#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

Bir Çevre Hukuku Önderi NOYAN ÖZKAN

Çevre sorunları ve hukuk deyince ilk akla gelen isimlerden biri olan, İzmir Barosu eski Başkanı Avukat Noyan Özkan’ı böyle bir dosya yapıp da anmamak büyük bir hata olurdu. Aynı zamanda dirençli bir insan ve hayvan hakları savunucusu olan Özkan’ı 2013 yılında en verimli çağında kaybettik. Bergama ve Akkuyu davalarının avukatı olarak çevre mücadeleleri tarihine adını kazıyan Özkan’ı, arkadaşı Avukat Ömer Erlat’ın yazısıyla anıyor, anısı önünde saygıyla eğiliyoruz… İyi ki yaşadın Noyan Özkan…

YAZI: Avukat Ömer ERLAT

Türkiye çevre hareketinin öncülerinden ve İzmir Çevre Hareketi Avukatları Grubu’nun kurucusu ve çevre davaları deyince Türkiye’de ilk akla gelen isim olan Avukat Noyan Özkan, 1953 yılında Zonguldak’ta dünyaya geldi. 1977 yılında Ankara Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Kısa süren kaymakamlık görevlerinden sonra İzmir’de avukatlık mesleğine başladı. İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyeliği ve 2000-2002 yılında İzmir Barosu Başkanlığı yaptı.

Noyan Özkan, sadece çevre ve kültürel değerlerin korunması konusunda değil, en genel anlamıyla hukukun ve insan haklarının korunması konusunda sorumluluk duyan, bu konulardaki düşünceleri, değer ölçüleri ile topluma öncülük eden gerçek bir aydındı. Aydın sorumluluğunu, daha önce pek mevcut olmayan kendine has yöntemler geliştirerek ve bu yöntemleri etkili bir şekilde kullanarak yerine getirmiş ve sonraki kuşaklara da örnek olmuştur. Bu bağlamda, gericiliğe, savaşa, işkenceye karşı etkin bireysel ve hukuksal mücadeleler yürüttüğünü, Türkiye’de hayvan barınaklarının kurulması için ilk mücadelenin onun tarafından verildiğini ve İzmir de barınak kurulmasını sağladığını, Türkiye de ilk yaya yolu uygulaması olan İzmir/Sevgi Yolu’nun onun çabaları sonucunda açıldığını not etmekte yarar var.

Özkan ayrıca, İzmir/Galleria Projesi, İzmir/Kordon Dolgu Yolu, İzmir/ Kültürpark, Gökova – Yeniköy – Kemerköy Termik Santralları, Akkuyu Nükleer Santralı, Çeşme Yarımadası Koruma Statüleri, Bergama Altın Madeni gibi ülkemizin ilk kent ve çevre hukuku davalarını hazırlayan, yürüten ve kimi zaman da bizzat davacı olan öncü bir hukukçuydu.

1991 yılında İzmir Çevre Hareketi Avukatları grubunun kuruluşuna öncülük eden Özkan’ın örgütlü çalışmaları, grup üyesi gönüllü avukat- larla başladı. Grubun ilk çalışması İzmir-Konak meydanına yapılmak istenen Galleria adlı alışveriş merkezi inşaatına karşı gelişti. Bu çalışmalarda Özkan, Çevre Kanunu’ndaki hakların kullanılmasından ilham aldı ve gruba önderlik ederek pratiğin gelişmesini sağladı. 1990’lı yılların sonuna doğru ülkemizde doğal ve kültürel değerlerin kıyımı, siyasal iktidarların da desteği ile daha yaygın ve güçlü bir boyut kazanmaya başladı. Çevre Kanunu, Orman Kanunu, Mera Kanunu, KTVKK gibi doğal ve kültürel varlıkların korunmasına ilişkin temel koruma hükümlerinin yer aldığı kanun ve ilgili düzenleyici işlemlerde koruma aleyhine değişiklikler yapılmaya başlandı. Özkan, somut ihlallere dair işlemlerin yanı sıra koruma aleyhine gelişen birçok düzenleyici işlemin yargı yolu ile hukuka uygunluğunun denetimi için mücadele etti. Çevre yağması öylesine kural tanımaz hale gelmişti ki Danıştay’ın iptal kararlarına rağmen “gizli” Bakanlar Kurulu kararları, Bergama altın madeni ve Kemerköy/Yeniköy termik santrallarının işletilmesine imkan sağlanmaktaydı. Bu noktada Özkan ve arkadaşları, mücadelelerini uluslararası hukuka taşımaktan kaçınmayarak burada da büyük bir başarı elde ettiler. AİHM’nin ilk çevre hukuku içtihatları Özkan ve arkadaşlarının bu çabalarının sonucu oluştu. Özkan, hukuki mücadelesinin ötesinde çevre mücadelesinin toplumsal bir destek üzerinden yürütülmesine katkı sundu. Bergama altın madeni direnişi ve Aliağa Çakmaklı’da yapılmak istenen kömürlü termik santrala karşı kitlesel eylemler buna örnek gösterilebilir.

Bugün bir avuç gönüllü hukukçu ve aktivist tarafından yürütülmekte olan çevre mücadelesi, Özkan’ın kurduğu temel pratik üzerinden yürütülmektedir. Ülkemizde çevre yağmasının iyiden iyiye derinleştiği, onun öncülüğüne çok ihtiyacımız olan bir dönemde 6 Nisan 2013’te erken sayılacak bir vakitte onu kaybettik. Selam olsun aydınlık geleceği kuran insanlara, selam olsun Noyan Özkan’a…

EkoIQ Editör