#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

ABD Siyasetinin Umut Veren Genç Yüzü: Alexandria Ocasio-Cortez

ABD siyasetinin şu an en çok konuşulan isimlerinden olan 29 yaşındaki kongre üyesi Alexandria Ocasio-Cortez, toplumsal adaleti iklim ve doğanın sürdürülebilirliği temelinde ele alarak, meslektaşlarının büyük fosil yakıt şirketlerindeki ekonomik çıkarlarına tehdit oluştururken Amerikan siyasetinde yeni bir umudun kıvılcımını da ateşledi.

 YAZI: Gülce DEMİRER

ABD’de Demokrat Parti’den Ale­xandria Ocasio-Cortez, 10 dönemdir görevde olan Joe Crowley’yi yenilgiye uğratarak Haziran 2018’de gerçek­leşen ara seçimlerde New York 14. Bölge’den kongre üyesi seçilmeyi ba­şardı. Porto Rikolu bir ailenin çocuğu olan Ocasio-Cortez, 29 yaşında ABD kongresine seçilen en genç kadın ola­rak bir ilke imza atıyor. Medicare ola­rak bilinen devlet sağlık sigortasını ve ücretsiz devlet üniversitelerini herkese erişilebilir kılmayı; ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Bürosu’nu (ICE) kaldırmayı amaçlayarak mevcut siya­si ve ekonomik düzene meydan oku­masıyla şu anda ABD’de Trump’tan sonra en çok konuşulan ikinci isim. Özellikle yıllardır kongrede bulunan diğer temsilcilere kıyasla sosyal medya hesaplarındaki takipçi sayısıyla dikkat çeken Ocasio-Cortez, “İnsanların ih­tiyaçları adına konuştuğunu” söylüyor ve kendini “gerçek” ve “dürüst” bir siyasetçi olarak tanımlıyor. Herhangi bir şirketle finansal bir bağının olma­dığına ve olmayacağına dair taahhütte de bulunan Ocasio-Cortez’in yürüttü­ğü kampanyanın temelini de aslında ekonomik zorluklar, sağlık sigortasına erişim gibi hayatında karşılaştığı sorun­lar oluşturuyor. Bu zorlukları ortadan kaldırmayı hedeflerken de hem doğa­ya hem de insanlara daha yaşanabilir bir ülke vaat ediyor. “Doğru bulduğu değerleri” dile getirmekten hiç çekin­meyen Ocasio-Cortez, bu yönüyle ül­kenin bir kısmında çok kısa sürede ol­dukça sevilen bir isim haline gelirken, hem Cumhuriyetçi kanattan hem de Demokrat Parti içinden oldukça tepki çekiyor ve Trump hükümetine yakın olan yayın organları tarafından karala­ma kampanyalarına da maruz kalıyor.

Yeşil Yeni Düzen

Son zamanların en çok konuşulan me­selelerinden olan Yeşil Yeni Düzen, Ocasio-Cortez’in cesurca sunduğu en önemli yasa teklifi. Teklif, iklim de­ğişikliğinin mevcut ve -çok da uzak olmayan- 2050 yılında yaşanacağı ön­görülen etkilerini insan hakları ekse­ninde bütüncül bir mesele olarak ele alıyor. Demokrat Parti içinde dahi “gerçekdışı” ve “fazla sosyalist eğilimli” olmakla eleştiriliyor, hatta parti hedef­lerinin saptırıldığını düşünenler de var. Yasa tasarısı, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) Ekim 2018’de yayımladığı 1,5 Derece Özel Raporu kapsamında 2050 yılına kadar net sıfır seragazı salımı gibi hedefleri içeriyor. 2030 yılına kadar tamamen yenilenebilir enerjiye geçmeyi, hızlı tren hatlarını artırarak havayoluna du­yulan ihtiyacı azaltmayı savunan teklifi “imkansız” ve “gerçekdışı” olarak de­ğerlendirenlere karşı Ocasio-Cortez karbon vergisi ve 10 milyon dolar ve üzerinde geliri olanlar için %70 vergi zorunluluğu koyarak gelir eşitsizliği­ni azaltmayı ve yenilenebilir enerjiye geçişte gereken bütçeyi oluşturmayı amaçlıyor. Yardım kuruluşu Oxfam’ın araştırmasına göre, en zenginlerin %10’u dünyadaki karbon emisyonla­rının yarısını üretirken en fakir kesim ise bunun sadece %10’undan sorumlu. Bu noktada Ocasio-Cortez’in vergi tek­lifi, en zenginlerin zenginliğini azalt­mayı; dolayısıyla emisyon oranlarını da düşürmeyi hedefliyor. Yeşil Yeni Düzen’in ise yüksek gelirli birçok iş fır­satı yaratacağının ve ekonomik olarak daha sürdürülebilir bir kalkınma yara­tacağının altını çiziyor.

