#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
biyoçeşitlilik

Biyoçeşitlilik için Paris Vakti!

Kanada’nın Montreal kentinde, 7-19 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek 15. Taraflar Konferansı’nın (COP15) odağını biyoçeşitlilik kaybının önüne geçilmesi, ekolojik dengenin restore edilmesi, kara ve okyanus alanlarının korunması oluşturuyor. Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi İcra Sekreteri Elizabeth Maruma Mrema, Paris Anlaşması’na atıfta bulunarak zirvenin önemini “Biyoçeşitlilik için Paris vakti” sözleriyle özetlemişti.

Birleşmiş Milletler Biyoçeşitlilik Konferansı (COP15), Kanada’nın Montreal kentinde, 7-19 Aralık tarihleri arasında gerçekleşiyor. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi altında geçen ay Mısır’ın tatil beldesi Şarm-El Şeyh’te düzenlenen 27. Taraflar Konferansı (COP27), iklim değişikliği özelinde yapıldı. Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi altında, Kanada’da yapılacak 15. Taraflar Konferansı’nın (COP15) odağını ise biyoçeşitlilik kaybının önüne geçilmesi, ekolojik dengenin restore edilmesi, kara ve okyanus alanlarının korunması oluşturuyor.

Paris Anlaşması’na Atıf

Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi (UNCBD) İcra Sekreteri Elizabeth Maruma Mrema, Aralık ayında yaptığı bir açıklamada Paris Anlaşması’na atıfta bulunarak zirvenin önemini “Biyoçeşitlilik için Paris vakti” sözleriyle özetlemişti. Mrema, geçen Kasım ayında yaptığı açıklamada ise 192 ülkeden binlerce delegenin katılması beklenen biyoçeşitlilik zirvesinde devlet ve hükümet başkanlarının bulunmayacağını duyurmuştu.

O’Donnell’dan “Endişe Verici Bir Sinyal” Yorumu

AA’nın haberine göre, bir yardım kurumu olan Wyss Vakfı ve National Geographic Topluluğu’nun ortaklığıyla kurulan Campaign for Nature Direktörü Brian O’Donnell, COP15’in gündemi hakkında konuştu.

“COP15, COP Bürosu, Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi Sekreterliği Çin Ofisi ve ev sahibi ülke Kanada tarafından, devlet başkanlarının neden COP15’e davet edilmediğine dair ikna edici bir gerekçe sunulmadı” diyen O’Donnell, bu durumu yeni bir küresel çeşitlilik çerçevesinin kabul edilmesi beklenen müzakerelerde istenen sonuçların alınamayacağına dair endişe verici bir sinyal olarak yorumladı.

BM’yi, Çin ve Kanada ile işbirliği yaparak dünya liderlerini konferansa davet etmeye çağıran O’Donnell, “Devlet başkanları nezdinde COP15’te biyoçeşitliliği korumak için cesur bir anlaşmanın kabul edilmesi gerektiğine dair üst düzey bir yönlendirme olmadığı sürece başarı elde edilmesi zor görünüyor” dedi.

“Doğanın İklim Krizini Ele Almadaki Kritik Rolü Güvence Altına Alınabilir”

Yok olma riski altındaki bir milyon tür ve gezegenin yaşam destek sisteminin sürdürülebilirliği için kritik önem taşıyan konferansın gündemine değinen O’Donnell, biyolojik çeşitlilik kaybını ele almak için yeni bir küresel anlaşma ile stratejik bir planın, ana gündem maddeleri arasında yer alacağını dile getirdi.

Planın, 2030’a kadar dünya karalarının ve okyanuslarının en az %30’unu koruma ve muhafaza etme amacı taşıdığını belirten O’Donnell, biyoçeşitliliği muhafaza etmek için gelişmekte olan ülkelere sağlanan finansmanların artırılması; yerli halkların ve yerel toplulukların haklarının iyileştirilmesinin yanı sıra kirliliğin azaltılması ve bozulmuş alanların restorasyonu gibi konuların da gündemde olacağını ifade etti.

O’Donnell, “Doğayı muhafaza etme hedefi, karbon emisyonlarının hızla azaltımı hedefiyle birlikte ele alınmalı. Alan bazlı önemli koruma hedefleri olmadan, Paris Anlaşması’ndaki 1,5 derece hedefine ulaşmak mümkün olmayacaktır. COP15’te başarılı bir 2020 Sonrası Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesi üzerinde anlaşmaya varılırsa doğanın iklim krizini ele almadaki kritik rolü güvence altına alınmış olacaktır” dedi.

EkoIQ Editör