Sanatçılar Hava Durumuna ve İklime Yanıt Veriyor

Küresel iklim krizine karşı 28 ülkeden sanat kurumuyla birlikte oluşturulan Dünya Hava Durumu Ağı kapsamında, SAHA Studio’da üreten sanatçılar, yeni çalışmaları ile ekoloji ve iklim krizine bağlı bireysel ya da toplumsal durumlara ilişkin farklı bakış açılarını bir araya getirdi.

Dünya Hava Durumu Ağı (World Weather Network) kapsamında, dönem sanatçılarının yeni çalışmalarıyla program ortağı uluslararası sanat kurumlarının davet ettiği yurt dışı sanatçılarının projeleri SAHA Studio’da bir araya geldi.

SAHA’nın küresel iklim krizine karşı 28 ülkeden sanat kurumuyla birlikte oluşturduğu Dünya Hava Durumu Ağı, küresel ısıtma ve iklim krizi olgularını sanatçıların gözünden yorumluyor. Elmas Deniz, Can Küçük ve Burcu Yağcıoğlu’nun ekolojik krizi farklı boyutlarıyla ele aldıkları heykel, video, yerleştirme, desen, performans gibi yeni çalışmaları ilk kez 17-21 Mart tarihlerinde izleyiciyle buluştu.

SAHA’nın London Review of Books işbirliğiyle davet ettiği Yusuf Sevinçli’nin yeni fotoğraf serisi de sergide yer aldı. Merve Ünsal ve Özge Ersoy editörlüğünde m-est.org ve SAHA Yazı Dizisi’ndeki sanatçı yazılarının ve London Review of Books tarafından dünyanın farklı kentlerindeki iklim değişikliğine eğilen makalelerin sunulduğu program, ekoloji ve iklim krizine bağlı bireysel ya da toplumsal durumlara ilişkin farklı bakış açılarını bir araya getiriyor.

Yok Olmanın Eşiğine Getirilmiş/Başkalaşmış Türler

Elmas Deniz‘in ürettiği “Bir Karşılaşma Yanılsaması” başlıklı videosu, insan kaynaklı çevresel kriz ve küresel ısıtmanın kaçınılmaz sonucu olarak yok olmanın eşiğine getirilen veya başkalaşmış türleri merkeze alıyor. Elmas, ölçekleriyle oynanmış bitki-heykellere yer verdiği “Kayıp Bitkiler Konseyi” başlıklı performansta ise insan ile insan olmayanın nasıl bir müzakere alanı olabileceği sorusunu ortaya atıyor.

Temel Belirleyici: Isı

Can Küçük‘ün “Yanıyor” ana başlığı altında ürettiği çalışmalar, ısı ve kaynak kavramları etrafında şekilleniyor. İnsan vücudunun çevreyle ve çevredeki ögelerin birbiriyle kurduğu ilişkinin temel belirleyicilerinden olan ısı, kendini ani derece değişimlerinde kriz durumları olarak gösteriyor. Kaynağı merkeze alan çalışmalar ise nesnelerin geriye dönük üretim sürecine, üreten kişiye ve koşullarına bakıyor.

Gezegeni Yıkıma Götüren Gerçeklik

Burcu Yağcıoğlu‘nun ürettiği Sevgili Rehavet, atalet ve durma kavramları üzerinden şekillenen, çok katmanlı bir proje. Psikanaliz, fizik, biyoloji, bilim-kurgu, mitoloji gibi alanlardan beslenen proje, insanların durmak bilmez devinimlerinin gezegeni yıkıma götürdüğü bir gerçeklikte, durmanın ve ataletin radikal bir var olma biçimi olabileceği üzerine düşüncelere ve spekülasyonlara temelleniyor.

Doğal Dokusunu Hızla Yitiren İstanbul

Yusuf Sevinçli‘nin SAHA davetiyle Dünya Hava Durumu Ağı kapsamında hazırladığı özel rapor, İstanbul’un ağır endüstri ve imar projeleriyle doğal dokusunu hızla yitiren periferi bölgelerini belgelediği bir fotoğraf serisini içeriyor. Sanatçının fotoğraflarına, üç gün süren keşif yolculuğu sırasında yaşadığı deneyim ve karşılaşmaları aktardığı bir metin eşlik ediyor.