Sivil Toplum

Kral Çıplak

Bazen gerçekleri en yalın şekil­de çocuklar yüzümüze vurur.EKOIQ’nun bu sayısında röporta­jını okuyacağınız Talu Yıldırım da bunun en güzel örneği.Keşke bü­tün toplumsal politikaları çocuklar belirlese diye düşünüyor insan.On­lar korkmadan ve hesap yapmadan “Kral çıplak” diyorlar, gerçekleri ve yapılması gerekenleri en anlaşılır şekilde önümüze koyuyorlar.
Talu’nun yaklaşımı çok basit ve her­ kesin anlayabileceği türden: Plastik poşetler değerli olsa, insanlar para vermek zorunda olsa, ya daha az alınır ya da tekrar tekrar kullanır ve atılmazlar.Belki de daha iyisi plas­tik poşetleri tamamen yasaklamak, böylece insanlar mecburen file veya bez çanta kullanır.Ancak Talu’nun önerisinin bazıları için daha kabul edilir olduğu da bir gerçek.Üstelik kendisinin de örneğini verdiği şekilde halen dünyanın pek çok yerinde bu uygulama var.Bu öneri, nihai olmasa da ara çözüm olabilir.
Daha da önemlisi, röportajda oku­yacağınız gibi bir 6.sınıf öğrencisi­nin artık günümüzde sosyal ağları örgütlenme ve mesaj yayma açısın­dan nasıl etkin olarak kullandığı.“İnternet yerlisi” dediğimiz yeni nesiller teknolojinin içine doğuyor­lar ve bu araçları çok daha etkin kullanıyorlar.Geleceğin ekolojik ve sosyal değişim hareketleri açısından çevrimiçi örgütlenme araçları  vaz­geçilmez bir teknoloji olacak; çok daha etkin ve yaygın olarak kulla­nılacak.Bu araçları ekolojik ve sos­yal fayda için kullananların ahlaki açıdan doğaya ve insanlara zarar verenlerden daha ileride olduğunu düşünürsek, başarıya ulaşıp deği­şim yaratmaları çok daha olasılık dahilinde.
Karamsarlığa kapıldığımız bu gün­lerde genç nesillere bakarak umut buluyoruz.Güzel, onlar bize umut versin.Ancak bizim marifetimiz olan hataları çözme işini de onlara bırakmamamız gerekiyor.Bir ço­cuk cesaretiyle bugün “Kral çıplak” demenin ve daha önemlisi harekete geçmenin tam zamanı.
Not: Bu sayfalara yansımasını istediğiniz kampanyalarınızı bizimle paylaşmak isterseniz, İletişim Sorumlumuz Sırma Süren ile sirma@change.org’dan bağlantıya geçebilirsiniz.

Change.org’da Kampanya Başlatmak İçin Ne Yapmak Gerekiyor?
www.change.org sitesine girin, Kampanya Başlat kutucuğuna tıklayın; aşağıdaki soruların olduğu formu doldurun, Kurallar bölümünü dikkatlice okuyun; sonra isterseniz fotoğraf veya video ekleyip kampanyanızı başlatın.
1- Başlatacağınız kampanya kime yönelik? Biliyorsanız birey, kurum ya da hükümet organının adı ve varsa e-posta adresini yazın.
2- Muhataplardan ne talep ediyorsunuz?
3- Bu kampanya sizin için neden önemli? Bir başka deyişle, insanlar bu kampanyaya neden destek vermeli?
İmzalarla birlikte siteye giren herkes kampanyanızı görebilir; her imza veren de kendi sosyal medya hesaplarından arkadaşları ve takipçileriyle paylaşabilir. Kampanyanızın muhatabına ilk imzalayan 50 kişinin imzasını içeren bir e-posta gider. Sonrasında da düzenli olarak kampanyanızın durumuna dair bilgilendirme e-postaları iletilir.

“Bazen Çok Basit Bir Fikir Bile Dünya İçin Büyük Bir Değişimi Başlatabilir”
Talu Yıldırım, Şişli Terakki Okulu’nda 6. sınıf öğrencisi. Talu, change.org/plastikposet adresinde yürüttüğü kampanyasında, dünyada birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de süpermarketlerde plastik poşetlerin ücretli satılmasını talep ediyor. Genç yaşında dünyada fark ettiği bu doğru örneği, kendi ülkesine taşımak için harekete geçen ve kampanyasıyla 1900 kişiye ilham olan Talu, bu ayki köşemizin konuğu.

