz?
Medya çevre konusunda artık sesini yükseltmesi gerektiğinin farkında. Görmezden gelemez. Tamam, siyasi gelişmeler uzun bir süredir gündemi kaplamış durumda. Ama gözümüzü başka önemli gerçeklere, bizi derinden etkileyecek çevre gibi önemli konulara kapatamayız. Okur da giderek bilinçleniyor. Ben bunu, yazdığım yazılara gelen tepkilerden görüyorum.
İş dünyasının çevreyle ilgili konulara yaklaşımını değerlendirebilir misiniz? Üretim ve yönetim süreçlerinde çevreci yaklaşım artıyor mu?
Kurumsal sosyal sorumluluk projelerinde çevre konuları öncelikli hale geliyor mu? Bence çevreyle ilgili bilinçlenmenin çok arttığı bir dönemdeyiz. Yeşil binalar, yeşil enerji, yeşil evler… Herkes bir gayret içinde. En yeşil biziz demeye çalışıyorlar. Bu hoşuma gidiyor. Tatlı bir rekabet var ve bu herkesin ama herkesin yararına. Dilerim en yeşil için şirketlerin verdiği mücadele hiç bitmez.