#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
akbelen ormanı

Akbelen Ormanı için BM’ye Başvuru Yapıldı

açık radyo açık kalmalı

Akbelen Ormanı’nda devam eden ağaç kıyımı ve saldırılarla ilgili iç hukukta sonuç alamayan İkizköylüler ve yaşam savunucuları Birleşmiş Milletler’e (BM) başvurdu. Başvuruda Akbelen Ormanı’nın kesimi sırasında yaşananlar Çevre Özel Raportörü’ne bildirildi.

Muğla İkizköy’deki kömür maden sahasının genişletilmesi için Akbelen Ormanı’nda yapılan kıyıma karşı bölge halkının ve yaşam savunucularının mücadelesi hukuki zeminde de devam ediyor.

Yeşil Gazete’de yer alan habere göre, açılan yürütmenin durdurulması davası Muğla 1’inci İdare Mahkemesi tarafından reddedililince uluslararası düzeyde girişimler yapılmaya başlandı. Birleşmiş Milletler’e (BM) yapılan başvuruda Akbelen Ormanı’nın kesimi sırasında yaşananlar Çevre Özel Raportörü’ne bildirildi.

Başvuruda, köylülerin mülksüzleştirilmesi, insan hakları ihlalleri, çevreye karşı işlenen suçlar ve ağaç kesimi sırasında bölge halkına yönelik saldırılara yer verildi. Yapılan başvuruya dair bilgi veren İkizköy Çevre Komitesi’nden, çevre mühendisi Deniz Gümüşel,  İnsan Hakları Ortak Platformu’nun desteğiyle tamamlanan Birleşmiş Milletler Özel Prosedürler başvurusunu BM’ye gönderdiklerini ifade etti.

Başvuruda, Akbelen Ormanı’nda Yaşanan Hak İhlalleri Aktarıldı

Gümüşel, başvuruda çevre, düşünce ve ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri özgürlüğü ve hak savunucuları konularında görevli BM Özel Raportörlerine Akbelen Ormanı’nda yaşanan hak ihlallerini aktardıklarını belirtti. Deniz Gümüşel, “Özel raportörler, durumu değerlendirerek T.C. Hükümeti’nden açıklama isteyebilir, kınama ve Akbelen mücadelesine destek mesajı yayımlayarak uluslararası kamuoyu ve baskı oluşturabilirler” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin 2022 yılında yapılan Taraflar Konferansı’nda ormanların korunmasına dair uluslararası bir sözleşme imzaladığını, bu sözleşmenin atmosferdeki karbon yutak alanlarının korunmasını amaçladığını söyleyerek “Protokolle, madencilik, kentleşme ve endüstriyel tarım faaliyetleri gibi ağaçsızlaştırmayı hedefleyen faaliyetlerin durdurulması ve ormanların rehabilitasyonu hedefleniyor. Şu an da Türkiye imzaladığı bu tür uluslararası sözleşmelere karşı bir suç işliyor” dedi.

“Orman Yutak Alanlarımızın Nasıl Tahrip Edildiğini Anlattık”

BM İnsan Hakları ve Çevre Özel Raportörü’ne durumu anlatan bir başvuru yaptıklarını dile getiren Gümüşel, “İklim değişikliği için kritik olan orman yutak alanlarımızın nasıl tahrip edildiğini anlattık. Türkiye’nin Paris Anlaşması’nda ve Ormanları Koruma Protokolü ile ilgili olarak verdiği sözleri tutmadığını anlattık. Yurt dışından da baskı gelmesi için zorluyoruz. Ama yereldeki insanlar kendi topraklarını korumadığı sürece hükümetlere yapılabilecek daha büyük bir baskı yok. Esas olan halkın mücadelesidir. Biz çadır alanını boşaltmayacağız, ormana iş makinelerini sokmayacağız. Milas ilçesinden daha fazla insanın buraya destek olması için mücadele edeceğiz. Çok büyük bir kaybımız var. Ama mücadeleden vazgeçecek bir noktada değiliz” dedi.

EkoIQ Editör

açık radyo açık kalmalı
açık radyo açık kalmalı