Kampanya açmaya nasıl karar verdi­niz?
Kampanyayı açmaya, okulumun ara tatilinde, ailemle Safranbolu’ya gi­derken yolda karar verdim.Yolun kenarında ormanın içine doğru yığıl­mış, kimisi toprağa gömülmüş, kimi­si toprağın üzerinde plastik poşetler vardı.Çok çirkin bir görüntüydü ve doğayı kirletiyordu.Bu çöpler büyük ihtimalle aylarca orda kalmışlartı.Arabayı durdurup bakmaya gittik.Plastik poşetler ve seyrek pet şişeler dışında bir şey yoktu.Plastik poşet­ler o kadar çoktu ki toprağa bile ka­rışmıyorlardı.Toprağa karışsalar bile etrafa kimyasallar saçacak, hayvanla­rı ve bitkileri zehirleyeceklerdi.Bel­ki o çöplüğün içinde sıkışmış kalmış hayvanlar ve böcekler vardır diye dü­şündüm.İnsanlar sonuçta parasız ve sınırsız olduğundan istedikleri kadar plastik poşet alıyorlar ve poşete azı­cık bile değer vermeden doğaya atıp gidiyorlardı.Eğer poşetler ücretli olursa belki insanların gözünde bi­raz değerlenir diye düşündüm.Belki işleri bitince atmak yerine, saklayıp tekrar kullanır ya da başka bir işe yaramasını sağlayabilirlerdi.Kumaş poşet kullanımı artar, bu da plas­tik kirliliğini azaltırdı.Annem bana yabancı ülkelerde poşetlerin ücret­li olduğunu hatırlattı.Birkaç sene önce gittiğimiz Viyana’da ve Paris’te marketlerde poşete para ödediğimizi hatırladım.Herkes poşetini çantasın­da taşıyordu, biz de ikinci alışveri­şimizde öyle yapmıştık.Yolculuğun sonlarına doğru bir radyoda change.org denen bir sitenin kampanyaları okunuyordu.Biraz biliyordum chan­ge.org’u.Ben de eve varır varmaz he­men araştırma yaptım.Kampanyaları inceledim.Çok ilgimi çekti.Birkaç gün içinde kampanyamı başlattım.

Çevrenizden kampanyanızla ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
Ailem beni çok destekledi.Kampan­yayı başlattığım gün İngiltere’de olmalarına rağmen sosyal medya he­saplarından kampanyayı duyurdular.Kampanyayla ilgili beni hep teşvik ettiler.Ben de arkadaşlarıma duyur­dum.Arkadaşlarım tahmin ettiğimden çok daha fazla ilgi gösterdi.Onlar da sosyal medyada paylaştılar, ailelerine ve arkadaşlarına imzalattılar.Onlar olmasaydı bu kadar imza gelir miydi bilmiyorum.Onlara çok teşekkür edi­yorum.

Kampanyanda ileriki günlerde neler yapmak istiyorsun?
İleriki günlerde daha fazla imza top­lamak için okulda, yüzme kulübüm­de ve izcilik kulübümde kampanyayı daha fazla duyurmak istiyorum.İm­zalar çoğaldığında ise Migros gibi bü­yük market zincirleriyle kampanyam hakkında konuşmak ve onlardan des­tek almak istiyorum.

Binden fazla kişi sizi destekledi. Bu nasıl bir his?
Kampanyayı ilk başlattığımda ailem ve arkadaşlarım dışında nerdeyse hiç imza yoktu.Bu beni çok üz­müştü.Kampanyamın hiçbir zaman yeterli sayıda imzaya ulaşamayaca­ğını düşünmüştüm.Ancak birkaç gün sonra sabah uyanıp bilgisaya­rın başına oturduğumda gözlerime inanamadım.600 imza olmuştu.Özellikle destekçi yorumlar beni çok neşelendiriyor, kampanyayı bü­yütme isteğimi artırıyordu.Hepsini defalarca okuyordum.1000 imza olduğunda inanılmaz sevindim.Bu kampanyanın uygulamaya geçirilece­ğini hissediyordum. Şu an 1900’ler­deyiz.Kampanyama daha fazla imza gelmesini çok isterim.

Change.org’da kampanyacı olmak nasıl bir duygu?
Change.org’dan Sırma abla bana me­saj attığında hemen anneme haber verdim.Gerçek olduğuna inanamıyor­dum.Sırma ablayı aradık, bana amaç­larını ve bu kampanya ile ilgili neler yapabileceğimizi anlattı.İstersem on­ları ziyaret edebileceğimi söyledi.Çok mutlu oldum ve heyecanlandım.Kam­panyamı change.org’da başlattığım için çok mutluyum.Bu kampanyayı birlikte daha da büyütebileceğimize inanıyorum.

Bu tarz kampanya açmayı düşünen­lere tavsiyen var mı?
Bazen size çok basit gelen bir fikir bile aslında dünya için önemli ve büyük bir değişimi başlatabilir.Tavsiyem; fikirlerinizi söylemek, savunmak ve destek istemekten çekinmemenizdir.

About Post Author