Üretirken ve tüketirken her yerde, farklı atıklar ortaya çıkıyor. Yaşamımızda faydalı kullanım ömrünü tamamladıktan sonra atık olan ahşap, akü, cam, elektrikli-elektronik eşyalar, kağıt, metal, plastik, taşıt, tekstil, yağlar gibi “Geri Dönüştürülebilirler” kıymetli ham maddeler. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği, 18 Mart Küresel Geri Dönüşüm Günü’nde “Atıklarımızı atmayalım, ayrı toplayalım, atıkla değer yaratalım, dünyamızı koruyalım” çağrısı yaptı.
Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D), 2019’dan bu yana Küresel Geri Dönüşüm Vakfı öncülüğünde kutlanan Küresel Geri Dönüşüm Günü’nde, “Atıklarımızı atmayalım, ayrı toplayalım, atıkla değer yaratalım, dünyamızı koruyalım” çağrısında bulundu.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi ve SÜT-D Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Küresel Geri Dönüşüm Günü 2023 temasının Yaratıcı İnovasyon seçildiğini belirterek “Her birimizin, kentlerimizin, iş dünyasının Geri Dönüştürülebilirler için yaratıcı fikirleri mühim. Küresel Geri Dönüşüm Vakfı’nın Geri Dönüşüm Kahramanları Ödülü ile yaygın etki yaratıyor. Türkiye’nin başarıları da uluslararası gündeme gelmeli, bizden de adaylar olmalı” dedi.
“Atığımızı Yönetmeliyiz”
Prof. Dr. Karaosmanoğlu, “Atığımızı yönetmek hepimizin görevi. Atıkları doğaya sokarsak hem çevreyi kirletiriz hem de iklimimizi değiştirerek biyoçeşitliliğimizi yok ederiz. Faydalı kullanım ömrünü tamamlayan ürünler ve ambalajları çöp değildir. Her biri sanayimiz için Geri Dönüştürülebilirler, yerli ham maddelerdir. Geri Dönüştürülebilirler endüstrimize işlenmek için girerse yaratacağı istihdam ve katma değer ile döngüsel ekonomimizde ulusal servetimiz olur” dedi.
Prof. Dr. Karaosmanoğlu, “Uluslararası Geri Dönüşüm Bürosu (BRI) verilerine göre dünyamızın ham madde ihtiyacının %40’ı Geri Dönüştürülebilirler ile karşılanırken, 1,6 milyon kişi istihdam edilip, her yıl bu sektöre 20 milyon dolar yatırım yapılırken, Küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya katkının gelecek 10 yılda 400 milyar dolar değeri geçeceği öngörülüyor. Bu ekonomik katkı yanında misli ile önemli etkinin gezegenimizdeki sürdürülebilir yaşamda olduğunu vurgulamak gerekli” diye konuştu.
“Her Birimizin Ülkemizde Geri Dönüştürülebilirler için Yapacakları Var”
“Geri Dönüştürülebilirler işlendiğinde seragazı emisyonlarında yılda 700 milyon ton üzerinde, diğer deyişle havacılık kökenli salımları dengeleyecek kadar emisyon azaltımı, iklim değişikliği mücadelesine katkı başarılıp, atıkların su ve kara ekosistemlerimizi tahribatı, biyoçeşitlilik kaybı önleniyor” bilgisini aktaran Prof. Dr. Karaosmanoğlu şu önerileri sıraladı: “Öncelikle satın alırken bilinçli olmalıyız. ‘Bu alımı gerçekten yapmalı mıyım?’ diye kendimize sormayı unutmamalıyız. Ürünlerimizin uzun ömürlü, tamir edilebilir olmasına dikkat etmeliyiz. Ürün veya ambalajına atık dedikten sonra atmayalım, ayrı toplayalım. Hangi atığı nereye, nasıl vereceğimizi bilelim. Bilmiyorsak öğrenelim, ilçe belediyelerimize soralım. Mahallemizde çöp gününü, varsa atıkları ayrı toplama gününü, en yakın geridönüşüm kutusunun yerini bilelim. Evimizde, okulumuzda, işimizde, tarlada, ormanda, suda atığımızı yönetip, çevremizi, biyoçeşitliliğimizi, iklimimizi koruyalım. Her birimizin ülkemizde Geri Dönüştürülebilirler için yapacakları var.”