Mart ayında yayımlanan bir kamuo­yu anketine göre Ocasio-Cortez, %36 oranında olumsuz tepki çekerken %23 oranında olumlu karşılanıyor. Demok­rat Parti içinde %50’ye yakın olumlu oy alan Ocasio-Cortez, Cumhuriyetçiler arasında ise %74 oranında olumsuz karşılanıyor. Hükümete karşı cesur ve iğneleyici konuşmaları sebebiyle Cumhuriyetçiler tarafından daha çok tanınıyor. Olumsuz karşılanmasının en büyük sebebinin ise muhafazakar medya kuruluşları tarafından karalama kampanyalarıyla kötülenmesi olduğu düşünülüyor. Sadece üç aydır kongre­de olan bir siyasetçinin hem ABD’de hem de dünya çapında bu kadar ses getirmesi ve tanınması ise oldukça et­kileyici.

ABD’de statükoya tehdit oluşturduğu için “hain siyasetçi” olarak resmedil­mesi ve nefretleri üzerine çekmesi, Ocasio-Cortez’in çıktığı yolda başarılı olduğunu da gösteriyor. Bu kadar tepkiyi üzerine çekmesinin, özellikle genç bir Latin Amerikalı kadın olmasından ötürü, ABD halkının büyük bir kısmının ırkçı ve kadın düşmanı özelliklerinden kaynaklandığını düşü­nenler de var. Mevcut siyasi ve sosyal durumda ele alındığında, artan tepkiler Ocasio-Cortez’den çok Amerikan halkı hakkında bir şeyler söylüyor.

Ocasio-Cortez, sosyal medya hesapla­rındaki takipçi sayılarıyla dikkat çekiyor ve yaptığı paylaşımlarla çok başarılı bir sosyal medya kullanıcısı olarak yorum­lanıyor. Twitter üzerinden kendisini karalamaya çalışanlara verdiği yerinde, kimi zaman ise alaycı cevapları; bahçe ve bitkilerle ilgilendiği paylaşımları, instagram üzerinden yaptığı canlı ya­yınlar ile bir yandan dolap monte eder­ken bir yandan da Yeşil Yeni Düzen hakkında konuşmasıyla siyasette uzun zamandır aranan “içtenliği” yansıtıyor. “Ben neysem oyum” imajıyla kendi ha­yatında dert edindiği sorunları kongre­ye ve siyasete taşıdığı hissiyatını verme­si, kısa sürede insanların güvenlerini ve kalplerini kazanmasındaki en büyük et­kenlerden biri oldu. Aynı şekilde hem kendi partisi içinde hem de muhafaza­ kar kesim tarafında dikkat çeken, aynı zamanda korkulan biri de.

Eşitlik ve Adalet, İklim ve Doğa

Kapitalizmin dünyanın kaynaklarını bitirdiği ve geri döndürülemez sonuç­larıyla karşılaştığımız bir dönemde, Ocasio-Cortez gibi gerçek sorunları masaya yatıran bir sosyal demokrat olması, özellikle iklim hareketindeki genç nesil için büyük bir umut kaynağı. 2018’de gerçekleşen bir Harvard an­ketine göre genç Amerikalıların %39’u demokratik sosyalizmi destekliyor; kendini sosyal demokrat olarak tanım­lamayan genç kesim dahi Yeşil Yeni Düzen, ücretsiz devlet üniversitesi gibi fikirlere destek veriyor.

Ocasio-Cortez Kongre ve Senato üye­lerine, Yeşil Yeni Düzen’deki teklifleri dikkatli ve sorumluca okuyarak insan kaynaklı küresel ısınmaya acilen çözüm üretmeleri gerektiğini ve çözümün de yasa teklifinde yer aldığını söylüyor. Teklifi “sosyalist” olarak değerlendir­melerine ise, “Birçok meslektaşımız fosil yakıt ve petrol endüstrilerindeki devlet sübvansiyonlarına milyarlarca dolar destek sağlamaktan mutluyken, hoşumuza gitmeyen bir teklifi ‘sosyalist’ olarak değerlendirmek oldukça sorum­suzca. Fosil yakıt şirketleri için sübvan­siyonlar ‘akıllıca’ ancak konu güneş pa­nellerinin geliştirilmesine gelindiğinde ‘sosyalist’ demek kötü niyet ve inançsız­lıktan başka bir şey değildir” diyor. Oca­sio-Cortez bu sözleriyle meslektaşları­nın kendi çıkarlarını Amerikan halkının çıkarlarından önce görmesini eleştirip yenilenebilir enerjiye geçiş gibi teklifle­rin kendilerini tatmin etmiyor oluşunu belirterek, mevcut Amerikan siyaseti­nin büyük şirketlerin ekonomik çıkar­ları etrafında döndüğü temeli derinden sarsıyor. Küresel emisyon oranlarının oldukça büyük bir kısmından sorumlu olan ABD için Ocasio-Cortez, hiç kim­senin şu ana kadar yapmadığı bir ilki başlattı; eşitliği ve adaleti iklim ve doğa temelli toplumsal haklar ekseninde değerlendirerek bu yoldaki birçok insan için umudun ateşleyicisi oldu.

EkoIQ Editör