Akbelen’den “BM, LİMAK ile İşbirliği Yapıyor” Eleştirisi Yükseldi

İkizköy Çevre Komitesi, yaptığı çağrıda Birleşmiş Milletler’e seslenerek, “Doğa yıkımı ve insan hakları ihlallerinden sorumlu LİMAK ile işbirliğini sonlandır. LİMAK’ı yeşile boyamayı bırak!” eleştirisinde bulundu.  

İkizköy Çevre Komitesi, Birleşmiş Milletler’e seslenerek “Doğa yıkımı ve insan hakları ihlallerinden sorumlu LİMAK ile işbirliğini sonlandır. LİMAK’ı yeşile boyamayı bırak!” dedi.

“LİMAK, Ormanı Bir Kömür Madenine Çeviriyor!”

İkizköy Çevre Komitesi’nin yaptığı duyuruda, “Akbelen Ormanı’nda binlerce ağacı kesen, ormanı bir kömür madenine çevirmeye, İkizköy’ü yerinden, tarım alanlarından, zeytinliklerinden etmeye çalışan LİMAK ile Birleşmiş Milletler pek çok projede işbirliği yapıyor” ifadeleri kullanıldı.

“BM Küresel İlkeleri” Hatırlatıldı

İkizköylüler ve Akbelen’de mücadele eden yaşam savunucuları, LİMAK Şirketler Grubu’nun yanı sıra Birleşmiş Milletler, UNDP, UNDP Türkiye, Global Compact Türkiye hesapları ile birlikte UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton’ı da etiketleyerek BM ve ilişkili kurumlara/kişilere sosyal medyadan tepkilerini gösteriyor. Yapılan paylaşımlarda; LİMAK’ın, BM Küresel İlkeleri’ne ve BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri’ne uymadığı, bununla birlikte madencilik faaliyetlerinin halkı yerin edip yoksullaştırdığı belirtiliyor.

LİMAK’ın kız çocukları için proje yaparken aynı zamanda yaşam alanlarını yok ettiği, İkizköy’de kadın ve çocukların göçe mecbur kaldıkları; böylelikle yoksullaşıp erkeklere daha da bağımlı hale geldikleri vurgulanıyor. LİMAK’ın kömür madeni ve termik santrallarının yarattığı kirliliğin suları zehirleyip yok ettiği, halkın temiz suya erişim hakkının elinden alındığı belirtilmekle birlikte, termik santrallarıyla binlerce kişinin hava kirliliği kaynaklı hastalıklardan ölmesine yol açtığı, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının yok edildiği ifade ediliyor.

LİMAK’ın çevre mevzuatına, uluslararası sözleşmelere uymadığının vurgulandığı eleştirilerde; kömür projeleri için çevresel etki değerlendirmesi yapılmadığı ve çevresel sorumluluklarının yok sayıldığı savunuluyor. Bununla birlikte şirketin kömür madenini genişletmek için Akbelen Ormanı’nı kestiği, iklim krizini derinleştirdiği, su kıtlığına yol açtığı ve gıda üretimini kısıtladığı belirtiliyor.