UNDP, Türkiye’nin depremden etkilenen bölgelerinde toparlanma faaliyetlerine başlıyor. Başlangıç olarak 1,8 milyon dolarlık yardım taahhüt eden UNDP, daha büyük ölçekli destek için uluslararası donörlere çağrı yaptı. UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Bir aydır afete müdahale ile meşgul olduğumuza göre, artık toplulukları yeniden inşa etmeye ve hayatı normalleştirmeye başlamak için adım atmamız gerekiyor” sözlerini söyledi.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Türkiye’nin 11 ilini etkileyen ve 46 bini aşkın insanın hayatını kaybetmesine, 2,7 milyon kişinin (bölgenin toplam nüfusunun yaklaşık %20’si) yerinden olmasına ve 214 binden fazla binanın yıkılmasına neden olan yıkıcı depremlerden bir ay sonra ihtiyaçların hâlâ çok fazla, kaynakların ise kısıtlı kaldığı uyarısında bulundu. BM’nin Türkiye için yaptığı “acil çağrı” kapsamında talep edilen 1 milyar dolar tutarındaki yardımın bugün itibarıyla yalnızca %10,4’ü için fon sağlandı, ancak “erken toparlanma” çabalarına yönelik henüz bir katkı sunulmadı.
Hükümetin öncülüğünde yürütülen acil müdahale kapsamında halihazırda deprem nedeniyle yerlerinden olan 1,9 milyon kişiye barınma sağlanırken depremin hemen sonrasında oluşturulan geçici çadır kamplarının yerine hızla konteyner kentler kuruluyor. Ayrıca, konutların hızla yeniden inşa edilmesine yönelik planlar da duyuruldu.
“Şimdi Uluslararası Dayanışma Zamanı”
Ancak akut ihtiyaçlar devam ediyor. UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, 4-6 Mart 2023 tarihlerinde Adıyaman, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis ve Samandağ ziyaretleri ve bu şehirlerdeki yerel yetkililerle yaptığı görüşmeler sonrasında, “Şimdi uluslararası dayanışma zamanı. Bu, kapsam ve ölçek itibarıyla eşi benzeri görülmemiş bir afet ve yeterli müdahalenin sağlanması için uluslararası donörlerin aynı oranda cömert olması gerekiyor” dedi.
Hasar ve toparlanma maliyetleri ile ilgili değerlendirmeler halen devam ediyor, ancak depremlerin mali yükü kesinlikle yüksek olacak. Dünya Bankası tarafından 27 Şubat 2023’te yayımlanan uydu temelli bir hızlı değerlendirmede fiziksel hasarın 34,2 milyar dolar olduğu, toparlanma ile birlikte bu tutarın muhtemelen iki veya üç katına çıkacağı tahmin ediliyor. UNDP, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği (AB) tarafından sağlanan destek ile hükümet öncülüğünde yapılan daha uzun dönemli bir ihtiyaç analizine göre zarar tutarı 100 milyar doları aşıyor. Bu analiz tamamlanınca, Mart ayında Brüksel’de düzenlenecek AB donörler konferansında toparlanma ve yeniden inşa finansmanına yönelik çağrıya temel olacak.
“Finansman Hayati Öneme Sahip”
“Hayati öneme sahip finansmanı beklerken dahi toparlanma çalışmalarında kaybedilecek zaman yok” diyen Vinton sözlerine şöyle devam etti: “Bir aydır afete müdahale ile meşgul olduğumuza göre, artık toplulukları yeniden inşa etmeyeve hayatı normalleştirmeye başlamak için adım atmamız gerekiyor.”
Bu amaçla, UNDP, küçük ölçekli başlayıp hızla yaygınlaşacak şekilde kurgulanmış beş farklı girişim için 1,8 milyon doları taahhütte bulundu. Söz konusu tutarın 500 bin doları Birleşmiş Milletler’in Merkezi Acil Müdahale Fonu’ndan (CERF), geri kalan 1,3 milyon doları ise UNDP’nin iç kaynakları ve yönlendirilen proje fonlarından karşılandı.
