#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
kullanılan elektriğe

“Evlerde Kullanılan Elektriğe Yüzde 200’lük Zam Yapılması Bizi Şaşırtmaz!”

Maliyetle aktif enerji bedeli arasındaki makasın açıldığını söyleyen tasarruf uzmanı Çağada Kırım, “Yılın ilk üç çeyreğinde evlerde kullanılan elektriğe gereken zam yapılmadığı için şu anda evlerde kullanılan elektriğe yüzde 200’e kadar zam yapılsa bile bizi şaşırtmaz. Yani yüzde 200’e kadar yapılan zam tüketici fiyatlarının maliyetlere yaklaştığı fiyat olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Son günlerde “Elektriğe zam mı gelecek” soruları gündem olurken zammın ne zaman geleceği konusu da tartışılmaya devam ediliyor. Elektriğe ne oranda zam yapılacağı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirleniyor. Yılın her çeyreğinde yapılan elektrik zammı ise 2023 yılının başından bugüne kadar henüz yapılmadı. Bu durum da “elektriğe zam gelecek” iddialarını güçlendirdi. encazip.com’un araştırmasına göre, maliyetle aktif enerji bedeli arasındaki makas açılıyor. Piyasadaki elektrik fiyatı 1,95 TL iken evde düşük kademe 48 kuruş, yüksek kademe elektrik fiyatıysa 1,13 TL. Ticarethanelerde düşük kademe 1,45 TL iken yüksek kademe 2,21 TL. Dağıtım bedeli ise 85 kuruş. Bu oranlara göre evlerde elektriğin zararına kullanıldığını belirten encazip.com’un kurucusu ve tasarruf uzmanı Çağada Kırım, “Dağıtım bedeline zam geldi ancak elektriğe gelmedi. Bu durum maliyetle aktif enerji bedeli arasındaki makasın açılmasına neden oluyor” dedi.

“Evlerde Yüklü Bir Zamma İhtiyaç Duyulduğu Gerçek”

Tüm dünyada olduğu gibi evlerde kullanılan elektriğin sanayi ve ticarethanelerde kullanılan elektrik fiyatından fazla olması lazım” diyen tasarruf uzmanı Kırım, şunları söyledi: “Tarife ve elektrik maliyetlerine baktığımızda özellikle sanayi ve ticarethanede ciddi bir zam gereksinimi gözükmüyor. Esas gereksinim ev abone grubunda zira tarifede düşük tüketimde %400, yüksek tüketimde ise %72’lik bir farkın olduğunu görüyoruz. Bu farkın bir şekilde sübvanse edilmesi lazım. Bu sübvansiyonun çapraz sübvansiyon adını verdiğimiz yöntemle yani sanayi ve ticarethane abone grubunu daha da zamlandırıp ev abone grubunu sabit tutmak şeklinde olmaması çok önemli. Şu anda evlerde yüklü bir zamma ihtiyaç duyulduğu gerçek ve bunun direkt olarak evlere yapılması lazım. Aksi takdirde, yine sanayi ve ticarethane grubuna yüklenilirse enflasyon açısından çok daha olumsuz sonuçlar doğar.”

Kırım, elektriğe zam geleceğine dair herhangi bir açıklamanın olmadığının altını çizerek bu iddialarla ilgili şöyle konuştu: “EPDK tarafından yılın her çeyreğinde yapılan zam bugüne kadar yapılmadı. Yılın son çeyreği yaklaşırken bu iddiaların artması normal. Beklenen zammın her an gelebileceği düşünüldüğü için zam iddiaları gündeme gelmiş olabilir. Şu anda net olarak gördüğümüz evlerdeki zam ihtiyacı. Genel koşullara baktığımız zaman zam beklentisinin doğru olduğunu ancak konuşulan oranların spekülasyondan öteye geçmediğini söyleyebilirim. Nihayetinde en geç 30 Eylül’de yeni tarife açıklanacak ve hepimiz o zaman öğreneceğiz.”

“Sanayi Elektriğine Zam Yapılması Enflasyona Olumsuz Etki Eder”

Özellikle evlerde kullanılan elektriğe uzun süredir zam yapılmadığına dikkat çeken Kırım, sözlerine şöyle devam etti: “2023 yılında yapılması beklenen zamlar yapılmadı. Yılın ilk üç çeyreğinde evlerde kullanılan elektriğe gereken zam yapılmadığı için şu anda evlerde kullanılan elektriğe %200’e kadar zam yapılsa bile bizi şaşırtmaz. Yani %200’e kadar yapılan zam tüketici fiyatlarının maliyetlere yaklaştığı fiyat olacaktır. Yıl içerisinde sanayide kullanılan elektriğe zam yapıldı. Ancak yine evlere değil de sanayiye zam yapılırsa bu zamlar vatandaşı da kötü etkileyecektir. Sanayi elektriğine zam yapılması, enflasyona da olumsuz etki eder. Evlere yapılan zam sadece elektrik faturasını artırır ancak sanayi ve ticarethaneye yapılan zam tüm mal ve hizmetlere yansıyarak her şeyin fiyatını artırır. Dolayısıyla sanayi ve iş yerleri elektriğine yapılacak zam, vatandaşlara da dolaylı olarak yansır, zam kararı verirken çok dikkatli olunmalı ve artık mutlaka çapraz sübvansiyondan kaçınılmalıdır.”

EkoIQ Editör