Üç Konteyner Kenti
İlk olarak, UNDP, sanitasyon ve atık yönetimi tesisleri sağlayarak, kurulmakta olan üç “konteyner kenti” destekleyecek. Bu çalışmada, ünlü oyuncu ve UNDP Türkiye İyi Niyet Elçisi Mert Fırat’ın girişiminden esinlenildi. Mert Fırat, yönetiminde yer aldığı İhtiyaç Haritası kuruluşu vasıtasıyla, Hükümet ile koordinasyon içinde, Hatay’da yerinden olmuş aileler için geçici bir konteyner topluluğu oluşturmak için çalışıyor. Adıyaman ve Kahramanmaraş’taki geçici yerleşimlere de benzer destek sağlanacak.
UNDP, halihazırda, Doğa Koruma Merkezi (DKM) ile ortak çalışarak, Hatay’a 110 dolar tutarında atık yönetimi ve sanitasyon ekipmanı sağladı. Sanitasyon ve hijyen, kadınlar ve kız çocuklarının ihtiyaçları ile özel olarak ilgilenilmesi gereken birçok alandan sadece biri. BM Nüfus Fonu (UNFPA), deprem bölgesinde halen hamile olan 226 bin kadından 25 bininin bu ay doğum yapacağını tahmin ediyor.
Mobil Gündüz Bakım Merkezleri
İkinci olarak, UNDP, afetten etkilenen bölgelerdeki yaşlılar ve engellilere sosyal bakım, sevk hizmetleri ve tekerlekli sandalye ve yetişkin bezi gibi temel ekipman sağlamak üzere Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birlikte çalışarak Hatay, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ta “mobil gündüz bakım merkezleri” kuracak.
“Etkilenen bölgelerdeki yerel yetkililerin hepsi bunun öncelikli bir ihtiyaç olduğunu vurguladı” diyen Vinton, sözlerini şöyle sürdürdü: “Afet nedeniyle birçok yaşlı insan yalnız kaldı ve travma yaşadı. Bu mobil tesisler, gerek başvuru formu doldurmalarına yardım etmek gerek kayıp bir bastonun yerine yenisini vermek gerekse yalnızca sevgi ve sempatiyle onları dinlemek üzere oldukları yerde onlara ulaşmamıza yardımcı olacak.”
Yerel Ticarete Can Suyu
Üçüncü olarak, UNDP, gerçekten kıyamete benzer bir yıkımın yaşandığı Hatay’da, ağır darbe alan yerel üreticilerden gıda malzemeleri satın alarak kırılgan insanlara sıcak yemek dağıtmak üzere bir mobil mutfak kurmak için yerel kadın kooperatiflerini destekleyen KEDV ile birlikte çalışacak. Böylelikle, UNDP, yardım finansmanını yerel ticaret için cansuyu sağlayacak şekilde harcamayı amaçlıyor.
Dördüncü olarak, UNDP, etkilenen bölgenin dışına taşınan yerlerinden edilmiş binlerce kişiye yardım etmek amacıyla, küçük işletmelere danışmanlık desteği ve geçim kaynaklarını kaybedenlerin yeniden kendi ayakları üzerinde durmasına yardım etmek üzere belirli hedefe yönelik mesleki eğitim sağlamak için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte çalışacak.
Eşsiz Kültürel Mirasın Korunması
Beşinci olarak ise UNDP, depremlerde hasar gören eşsiz kültürel mirasın korunmasına yardım etmek için ekipman ve uzmanlık sağlayacak. “Bu bölge, kadim uygarlıkların beşiği ve aynı zamanda çeşitliliğin yerel kimliğin ayırt edici bir özelliği haline geldiği bir kültürel kavşak noktasıdır” diyen Vinton şunları ifade etti: “Bu eşsiz mirasın restore edilmesi, topluluk ruhunun yeniden inşasının merkezinde olacaktır.” Vinton sözlerini “Bunlar, mevcut ihtiyaçlar ile karşılaştırıldığında mütevazı çabalardır. Ancak normal hayata dönülmeye başlanması için halihazırda neler yapılabileceğini göstererek, uluslararası donörlerimizi yüksek miktarda mali destek sağlamak üzere teşvik etmeyi umuyoruz” diyerek noktaladı.